Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bir insanın hayatındaki en önemli ilişki, kendisi ile olan ilişkisidir Neden birçoğumuz eşruhumuzu bulma umuduyla “tek gerçek sevgiyi” arayıp dururuz? Sizin aradığınız şey kabullenilmektir. Bu “tek gerçek sevginin” sizi koşulsuz bir biçimde kabul edeceğine inanırsınız. Sizin onu arayışınız aslında kendinizi kabullenme arayışınızdır. Her bir ilişki size kendinizi tanımanız için yeni bir fırsat vermek amacıyla yaşanır. Siz ancak kendinizi tanıdıktan sonra kendinizi kabul edebilir ve sevebilirsiniz. Tek gerçek sevgi kendini sevmektir, başka bir sevgi yoktur! Kendinizi sevdiğinizde tam bir kabullenme hali içinde olursunuz. Siz kabullendiğinizde, dünyaya ve onun içindeki her şeye direnmeyi bırakırsınız. Direnmeyi bıraktığınızda her şeyin olduğu gibi olmasına izin verirsiniz Sevgiyle bir olursunuz.” - John L. Payne “Omni - Yaradılışın Dört Prensibi
Libido Nedir? Libido, ilk defa Sigmoud Freud’un bir öğrencisi tarafından kullanılan bir kelimedir. Freud’a göre libido, yaşam içgüdüsü, enerjisidir. Çoğalmayı, üremeyi dolayısıyla cinsel dürtüleri teşvik eder. Türk Dil Kurumu’na göre libido ‘İnsanın davranışlarının temelini oluşturan cinsel içgüdü’dür. Tıbbi literatürde libido, cinsel arzu
Reklam
Saf ve temiz duygulara sahip olmak güzel,çocuklar gibi.Ama çocuk kalmak,büyüyememek o kadar da güzel değil.Bu büyüyememek hali,içindeki çocuğu yaşatmak değil çünkü, bu kadar romantik değil yani bu mesele.Koca koca bedenlere sıkışmış,yaşamdan alması gerektiğini alamayan,zaman geçtikçe yükü artan ama ruhu bunu taşıyacak hale evrilemeyen insandan bahsediyorum.Sürekli hayat karşısında aciz kalan,kendisini ayakta tutacak iradede davranışlarda bulunamayan Korkarım birçoğumuz böyle.Hala o çocukken verdiği tepki neyse onu veren insanlarız,nerede duyduysak eksiklik hissini şekil değiştirerek onu tekrarlatıp duruyor her şey. Koca bir adamın küsüşüne şahit olunca bi anda fark ettim ki yaş alıyormuş insan, büyümek o kadar kolay değil.
Acı üzerine düşünceler...
Herkes olumsuz duyguları deneyimler, acı da bunlardan biridir. Acı, insana kendini ve konumunu sorgulatır, anlam arayışına iter. Acı, varoluşsal bir kaygı yaratır. Günümüzde bu durum medyanın etkisiyle başka bir hale dönüşmüştür. Amaç aynı olsa da bu sorgulama şekilleri farklılık göstermektedir. Ben bu saatte bu yazıyı yazarken amacım neydi? Ne
Karalama2
...?...?/1989... Kendini haddinden fazla duyumsadığı için acıya ve korkuyuda haddinden fazla duyarlı arkadaşım için, burası tam bir cehennemdi. Her şeyiyle farklıydı Ankara'dan. Çok kültürlü, birçok etnik gruptan oluşan, bu etnik grupların bir nevi kabileci bir tutumla diğerleriyle arasına sınırlar koyarak birbirinden ayrıştığı, etnik
"Türkiye çılgın bir müzik gibidir
"Türkiye çılgın bir müzik gibidir veya derin anlamlı bir şiir. İnsanı hem yorar hem de mutluluk verir. Türkiye'yi seven yabancılar da başka türlü ilginç insanlardır. Şüphesiz burası benim için özel bir coğrafya. Birçoğumuz gibi her Allah'ın günü bu halktan ve bu coğrafyadan şikâyet etsek de ânında sinirlerimiz yatışıyor. Evvelâ dilimizi çok seviyorum. Hiç bir yerde insanın zihnini açacak bunca "tarihî miras" yok. Öyle ki eğer Türk olarak doğmasaydım yine "Türkolog olurdum" ve kimse beni buralardan "koparamazdı". Keza bir daha dünyaya gelsem her nerede olursam olayım yine bu tarih ve coğrafyasıyla ilgili bir mesleğim olsun isterdim" İlber Ortaylı, Zaman Kaybolmaz, s. 7.
