·
Puan vermedi
Iris Murdoch önemli bir felsefeci ve yazar. Kendisiyle tanışma kitabım olan Rüya Sakinleri’ni ise maalesef pek beğenemedim. Kitap, ölüm döşeğindeki Bruno’nun oğlu Miles’ı son bir kez görme isteğiyle açılıyor. Ancak sonrasında konu dağılıyor ve diğer pek çok karakter arasında tutarlıdan ziyade tutarsızca ve inandırıcılıktan uzak bir şekilde gelişen aşk hikayelerini okumaya başlıyoruz. Temelsiz, pat diye gelişiveren aşklar bunlar. Bruno’nun damadı Danby, Yalı Çapkını’nın İngiltere şubesi gibi, evin hizmetçisi Adelaide ile, sonra Miles’ın eşi Diana ile, sonra Diana’nın kız kardeşi Lisa ile flörtleşmeye, aşk yaşamaya başlıyor. “Ya tutarsa” misali kitaptaki her kadın karakter ile yakınlaşmaya çalışıyor ve bunu başarıyor da. Kitapta varoluşa dair saptamalar ve sorular da var, bunları okumak keyifli. Roman olaraksa beni tatmin etmedi. Olay örgüsünde aradığım lezzeti ve karakterlerde aradığım derinliği bulamadığım için, Rüya Sakinleri’ni yarıda bırakıverdim. Ancak pek çok eser vermiş olan yazarı bu kitabıyla değerlendirip bir kenara bırakmayacağım ve başka kitaplarını da (ileride) okuyacağım. Murdoch’un tüm kitapları Ayrıntı Yayınları’ndan çıkıyor.
Rüya Sakinleri
Rüya SakinleriIris Murdoch · Ayrıntı Yayınları · 199991 okunma
Hayatım ve gücüm sürdükçe hiçbir zaman düşünmeyi bırakmayacağım.
Reklam
Sakarya Savaşı'ndan sonra meclis Atatürk'ü başkumandan yapalım mı yapmayalım mı diye tartışıyor. Atatürk çıkıyor kürsüye "Orduyu başsız bırakmadım, bırakmıyorum, bırakmayacağım!" diyor. Sonra da oybirliğiyle seçiliyor. Çünkü Atatürk, çevresindeki adamların çok sınırlı vasıflara sahip olduğunu biliyor. Zaten dünyanın her yerinde politika böyledir, bir sürü aptal işin içine girer. Fazla demokrasicilik oynamaya kalkarsan, bir sürü aptala teslim olmak zorunda kalırsın. Atatürk, aptallığa hiçbir zaman teslim olmamış bir adamdır.
Sayfa 107Kitabı okudu
“Sanırım o kıza aşığım.” “Peki, kimmiş bu kız?” “O bir nehir,” diye iç geçirdim gözlerimi kapatırken. “Onu bırakmayacağım, baba.” “Tamam, oğlum,” dedi yatıştırmaya çalışarak. “Bırakma o kızı." “Kalbimi yerinden öyle bir oynatıyor ki yani böyle...” “Gerçekten mi?" “Çok fena, baba,” diye iç geçirdim. “Güm, güm. Lanet olası güm diye atıyor kalbim.” Başımı iki yana salladım. “Sürekli böyle.”
Sayfa 687
BEYAZ EV Gözlerimin önünde hep aynı beyaz ev. Her dağ yamacına kurduğum, Beliren her su kenarında, Pembe damlı, yeşil panjurlu, balkonlu, Kapıyı ittiğinde çalacak bir çıngırak.
Sayfa 22 - 23
"Sanırım biz hepimiz, yollara düşerek, yani çeşitlenerek, yani uzaklara katılarak, uzakları canımıza katarak şunu söylemek istiyoruz: ' Ölüme benden alacağı hiçbir şey bırakmayacağım; sadece bir avuç kemik.' "
Sayfa 53 - Kırmızı kedi yayıneviKitabı okudu
Reklam
“Hiçbir zaman dertsiz kalmadı gönlüm Bir çift gözden, bir yapraktan, bir kuştan. Daima daha taze, daima yeni baştan Turnam bir gün bırakmayacağım peşini, Sen nereye, ben oraya, adım adım İnsan sevildikçe iyileşiyor artık anladım.”
böyle sevilmek. bu gerçek mi
"Bırakmayacağım." "Seni benden almalarına izin vermeyeceğim." "Her ne olursa olsa bile mi?" "Seni benden almaya kalktıkları gün, güneş batıdan doğacak." "Dedim sana, dinle beni. Cesetlerimiz bile yan yana çürüyecek, cesedim dahi bırakmayacak seni."
