Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Doruğa ulaşmasına çok az kalmıştı, tatmin neredeyse oradaydı ve o tatminin muhteşemliği içinde boğulmaya hazırdı. Clay incileri daha da derine itmeye başladığında Julia onun adını sayıklamaya başladı. Sonra, sadece birkaç saniye içinde, o puslu köşenin ucunda acı ve- rici bir şekilde sallanırken, kolyeyi çekerek içinden çıkardı. İnciler vücudunu
Sayfa 46
Evrende terk edilmişliğimiz ve nihai yalnızlığımız, başa çıkamayacağımız bir felaketle karşılaştığımızda başvuracağımız yetkili bir mahkemenin olmayışı, çoğu insanın katlanamayacağı kadar korkutucudur. Böyle bakıldığında Tanrı’nın ancak insanlıkla birlikte ölebileceği söylenebilir. Asla bundan bir saniye önce değil.
Reklam
Birden düşümde koltuğa oturmuş durumda tabancayı elime aldığımı ve kalbime, başıma değil kalbime dayadığımı gördüm; oysa önceden kesinlikle tam şakağıma ateş etmeyi düşünmüştüm. Göğsüme tabancayı dayadıktan sonra bir iki saniye bekledim; mum, masa karşımdaki duvar birden hareket etmeye, dalgalanmaya başladı Hemen tetiğe dokundum. Bazen düşünüzde
Sayfa 777 - 778, 779, 780, 781, 782 Yapı Kredi Yayınları
*Akşam yatmadan önce şöyle bir otuz saniye düşünün, bugün ben kendi hayatımda, kendim olarak ne kadar vardım?
Sayfa 167Kitabı okudu
"Velev ki alıştın... neye yarar? Güvenli de olsa, insan bir yere ait değilse eninde sonunda terk etmeli orayı" diye karşılık verdi yüreği. Ve dedi ki: Bazen en alışkın hissettiği yer aslında en az ait olduğun yerdir.
Bazen küçük bir olay, insanı,o olayn hemen bir saniye öncesine kadar her şeyi berrak görüp her şeyin mükemmel olduğunu düşünürken, birdenbire allak-bullak etmeye yeterdi.
Reklam
Doğrusunu söylemek varken çocuğu bir kişiyle korkutmak, korktuğu için kurallara uymasını sağlamaya çalışmak ne kadar doğru?
“Zehra, sevmek ve kendini sevdirmek ihtiyacıyla doğmuş bir çocuktu. Küçükken kedi yavruları gibi sokulgandı. Bir saniye gülümseyerek yüzüne bakmak, hafifçe başını okşamak onu esir etmeye kâfi gelirdi.”
Üç saniye öncesine kadar biri bana bir erkeği görünce gözlerimi birden fazla kırpan tiplerden olduğumu söyleseydi kahkahalara boğulurdum. Ama bu adamda... Yanıldığımı kabul ediyordum.
Ona aşık olmaya başlamadan bir saniye önce ona aşık olmaktan vazgeçmişti. Kulağa tuhaf geliyor ama tam da bunu hissediyor: Karla'ya aşık olmak yerine aşk ihtimaline, sonra da aşkın yakınlığına aşık olmuştu.
Reklam
"Ben yağmuru severim ve hep yağmur altında öpüşmek istemişimdir," diyen Julia, Clay'in gömleği- nin yakasından tutup onu kendine çekti. "Şimdi bana, o bütün kızları eriten meşhur yağmur altı New York öpücüklerinden birini ver bakalım." "Memnuniyetle," dedi Clay ve Julia'nın yanaklarını avuçlarının içine alarak onu yumuşak bir şekilde öp- meye başladı. Yağmur bardaktan boşanırcasına yağı- yordu ve Julia öpüşmelerini kesip ıslanmış saçlarını göstererek, "Tamam, artık koşma vakti, çünkü bu on saniye için falan romantikti, ama şimdi ıpıslak bir sıça- na döndüm." Clay güldü. "Yine de inanılmaz derecede seksisin," diyerek elinden tuttu.
Sayfa 159
Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum. Bilseydim bu mutluluğu koruyabilir, her şey de bambaşka gelişebilir miydi? Evet, bunun hayatımın en mutlu anı olduğunu anlayabilseydim, asla kaçırmazdım o mutluluğu. Derin bir huzurla her yerimi saran o harika altın an ,belki birkaç saniye sürmüştü, ama mutluluk bana saatlerce, yıllarca gibi gelmişti..
"Tüm dünyanızın değişmesi sadece birkaç saniye uzağınızdaydı. Tamamen farklı bir insan olmanız ise beş gün..."
Sevgi, sevdiğin şeyden verebilmektir. Sevdiğin şey ister bir saniye olsun, isterse de bir pembe yunusa sarılma fırsatı…
Ve bir ömür hayatımızın yönünü belirler farkına varmasakda
Çocukluk anıları böyleydi işte, bir heykeltıraş gibi, kişiliğimizi şekillendirirken hiç unutulmayan izler bırakıyordu.
Sayfa 164 - Elma yayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.