"Malumunuzdur ki, harp ve muharebe demek iki milletin, yalnız iki ordunun değil, iki milletin bütün varlığıyla ve bütün varları yoklarıyla, bütün maddiyat ve maneviyatlarıyla yekdiğeriyle karşı karşıya gelmesi ve birbiriyle vuruşması demektir. Dolayısıyla, bütün Türk milletini cephede bulunan ordu kadar, fikren, hissen ve fiilen alakadar etmeli idim. Bütün millet fertleri, yalnız düşman karşısında bulunanlar değil, köyde, evinde, tarlasında bulunan herkes, silahla vuruşan muharip gibi kendini vazifeli hissederek, bütün mevcudiyetini mücadeleye adayacaktı. Bütün maddi ve manevi varlığını vatan müdafaasına adamakta ağır davranan ve hoşgörü gösteren milletler, harp ve muharebeyi cidden göze almış ve başarabileceklerine inanmış sayılamazlar. Gelecekteki harplerin yegâne başarı şartı da en çok bu arz ettiğim özellikte saklı olacaktır. Daha şimdiden Avrupa'nın büyük askeri milletleri hareket tarzını kânun haline getirmeye başlamışlardır. Biz Başkomutan olduğumuz zaman, Meclis'ten bir memleket müdafaası kanunu talep etmedik. Fakat, Meclis'ten aldığımız salahiyetle, aynı maksadı temin etmek için, kanun mahiyetinde olan belirli emirlerle maksadın teminine çalıştık. Millet, bundan sonra, bugüne kadar olan tecrübeleri de gözden geçirerek, aziz vatanı taarruz edilemez vaziyette bulunduran sebep ve şartları daha geniş ve daha açık ve daha kesin bir surette tespit eder."
Sayfa 332 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
"Çeçen" tanımlaması, ilk kez Ruslar tarafından 1732'de Kafkasya'daki kabile ve klan toplulukları için yapılır. Grozni yakınında bir köye Rusların vermiş olduğu "Çeçen" adı daha sonra bu bölgede yaşayan insanlar için de kullanılmaya başlanmıştır. Arkeolojik kalıntıların ve bilimsel araştırmaların tanıklığına göre;
Reklam
_Kanatsız uçmaya kalkışma! _Ham, pişkinin halinden anlamaz; öyle ise söz kısa kesilmelidir vesselâm. _O, kırmızı güldür, sen ona kan deme. O, akıl sarhoşudur, sen ona deli adı takma! _Hakiki olan vaadleri gönül kabul eder; içten gelmeyen vaadler ise insanı ıstıraba sokar. Kerem ehlinin vaadleri görünen hazinedir; ehil olmayanların vaadleri ise
Nihal Atsız, Sinanoğlu, Renan
_Nihal Atsız: _Bu memleket gerizekâlılarla, delilerle, ruh hastalarıyla doludur. _En büyük kahramanlığı yapsanız bile en küçük bir karşılık beklemeyiniz. _Bütün dünyada yurt düşmanlarına müsamaha
_Prens Said Halim Paşa, Mısır eski valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın torunu ve 1913-1916 arası Osmanlı Sadrazamı olarak hükümetin başıdır. İttihat Terakki üyesi, Meşrutiyetçi ve muhafazakar islamcılığın en öndeki temsilcilerindendir. Meseleleri İslamcılık açısından ele almıştır. Devletin kurtuluşu için batı kanunlarını değil, şeriatın
_Atatürk_ İktisat, ingiliz'in çekilmesi, Lenin, Şapka...
_İzmir İktisat Kongresi Açış Söylevi -1923_ _Ekonomi demek, her şey demektir. Yaşamak için, mutlu olmak için, insan varlığı için ne gerekse onların tamamı demektir. Efendiler, tarih, milletlerin yükselme ve düşmesi sebeplerini ararken birçok siyasî, askerî, sosyal nedenler bulmakta ve saymaktadır. Fakat bir milletin doğrudan doğruya hayatıyla,
Reklam
Atatürk
_Bir gün ressamlar Türk'ün simasını kaybederlerse, yıldırımı alıp yapıversinler. Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir. Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne en aşağı 7 bin senelik bir Türk beşiğidir. Bu beşik tabiatın
_Devlet, milletin kendisidir. Milleti, idare edenler devlet değildir. Çünkü irade milletindir. Millet, asildir. Millet işlerini yönetenler, onun temsilcileri olabilir. Bu sistemin uygulanmasında göz onunde bulundurulacak en onemli nokta, milletin siyasi, sosyal, eğitim ve gelişme derecesidir. _Devlet, her parcası diğerinin gorevini hazırlayan veya
_Napolyon Bonapart_ _Devlet, benim. _Para, para, para. (Başarının sırrı) _Felaketlerin üstünde dimdik oturan insan soylu ve cesurdur. _Gerçekler, büyük ruhlu insanları besler, küçük ruhları ise yaralar. _Yapıcı eleştiri, akıllı insanları güçlendirir. Ahmakları öfkelendirir. _Düşmanınız hata yaparken araya girmeyin. _İki şey
Politik Yorumlar 2
_Ülkemizde yaşanan maddi ve manevi krizin nedeni, akıl dışı metafizik dini inancın, politik alana taşınmasıdır. _Hiçbir ülke şu 20 yılda yapılanlara dayanamaz ki zaten Türkiye de dayanamadı. Kafede çay içmek, yumurta ve peynir lüks oldu. _İmam hatipte alınan eğitimle yönetilen ülke nasıl olması gerekiyorsa öyleyiz. _Rasyonel olması gereken bir
Reklam
Özdeyişler - Filozoflar
_Büyücü elini şıklattı, fakirlik yok oldu; büyücü bir kez daha elini şıklattı, savaşlar yok oldu. Politikacı elini şıklattı; büyücü yok oldu. _Halinize şükredin, zira Allah sizi Amerika, İsviçre ya da Fransa gibi bir ülkede yaşayan, her türlü sosyal hakka sahip, mutlu ve huzurlu zengin bir kâfir olarak da yaratabilirdi. _Yücelmek için özür
Resim