bee

bee

@beenilep
·
26 Mart 23:18
"Seni neden sevdiğime cevap bulamıyorum bazen. Zira 𝑎𝑠̧𝑘𝚤𝑛 𝑛𝑒𝑑𝑒𝑛𝑖 𝑜𝑙𝑚𝑎𝑧, derler. Bilemezsin. Kalbinin neden yalnız onun için attığını bilemezsin." "Bana ne yaptın güzelim? Aklımın içinde senden başka düşüncenin üzerine güneş ışığı düşmüyor. Senin olmadığın her yer buz tutuyor." "Öyle korkuyorum ki sensizlikten... Ölüm bile daha fazla ürkütemez beni senin yokluğundan. Hiç bırakma beni, Kutay. Hiç bırakma, lütfen." "Bırakmayacağım." "Seni benden almalarına izin vermeyeceğim." "Her ne olursa olsa bile mi?" "Seni benden almaya kalktıkları gün, güneş batıdan doğacak." "Dedim sana, dinle beni. Cesetlerimiz bile yan yana çürüyecek, cesedim dahi bırakmayacak seni." "Ağlama," "Lütfen ağlama." "Korkuyorum," "Bilmiyorsun... Bu denli korkmanın ne demek olduğunu bilmiyorsun." "Sana engel olan şeyi yerle bir ederim, ağlama." "Ölümle savaşamazsın, sevgilim. Her neyse mezar tek kişiliktir."
"Seni neden sevdiğime cevap bulamıyorum bazen. Zira 𝑎𝑠̧𝑘𝚤𝑛 𝑛𝑒𝑑𝑒𝑛𝑖 𝑜𝑙𝑚𝑎𝑧, derler. Bilemezsin. Kalbinin neden yalnız onun için attığını bilemezsin." "Bana ne yaptın güzelim? Aklımın içinde senden başka düşüncenin üzerine güneş ışığı düşmüyor. Senin olmadığın her yer buz tutuyor." "Öyle korkuyorum ki sensizlikten... Ölüm bile daha fazla ürkütemez beni senin yokluğundan. Hiç bırakma beni, Kutay. Hiç bırakma, lütfen." "Bırakmayacağım." "Seni benden almalarına izin vermeyeceğim." "Her ne olursa olsa bile mi?" "Seni benden almaya kalktıkları gün, güneş batıdan doğacak." "Dedim sana, dinle beni. Cesetlerimiz bile yan yana çürüyecek, cesedim dahi bırakmayacak seni." "Ağlama," "Lütfen ağlama." "Korkuyorum," "Bilmiyorsun... Bu denli korkmanın ne demek olduğunu bilmiyorsun." "Sana engel olan şeyi yerle bir ederim, ağlama." "Ölümle savaşamazsın, sevgilim. Her neyse mezar tek kişiliktir."
720 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
“O bir nehir,” diye iç geçirdim gözlerimi kapatırken. “Onu bırak­mayacağım, baba.” “Tamam, oğlum,” dedi yatıştırmaya çalışarak. “Bırakma onu." “Kalbimi yerinden öyle bir oynatıyor ki yani böyle...” “Gerçekten mi?" “Çok fena, baba,” diye iç geçirdim. “Güm, güm. Lanet olası güm diye atıyor kalbim.” Başımı iki yana salladım. “Sürekli
On Üç’ü Bağlamak
On Üç’ü BağlamakChloe Walsh · Martı Yayınları · 2024168 okunma
Reklam
"Seni neden sevdiğime cevap bulamıyorum bazen. Zira 𝑎𝑠̧𝑘𝚤𝑛 𝑛𝑒𝑑𝑒𝑛𝑖 𝑜𝑙𝑚𝑎𝑧, derler. Bilemezsin. Kalbinin neden yalnız onun için attığını bilemezsin." "Bana ne yaptın güzelim? Aklımın içinde senden başka düşüncenin üzerine güneş ışığı düşmüyor. Senin olmadığın her yer buz tutuyor." "Öyle korkuyorum ki sensizlikten... Ölüm bile daha fazla ürkütemez beni senin yokluğundan. Hiç bırakma beni, Kutay. Hiç bırakma, lütfen." "Bırakmayacağım." "Seni benden almalarına izin vermeyeceğim." "Her ne olursa olsa bile mi?" "Seni benden almaya kalktıkları gün, güneş batıdan doğacak." "Dedim sana, dinle beni. Cesetlerimiz bile yan yana çürüyecek, cesedim dahi bırakmayacak seni." "Ağlama," "Lütfen ağlama." "Korkuyorum," "Bilmiyorsun... Bu denli korkmanın ne demek olduğunu bilmiyorsun." "Sana engel olan şeyi yerle bir ederim, ağlama." "Ölümle savaşamazsın, sevgilim. Her neyse mezar tek kişiliktir."
Sayfa 323 - EphesusKitabı okudu
Turnam, Bir Gün Bırakmayacağım...
Güz geldi mi göçüp gidiyorsun buralardan Mahzun kalıyor kalbim ve gözlerim.. Sen sevgileri ve yolları hatırlatıyorsun bana Turnam, bir gün bırakmayacağım peşini, Ömrüm oldukça ardından geleceğim..
... Turnam, bir gün bırakmayacağım peşini, Ömrüm oldukça ardından geleceğim.. ... Turnam, bir gün bırakmayacağım peşini, Cümle sevgilere, tekrar buluşmak üzere, veda. ... Turnam, bir gün bırakmayacağım peşini, Sen nereye, ben oraya, adım adım İnsan sevdikçe iyileşiyor artık anladım.. ... Turnam bir gün bırakmayacağım seni Yaşamak ve sevmek için ardarda, Ömrüm oldukça peşinden geleceğim...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.