Yersiz çabanı görmezden gelmek durumundayım. Altı boş bir çaba bu. Ve benim açımdan zerre önem taşımıyor. Öyle ki gülünç durduğunu bile söyleyebilirim. Tiksindirici diyecek kadar ileri de gidebilirim. Senin kalbini en iyi ben kırarım. Seni en kötü duruma ben düşürürüm. Seni benden öte kimse bu denli berbat, kıymetsiz ve yetersiz hissettirmez. Ayaklarını yerden kesip bulutlara uçurabilirim seni fakat aynı zamanda yerin yedi kat dibine de sokabilirim. Her iki durumu da öyle uçlarda yaşatırım ki algılamakta güçlük çekersin. Bu yüzden yalandan çabalamayı bırak. Çünkü bu şekilde iğrençsin. Ama iğrenç olmamayı deneyebilirsin, bunu da bil. Yapman gereken tek şey mükemmeliyetçiliğini yararlı bir yol için kullanmak. Sahtelik seni yıpratacak. Sahteliği yaratan ben, sen ve biz olduğumuz için yıpranacaksın. Sana sen desem de benim sen olduğumu biliyorsun. Bazen böyle olmak gerekir. Bir şeyleri kafana vura vura öğretmem lazım. Kalkıp "gerçekten" bir çaba gösterdiğini görene dek seni berbat, kıymetsiz ve yetersiz hissettirmeye devam edeceğim. İşittiğin "kaygısızsın" laflarını haklı çıkarma. Kaygı bizi bitiren şey iken kabullenip köşene çekilemezsin. Kaygısız değilsin. Buna en çok ben, sen ve biz şahidiz. Bu seni uyandırmayacak belki. Yoluna aynı şekilde hatta belki de farkındalığın verdiği ezici his ile kat kat daha kötü hissederek devam edeceksin ama ben en azından seni, beni, bizi uyarmış olayım. Şimdi aynaya veda ediyorum. Lütfen dediklerimi aklından çıkarma.