Üzerinde her yere taşıyordu bu duyguyu, kürk mantolarının, ufak ve yuvarlak bedenini saran, pulların parıldadığı giysilerin içinde. Belki de bundan dolayı kendisi için hep özür diliyor gibiydi. Hizmetçilerle, satıcılarla özür diler gibi konuşur; ufak, acele ve bir birine bitişik adımlarla yürürdü. Sanki yeryüzünde kapladığı yeri bile ufaltmak istiyordu.