Reklam
Ruha Dönüş Çağrısı
Bir kuru dindarlık krizine yakalandık.Ruhsuz,tatsız,mekanik, rutin ve kalbin eşlik etmediği bir ibadet hayatı; ahlaktan, adaletten ve merhametten yoksun, ideolojik ve partizanca bir İslamcılık mücadelesi; çıkarcı, menfaatçi ve ikiyüzlü birlikteliklere dayanan bir kardeşlik söylemi tüm hayatımızı çepeçevre kuşatıyor… İslami sloganların havada
Acı Çekmek Haz mı verir insana!
Hayat esasen duygusal bir yolculuk ve bu yolculukta zaman zaman acı çekmek gibi yıpratıcı dönemeçler de mevcut... Birçoğumuz hayatın iniş çıkışlarına ve duygusal zorluklara karşı direncimizi sağlamlaştırmak için mücadele ederken, Bazen acı çekmek, hüzünleri içselleştirmek ve geçmişin matemine sarılmaktan gizemli bir haz aldığımız da olur. Bu garip çekim, bizlere esasen insan psikolojisinin karmaşıklığına dair sıra dışı bir pencere sunuyor. İnsanlar neden acı çekmek, hüznü boyutlandırmak ve geçmişin yükünü hiç bırakmamacasına taşımaktan "bir tür tuhaf zevk" alırlar? İnsan psikolojisi acının ve hüznün çekiciliğini, geçmişin matemini tutmanın zevkini körükleyen karmaşık bir laboratuvar gibi sanki... Bu yazıda duygusal labirentlerin içinde dolaşarak, acı çekmek, hüzünleri beslemek ve geçmişin matemini yaşamanın ardındaki psikolojik katmanları keşfedeceğiz... ***Dr.Cüneyt Yardımcı***
Bilinçaltının Gücü
Bilinçaltının Gücü
bilinçaltına iletilen hemen hemen her emir çok kısa sürede fiziğe yansır ve verilen emir bilinçaltı tarafından derhal yerine getirilir. Her insan telkin alır ve telkin verir. Çünkü hepimizin bilinçaltı aynı şekilde çalışır. Bir telkini almaya en müsait durum gevşeme halidir. Çünkü bu durumdayken telkinlerin bilinçaltına ulaşması daha kolaydır.Normal günlük yaşamımızda bilinçaltına sürekli telkinler yollandığı gibi bizde farkına varmadan sürekli telkinde bulunuruz. Ama bu emirler direk bilinçaltına gitmediği için %100 etki etmez. Bu emirler önce bilince gidip belli bir oranda süzüldükten sonra bilinçaltına gittikleri için direk etkide bulunmaz. Hatta bu etki hiç meydana da gelmeyebilir. Dışarıdan ve kendi kendimize yaptığımız telkinlerin bilinçaltına gitmesini sağlayan en önemli etken, o emrin birçok kez tekrar edilmesidir. Uyanıkken bilinçaltına telkin yollamanın başka yolları da vardır. Bunların bir kısmını bazı reklamcılar kullanmışlardır. Bu amaçla yurtdışında yapılan bir kola reklamını birçoğumuz duymuşuzdur. Sinemalarda gösterilen reklam filminde gözün göremeyeceği kadar kısa bir sürede “Coca Cola İçiniz.” Telkini görüntülü olarak verilmiştir. Ancak filmin beş dakika arasında, seyircilerin kola tüketiminde büyük bir artış gösterdikleri tespit edilmiştir. Daha sonra bu tekniğin reklamlarda kullanımı yasaklanmıştır. Bilinçaltı hepimiz için çok önemlidir. Haliyle bilinçaltını tekrar programlamanın sırrı telkindedir.
265 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.