Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Seni sevmeme izin verdiğin için teşekkür ederim...
Merhaba sevgilim :). Bugün çok özel bir gün ve dahası yarın çok çok daha özel bir gün. Nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Seninle bize ait günlerin konuşmasını çok çok erken yapmıştık aslında. Sen takvimine not almıştın, bense birkaç kez unutup 17 Mart tarihinde sonsuza kadar aklıma kazımıştım. Senden saklı bir şeyim olmadığı için bunları anlatmamda
Kuzeybatı'da bulunan uzak tepelerdeki köye gelene kadar uzun saatler süren otobüs yolcuğu yaptı. Kısa sürede o küçük tepeye tırmandı ve yine aynı ormanı gördü. Ağaçlar büyümüştü ve artık daha yoğun görü­nüyordu. Ama Ye, ormanın önceye göre daha küçük oldu­ğunu fark etti. Büyümüş yeni ağaçlar son birkaç yıl içinde yeniden kesilmişti.
Sayfa 325Kitabı okudu
Reklam
Cahit Zarifoğlu'nun içler acısı hali
Sonra bir tezgahta görür kitabını. Seyyar satıcı 5 lira etiketli kitabını 3 liraya satıyor. Bir yabancı gibi alır eline, inceler. Birkaç tane alır, "Daha istesem getirir misin?" diye sorar. Satıcı "Bir liradan veririm com alırsan." Diye cevaplar. "Tamam." Der Zarifoğlu. Sonradan nice yürekleri tutuşturacak o şiirler, uzun süre o tezgahtan temin edilir .
İNSANIN TAM ZIDDI GENE KENDİSİDİR! Bazen insana hiçbir şey hatırlamak kadar acı veremez, özellikle de mutluluğu hatırlamak kadar. Unutamamak. Belleğin kaçınılmaz intikamı. Herhangi bir iz taşınıyorsa eğer, bu bir zamanlar bir yara açıldığındandır. Yaşadığımız anları dondurup cümlelere dökme çabası, çiçekleri kurutup kitap yaprakları arasında
X Arabasına bindiğimiz zaman Prens: -Bakın aklıma ne geldi, dedi, bir yere gidip bir şeyler yesek. Ne dersiniz? -Bilmem ki Prens. Geceleri yemek yeme alışkanlığım yoktur. Sabit, kurnaz bakışını gözlerime dikerek: - Hem yer, hem konuşuruz, diye ekledi. "Anlaşıldı, açık konuşmak istiyor!" diye düşündüm. Benim de istediğim buydu zaten.
❝12 işçi Köln’de bir pansiyonda kalıyorduk. Bizim pansiyonun en yaşlısı Muharrem abinin okuma yazması yoktu. Bir gün elinde mektupla geldi, ‘Yengen yollamıştır belki şunu bana okur musun Bayram?’ dedi. Bir kıyıya geçtik, mektubunu tane tane okudum. Yenge yollamıştı... Hem dinledi, hem ağladı. Birkaç gün sonra ‘Bir de cevap yazalım Bayram’ dedi.
Reklam
“On iki işçi Köln’de bir pansiyonda kalıyorduk. Bizim pansiyonun en yaşlısı Muharrem abinin okuma yazması yoktu. Bir gün elinde mektupla geldi, ‘Yengen yollamıştır belki şunu bana okur musun Bayram?’ dedi. Bir kıyıya geçtik, mektubunu tane tane okudum. Yenge yollamıştı. Hem dinledi, hem ağladı. Birkaç gün sonra ‘Bir de cevap yazalım Bayram’ dedi.
656 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 saatte okudu
En Sevdiğim Fantastik Serinin 4. Kitabı Hakkındaki Fikirlerim
Öncelikle spoilersız olarak söylemek istediğim şey serinin dördüncü kitabını çok beğendiğim, Brandon Sanderson'ın yazarlığının iyice geliştiği. Zaten çok iyi bir yazar ama yerinde saymaması, yazdıkça gelişmesi takdir edilmesi gereken bir şey ve beni gelecek kitapları hakkında daha da umutlandıran bir detay. Kitaptaki karakter gelişimlerini,
Savaş Ritmi 1.Cilt
Savaş Ritmi 1.CiltBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2022139 okunma
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.