“…Sayın bayım, yaşamınızın sekiz günün ardından son bulacağını üzülerek bildiririm, bu kararı geri döndürmenin ya da kalan süreyi uzatmanın imkanı bulunmamaktadır, kalan sürenizi olabildiğince iyi değerlendiriniz, sadık hizmetkârınız, ölüm.”
Kısa zamanda eflatun, renkler arasında en nefret edileni haline gelir, siyahı bile geride bırakırdı, doğrusu siyah matemi çağrıştırdığı için pek sevilmeyen bir renktir ama unutmayalım ki matemi diriler tutar, oysa eflatun doğrudan doğruya ölümü simgelemekteydi, ölülerin siyah elbiseyle gömülmeleri bile bunu değiştirmeyecektir.
bir varmış bir yokmuş masallannda duymaya alıştığım en mutlu tebessümken gözlerin.
ellerini umarsızca uzatırken ruhuma, suretin musallat olmuşken bütün varlığıma, gidemem bir adım öteye...
ötesi ölüm, ötesi kördüğüm,
giderim derim ki he kurban
bir adam doğmuş büyümüş
sonra bir varmış bir yokmuş
önce kavga sonra mapus ve yıldızlar
ve sonra ışık her taraf
giderim derimki ey donmuş karlar
buz tutmuş deniz mezarsız ölü
giderimd erimki ey sarı kır çiçekleri
harman sapı uğur böceği ceviz dalı
bu hava bu şehir
neden bu kadar sevdalı
giderim derim ki neden kurban
kanı kan enden çeker
bulutlar sarhoş olurmu hiç
insan ekilir mi güneşe
neden mapusta çimen yeşermez
avuç dolusu özlem kokar gökyüzü