- ATATÜRKÜN YAVERİNDEN BİR ANI. KESİNLİKLE OKUYUN !... Gazi M.Kemal, çiftliğinde dolaşıp hava alırken oldukça yaşlı bir kadına rastladı. Atatürk attan inerek bu ihtiyar kadının yanına sokuldu. - Merhaba nine. Kadın Ata'nın yüzüne bakarak hafif bir sesle; - Merhaba dedi. - Nereden gelip nereye gidiyorsun? Kadın şöyle bir duralayıp; -
232 syf.
·
Not rated
·
Read in 34 hours
Dino Buzzati tarafından yazılan ve orjinal adı “Il deserto dei Tartari” olan ve dilimize “Tatar Çölü” olarak çevrilen bu roman 1940 yılında yayımlanmıştır. Tatar Çölü, Franz Kafka’nın “Kale” adlı eseriyle bazı benzerlikler taşımaktadır ve bazı eleştirmenler tarafından yapılan değerlendirmelere göre Kafka’nın “Kale”sine atıflar bulunmaktadır.
Tatar Çölü
Tatar ÇölüDino Buzzati · İletişim Yayınevi · 201813.5k okunma
Reklam
490 syf.
·
Not rated
Kafamda Bir Tuhaflık... Türk edebiyatının sıra dışı romanlarından biri bence... 60lı yıllarda babasıyla İstanbul'a gelen bir çocuğun 40 yıllık hayatını anlatıyor eser bize. Mevlut babasından öğrendiği gibi sabahları yoğurtçuluk akşamlara ise boza satarak hayatını geçiriyor. Eser boyunca Mevlut'un çeşitli meslekleri yaptığını ama bozacılığı hiç
Kafamda Bir Tuhaflık
Kafamda Bir TuhaflıkOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 201913.6k okunma
128 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 8 days
Herkesin adını duyduğu, bildiği, hatta harita üzerinde çoğu zaman kolayca bulabildiği bir adadır Girit. Pek çoğumuz için bir Yunan adası işte. Hatta sağlıklı insanlar yaşar orada ve sağlıklı yemekler yerler. Güzel, masalsı bir diyardır. Değil mi?..... Aslında değil. Yüzyıllarca orada yaşayan Türk ve müslüman toplum 1893 yılında göçe zorlanmış.
Giritli Mübadillerin Son Durağı: Çukurova
Giritli Mübadillerin Son Durağı: ÇukurovaH. Yüksel Hançerli · Hançerli Yayınları · 20071 okunma
·
Not rated
Tanios Kayası
Kendi yaşam tecrübelerini roman karakterlerine masalsı bir dille giydirebilen yazarlar benim için özel. Lübnan asıllı Amin Maalouf bu yazarlardan sadece bir tanesi. 1975’te Lübnan iç savaşı patladığında Beyrut’ta gazeteci olarak çalışıyordu. Taraf tutmayı reddettiği için atalarının dağ köyüne sığındı. Sonra da dedesi, amcaları ve pek çok diğerleri gibi o da ülkesini terk etti. Hâlen 1976’da mülteci olarak gittiği Paris’te yaşıyor. Bu yüzden belki de romanları iç savaş ve göç konularıyla harmanlanmış çok kültürlü, çok dilli ve çok inanışlı bir ortamın etrafında dönüyor. O; güzergâhlar, topraklar, kültürler, diller ve dinler arasındaki yolculukları anlatıyor okura. Bütün romanlarının apayrı yeri var bende kesin, ancak Tanios Kayası’nı ilk sıraya yerleştirdiğimden eminim. Kitabı bitirdiğimde yazarını için için kıskandığımı itiraf ediyorum. Bir insan nasıl bu kadar iyi yazabilir? Beni romandaki o karakter yapıp onun acısıyla nasıl bana acı çektirebilir? Nasıl bu mekândan/zamandan beni alıp o mekâna/zamana götürebilir? Sayısız kereler okudum Tanios Kayası’nı. Her okuyuşumda daha önce atlamış olduklarımla karşılaştım. Bazen çok iyi bildiğimiz şeyleri başkasından duymak iyi gelir. Tanios Kayası’ndaki şu cümle gibi: “Yürekten istediğin ve gerçekleştiğinde mutluluğa boğulacağın bir dileğin varsa, onu yerine getirmesi için Tanrı’ya yalvarırsın, ama emredemezsin.” (s.97)
Tanios Kayası
Tanios KayasıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 19986.5k okunma
234 syf.
10/10 puan verdi
mavi tebeşir
Vedat Akyol
Vedat Akyol
Mavi Tebeşir
Mavi Tebeşir
“Bir yaralıdan başka bir yaralıya koşar adımlarla ilerleyen Doktor Hudson, cepheden gelen her askerin genel durumuna bakıyor, acil müdahale ile kurtulabilecek yaralıları mavi tebeşirle, kurtarılmasını mümkün görmediği yaralıları da kırmızı tebeşirle işaretliyordu. Bir tanrı gibi, ölecek veya yaşayacak insanları seçiyordu.
Mavi Tebeşir
Mavi TebeşirVedat Akyol · Luna Yayınları · 202160 okunma
Reklam
225 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.