Bir Yusuf, bir Șivekar Anlamı yoktu artık hayatlarının Çabuk anladılar ki armağanmıș yaşadıkları Verilmeyi beklemișler birbirlerine.
İnsanların dünyasından Yusuf'un mahremiyetine kadar uzanan Bu pejmürde kız da neyin nesi? Önce halinden ona hiçbir şey söylemedi Bıraktı Konuşsun Șivekar. Aman Allahım! Șivekar konuştukça Yusuf'un her yanına Oklar saplandı sanki. Dertli gönül neymiş Gönüle dert neden düşermiş
Reklam
Kaç yıl geçirdi Șivekar arayış içinde? Neler yaşadı? Biz yeniler yüz kızartan soruları hemen atlarız.
Șivekar korkmadı kaybolmaktan Daldı çokluğa can havliyle Dedi bulsam da Hüsnü Yusuf'u Onun gibi kaybolsam keşke.
Dağılmak eskilerin dilinde Ufalanmak anlamına gelirdi İz sürerlerdi irileşmek, ulaşmak, toparlanmak için Biz yeniler bir an önce dağılsak bari deriz Korkarız kaybolmaktan çokluk içinde. Șivekar korkmadı kaybolmaktan Daldı çokluğa can havliyle Dedi bulsam da Hüsnü Yusuf'u Onun gibi kaybolsam keşke.
Șivekar olduğuna Olmasını istediği için inandığı O bir, biricik can için yola koyuldu Canını koydu yola Öyle bir başka ben Bulsun ki Ben'i bütün șemailiyle onda bulunsun Başkada bir ben yok ise Yere çalınsın rüya Benle Başka yok olsun.
Reklam
Șivekar bizden biri Yola çıktı yolu bilmeden Arıyor bir hedef gözüne kestirmeden Aradığı ne sevgili, ne efendi, ne sultan Özünü harekete geçiren onun Kanını kaynatan candır düpedüz kendi canı.
Bir Yusuf Bir Șivekâr
Şivekâr buldu Kendi arayışında bir karşılık bulunduğunu. Ya Yusuf? Peki, Hüsnü Yusuf bulunmak istiyor muydu?