Majestelerinin topraklarındaki en zeki adam oturuyor. Gelecek kuşaklar bizi merakla düşünecek, bana da öfke duyarak imrenecekler.” Burada yine sokak lambası göründü. “Salağın biriyim ben!” diye düşündü Orlando. “Şöhret ya da ün diye bir şey yok ki. Gelecek nesillerin aklına ne ben geleceğim ne de Mr. Pope. Aslında gelecek nesil nedir ki? ‘Biz’ neyiz ki?”
Sayfa 161 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Biz neyiz aslında?
Gerçeklik diye birşey yoktur aslında, tüm insanlık en derininde tek bir insan aslında, bence insan tanrının bir parçası, sahi tanrı insan mı? Yoksa tanrı denilen kavram insanın ta kendisi mi?
Cümleten merhaba
Unutmadan buraya okkalı bi başlangıç noktası koyuyorum
Ki daha sonra dönüp baktığımızda evin yolunu bulabilelim
Başkasını bilmem ama ben nerde olursam olayım
Oradan uzakları severim
Kaybolmaya meyilliyim
Hemen her yere gidebilir ve hiçbir yere dönmeyebilirim
Zaten ucu açık bi boşluktaki
Beş yüz milyar galaksiden yalnızca birinde
Cümleten merhaba
Unutmadan buraya okkalı bir başlangıç noktası koyuyorum
Ki daha sonra dönüp baktığımızda evin yolunu bulabilelim
Başkasını bilmem ama ben nerde olursam olayım
Oradan uzakları severim
Kaybolmaya meyilliyim
Hemen her yere gidebilir ve hiçbir yere dönmeyebilirim
Zaten ucu açık bir boşluktaki
Beş yüz milyar galaksiden yalnızca birinde
Yağmur altında
Ne zaman yağmur yağsa ben hep böyle oluyorum. Bir küskünlük, bir bezginlik sarıyor içimi. Yağmur damlalarının toprakta kayboluşu bana insanoğlunun çaresizliğini hatırlatıyor durmadan. Hepimiz bir yağmur tanesinden başka neyiz ki? Önce bir buğu halinde topraktan yükseliyor, sonra bir küçük damla olarak yine toprağa dönüyoruz.
Yağmur altında
Sayfa 229
DÜŞÜNMEK , bazen bir şairin sevdiğine yazdığı şiir gibi duygusal , bazen bir silahın patlaması kadar serttir.
Baharların gelip geçtiğinin farkına varmıyor insan. Renkleri tanımıyor.
Çarpıklıkların , bireyselliğin , maddeciliğin ve bencilliğin işgalindeyiz.
Kimse cesaret edemez sürüden ayrılmaya. Kendimizi önemseriz , ama sürüyle beraber sürükleniriz.
Neden herkes durmadan bir şeylerden ve birilerinden şikayet ediyor ?
Zamandan bir şeyler kazanacağını düşünen insanın , sonunda her şeyini zamana vermiş olduğunu görmesi de acı bir çelişkidir.
Biz Aslında Neyiz
''Elini kaldırmışsa iyi bir şey için kaldırmış olmayı, bir cümleye başlamışsa iyi bir söz için başlamış olmayı ,adımını atmışsa iyi bir yere ulaşmak için atmış olmayı tercih etmeli insan. Hareketini bitiremeden eli ,dili, ayağı havada kalabilir.''
Sayfa 25
"Tel örgü bizim oraya gitmemizi engellemek için değil onların bu tarafa geçmelerini engellemek için"
"Ama neden?"
"Çünkü onları bir arada tutulmaları gerekiyor"
"Yani aileleriyle mi?"
"Şey, evet aileleriyle. Ama aslında kendi türleriyle."
"Ne demek, kendi türleriyle?"
"Diğer Yahudilerle Bruno. Bunu bilmiyor muydun? Bu yüzden bir arada durmaları gerekiyor. Bizimle karışamazlar."
"Yahudiler... Yahudiler... Tel örgünün o tarafındaki herkes Yahudi."
"Evet, bu doğru"
"Biz yahudi miyiz?"
"Hayır, hayır kesinlikle değiliz! Ve böyle bir şeyi asla söylememelisin."
"Ama neden? O zaman biz neyiz?"
"Biz... Şey... Biz yahudi değiliz"
"Olmadığımızı biliyorum ama sana soruyorum;, eğer yahudi değilsek neyiz biz?"
"Karşıtıyız. Evet işte biz karşıtıyız"
...
TudemKitabı okudu
Bugün insan hakları ve çocuk hakları (hatta hayvan hakları) konularında en ateşli söylevleri veren insanların dedeleriydi köleleri alıp satanlar. Bugünkü teknolojinin, kalkınmanın temelinde kölelerin, çocukların teri ve kanı var. "1815 yılında, Yorkshire'daki bir yün işleme tesisini gezen bir Amerikalı, yaklaşık 50 kız ve erkek çocuğun sabah altıdan akşam yediye kadar tesiste çalıştırıldığını kaydetmişti. Kış mevsiminde çocuklar karanlıkta işe
geliyor, yine karanlıkta işten ayrılıyordu. En büyük çocuk on yaşındaydı ."
Sayfa 161Kitabı okudu
"İnatçı kişilerin temel psikolojik ihtiyaçları iki tanedir: Birincisi haklı olduklarını göstermek! Çünkü hep kendilerinin haklı oldugunu düsünürler. İkincisi kontrolün ellerinde bulunduğunu hissetmeleridir. Bu
tipler her karşıt fikri 'kendilerine meydan okumak' seklinde algılarlar. Çünkü çocukluk dönemlerinde fazla eleştirilerek büyütülmüşler ve bu da onların kendilerini eksik hissetmelerine sebep olmustur. İnatçı kişilerin beyinlerinin derinliklerinden
'Eksiksin, kişilikli degilsin' mesaji gelir."O halde karşınızda körü körüne inatlaşan birisi varsa, bir orta yol bulmak pek kolay olmayacaktır.
Sayfa 81Kitabı okudu