Öncelikle kitabın adı sizi yanıltmasın yazar kadın erkek eşitliğine karşıt biri değil. Feminizmin etiketleştirilip üzerinden prim yapılmasını ve uygulanma şeklini eleştiriyor. Aynı zamanda da feminizmin alt yapısını sorguluyor, çoğu kadının öfke ve intikam hisleriyle bunun bir parçası olduğunu düşünüyor. Feminizmin eşitlik ve adalet sağlamadığını sadece mevcut bozuk düzene kadınları da dahil ettiğini söylüyor. Yani düzene dahil olan kadınlar yine çeşitli ırk veya sosyal gruptan kişilere eşitsizlik uyguluyor, tek fark kendilerini kurtarmış oluyorlar. Yazara göre feminizm düzene dahil olmak yerine bunu tamamen yıkmalı ve gerçek eşitlik üzerine bir düzen kurmalı.
Düşüncesi güzel ama gerçekleştirilebilirlik oranı tartışılır. Ayrıca kendisi bu düzenin dışında bir yaşam sürmeyi başarabiliyor mu bunu merak ettim açıkçası.
Dili samimiydi ama çevirisini hiç beğenmedim. Çok fazla düşük cümleyle karşılaştım bu da bi süre sonra sinir etti kitabın akıcılığını etkilemiş.