Turşudaki direniş…
Bir kürsü de bir turşu. Sessizlik! Her kez konuşmasını bekliyor. Tek kelam ederse dünya değişecek. Konuş be turşu konuş!. Konuş ki inançlarımıza bir umut olsun. Konuş ki şurada sana atıp tutanlara bir ders. Belli ki sen bir asalaksın… konuşsana! Tamam konuşma. Sessiz kal ve orda kokuş. Seni ordan alıp çöpe atsınlar ve sen sus. Aynı sessiz kalan bir bitki gibi. Hadisene!!! Sanırım suç bende, sana inandım. Oysa sana ne çok benziyorum. Belki de, senin yerine konuşan biri olsam. Hayır. Boşa aylarca seni beklemedim. Ah be turşu. Belki de boşa bir umutsun. Ama umutlar yitirilmemeli turşu, hadi gidip seni kavanozuna koyalım… bir daha ki sefere konuşursun. Kendine güven ve hazırlan…
domates, coğrafi keşifler, parasızlık, ilim, bilim..
kahveden kapının önünde telefonla konuşmak için dışarı çıktım, bu sırada kapının önünde iki tane 18-20 yaşlarında genç duruyordu.. telefonla konuştum, dur dedim hazır dışarı çıkmışken bi' sigara içeyim.. sigara içerken dışarıda duran iki gencin konuşmalarına ister istemez kulak misafiri oldum.. gençlerden biri diğerine diyor ki; "kanka
Reklam
“Akledin”
NEYDİ KURBAN Kurban nedir, Kur’ân açısından kurban açılımı nedir? Neydi Kurban? Allah’ın emri olan dini bir ibadet miydi? Yoksa atalardan gelen toplumsal bir adet miydi? Neydi kurban?
Bazen biri senin yerine anlatır
instagram.com/reel/C5BGCjEslt... “Benim sevilmemek ile ilgili bir derdim yok. Sonuçta ilişkiler böyle. Sen birinden hoşlanacaksın ama onun ilgisini çekmeyecek. Birileri de senin için rüzgar estirecek ama sende yaprak kımıldamayacak. Bu açıdan herkes sevilmeme gerçeğiyle baş edebilir ama sevildiğini sanmak, o fena işte! Birinin seni buna inandırması, ona güvenip yaslanman ve onun çekilmesiyle düşmen… Böyle bir düşüş en güçlüsünü bile dibe batırır. Yani tam dünyadan sıyrılıp böyle “Artık burada yaşayayım.” derken evsiz kalmak… Bu bambaşka bir köksüzlük… O yüzden, bu hayattaki en önemli şey, hayatını kiminle paylaşacağını doğru seçebilmek. Neşet Ertaş diyor ya: “Sessizliğini duymayan birine sevdanı verme, göynün incinir.” diye. İşte, uykularının kaçmaması için, evini doğru yere inşa etmen lazım. Yoksa en büyük acıların aşk uğruna çekilmesi ya da en güzel romanların aşk üstüne yazılması tesadüfi değil tabii.” 📸
Remziye Baytar
Remziye Baytar
📸
15. Yûsuf'u götürüp kuyunun dibine bırakmaya karar verdikleri zaman biz de ona, "Andolsun, (senin Yûsuf olduğunun) farkında değillerken onların bu işlerini sen kendilerine haber vereceksin" diye vahyettik. 16. (Yûsuf'u kuyuya bırakıp) akşamleyin ağlayarak babalarına geldiler. 17. "Ey babamız! Biz yarışa girmiştik.
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
Reklam
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
öyle bir zamanda gel ki vazgeçmek mümkün olmasın. ellerimde koparmaya çaıştığım zincirlerden kalma yara izleri yeni yeni iyileşmeye yüz tutmuş olsun. gözlerimde öyle bir karanlık olsun ki, gören kör oldum sansın. yanaklarım kurumuş olsun göz yaşlarımdan, dudaklarımsa çatlak çatlak. öyle bir zamanda gel ki vazgeçmek mümkün olmasın. belki bin tane aşktan geçmiş olayım ve hiçbiri olmasın gözümde. hiçbiri tamamlayamamış olsun cümlelerimi, hiç biri bağlayamamış olsun geceyi sabaha. hiçbirinin gülüşünün her anı senin kadar aklıma işlenmemiş olsun. hiçbirinin hayali en güzel haliyle barınamamış olsun beynimde. hiçbirinin izi kalmamış olsun bedenimde. öyle bir zamanda gel ki vazgeçmek mümkün olmasın. sessizce ağladığım anları kimse çığlık çığlığa hıçkırıklara dönüştürememiş olsun. ellerim kimsenin üzerinde eriyip gitmemiş olsun, gezinse bile. dudaklarım senin adını söylerkenki gibi kıvrılmamış olsun hiç bi ad'a yeterince. yerine koymaya çalıştığım her beden yok olup gitmiş olsun kumlar aktıkça tane tane. unuttuğumu sandığım, vazgeçtiğimi sandığım, sevmediğimi sandığım öyle bir zamanda gel ki yerçekimine karşı koysun damarlarımda beni yaşatan her zerre. öyle bir zamanda gel ki vazgeçmek mümkün olmasın...
Ben kendime bu kadar yabancıyken sen bana nasıl bu kadar yakın olabiliyorsun?
Her şeye anlam yüklemeyi çok severim bilirsin. Doğum günleri hariç. Bu günlerin benim için bir anlamı yok, seninki dışında. Bugün benim kutlayabileceğim en önemli gün belki de kutlayabileceğim tek gün. Keşke bugün ve sonraki bütün günler yanında olabilseydim eskisi gibi ama söz bir daha yan yana olacağımız ilk doğum gününde sana kendi ellerimle
Hayatın Anlamı
1.kısım Hayatın anlamı nedir?" sorusu hakiki bir soru mu yoksa yalnızca hakiki gibi görünen bir soru mudur? Tanrı, stratejik bir amaçla dünyayı yaratmış göksel bir mühendis değildir. O, dünyayı yalnızca kendi memnuniyeti ve yaratma hazzı uyarınca yaratmış bir sanatçıdır. Philosophical Investigations" gibi bir çalışmada
Reklam
26 MART 2024
Olm siz adam akıllı insanlar olsaydınız hiç kadınları bu sohbete dahil etmez konuyu uzatmadan Burhan ve babamla konuşurdunuz ama siz naptınız yine her zamanki gibi kendinizi büyük gördünüz. Neyse Allah büyüktür elbet bir gün hakkımız sorulacaktır. Tamam belki bu hırsızlık olayı tam gün yüzüne çıkmamış olabilir ama biz sizin ne olduğunuzu çok çok
İmam-ı Âzam Ebû Hanîfe'den tavsiyeler: - Hakkı söyleme konusunda sultan dahil hiç kimseden korkma. - Tartışma anında korkak olma. Yoksa bildiklerini karıştırırsın, dilin tutulur kalır. - Çok gülmekten sakın, çünkü o kalbi öldürür. Sakin ve ağırbaşlı ol, kaypak olma. - Avamın (seviyesiz ve bilgisiz insanların) arasında, sorulmadan rastgele
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.