SULTAN MURAD HÜDAVENDİGAR
Balkanlar Fâtihi
Orhan Gazi zaferlerle dolu ömrünü ikmal edip beka âlemine göçünce, fetih sancağını oğlu Murad Hüdâvendigâr devir almıştı. Sultan Murad, atasından devraldığı mirasa layık olduğunu göstermiş, Anadolu ve Balkanlardaki fetihleriyle Osmanlı Devletini muhteşem bir imparatorluk haline getirmiştir. 27 yıllık
SULTAN ALPARSLAN
Anadolunun kapısını müslümanlara açan büyük İslâm kahramanı
Üzerinde yaşadığımız bu cennet vatanı bizlere armağan eden büyüklerimizden birisi de Sultan Alparslan'dır. İslâmın bu bahadır evlâdı Malazgirt'te kalabalık Bizans ordusunu perişan ederek Anadolu'nun kapısını Müslümanlara açmıştır. Fetih ordusu da açılan
SULTAN TUĞRUL BEY
Selçuklu Devletinin Kurucusu
Devrinde dünyanın en kuvvetli ve en büyük devleti olan Selçuklu Devleti ve büyük devlet adamı Tuğrul Bey... Biri diğerini hatırlatan iki muhteşem isim...
Müslümanların kurduğu büyük devletlerden olan Selçuklu Devletinin kuruluşu ve yükselişi Tuğrul Beyin hayatında düğümlenir. Çünkü Selçuklu
Göktürk Devleti'ni kuran Bumin Kağan'ın küçük oğlu Taspar Kağan (572-581), Çin'de inançları yasaklanan Budacı rahipleri kendi ülkesinde konduruyor ve himaye ediyor. Bunu Budacılığa geçiş olarak görmek zor olabilir ama niyet temelinde görmemek daha zordur. Devletin daha birinci kuşağında böyle bir meyil göze çarpıyor. Bilge
Tuğrul Bey, Azerbaycan genel valiliğine atadığı kardeşi İbrahim Yınal ile amcaoğlu Kutalmış'ı, Anadolu'da fetihler yapmak ve Selçukluların öcünü almak amacıyla görevlendirdi. Her iki Selçuklu prensinin 1048'de Anadolu'ya girdiklerini ve bazı fetihlerden sonra Erzurum'u aldıklarını, nihayet vasal Gürcistan hakimi Liparit yönetimindeki güçlü Bizans ordusunu Pasin ovasında Hasankale'de 18 Eylül 1048' de, gün bıyunca süren şiddetli bir savaş sonrasında ağır yenilgiye uğratıiklarını biliyoruz. Bizzat Liparit'in de esirler arasında yer aldığı bu muharebe Selçukluların Bizanslılarla yaptikları ilk ciddi savaştır ve tabiatıyla alınan netice de ilk önemli zaferdir. Sonunda Büyük Selçuklu Devleti'nin lehine önemli hükümler içeren bir antlaşma imzalanmıştır. Buna göre; Selçuklu elçisi Şerif Nâsıruddin b. Ismail'in yaptığı müzakereler sonucunda, İstanbul'da Emevîler devrinde inşa edilmiş olup halen harap bulunan caminin tamir edileceği, burada halifenin göndereceği imam tarafundan namaz kıldırılacağı ve Fatîmiler adına okunan hutbenin de Bağdat Abbast Halifesi ve Tuğrul Bey adına okutulacağı Bizanslılar tarafından kabul edilmişti. Tuğrul Bey'in Bizans' in yıllık vergi vermesi isteği ise reddedilmişti.
Moğolların kalabalık bir kolunun Hülagu öncülüğünde 1256 yılında Ceyhun Nehri'ni aşıp Horasan'a girmesiyle başlayan ilerleyişi, Azerbaycan merkezli olarak İran, Irak ve Anadolu topraklarının da önemli bir kısmını kapsayan bir devletin kurulmasıyla sonuçlanmıştı. İlhanlılar olarak anılan bu devlet Yakın Doğu'nun siyasi, sosyal ve
#makale
#okudumbitti
Osmanlı Tarihinde Dönemler
Prof. Dr. Halil İnalcık
Türkler Ansiklopedisi Cilt I
YENİ TÜRKİYE YAYINLARI
(2024 - 14 - 3942)
II. Bayezid'in emriyle yazdığı özenle hazırlanmış tarihinin mukaddimesinde Kemalpaşazade, Osmanlı tarihini daha önceki Müslüman hanedanlarla karşılaştırır ve Osmanlı hanedanının üstünlüğünün
“Tarihin en kadim milletleri sıralansa hiç şüphe yok ki Türkler en ön safta yer alacaklardır. İzledikleri yollar, vardıkları coğrafyalar, söyledikleri şiirler, savaş stratejileri ve daha nice konularıyla Türk tarihinin kendine has birçok bilinmeyeni vardır.Tarihi ekranlar vasıtasıyla her yaşa yeniden sevdiren Cansu Canan Özgen, Türklerin izini
_Tanrı, ışığı yaratmıştır. Demek ki ilk Üstad-ı Azam Mason, Tanrı’nın kendisidir.
_Adem Baba, ilk masonlardandır ve Tanrı tarafından Cennete mason olarak kabul edilmiştir. Bu, masonluğun eylem olarak değilse de bir oluş kudreti olarak daima var olduğunu söylemenin bir tarzıdır. Çünkü masonluk, insan ruhunun ilk ve eski bir ihtiyacına cevap
#kitapyorumum
#okudumbitti
Anadolu'nun Fethi Selçuklular Dönemi
Prof. Dr. Ali Sevim
TÜRK TARİH KURUMU YAYINLARI
(2024 - 2 - 663)
395-398 yılları arasında cereyan eden Hun Türklerinin Anadolu hareketi, tarihte Anadolu'ya İlk Türk Girişi'ni temsil etmesi açısından önem taşır. Hun Türkleri Kafkasya üzerinden Anadolu'ya girerek
Bu ismi taşıyan, iki yüz sayfalık bir kitap kadar uzun olan ve 1806 yılında İtalya’da yayımlanıp Yunanistan’da da dağıtılan risalenin dile getirdikleri, demokratik yada cumhuriyetçi görüşün tipik bir örneği sayılabilir. Yazarı belli değildir; “anonim bir Hellen” diye tanıtır yazar kendini. “Nomarşi” sözcüğü yazar tarafından türetilmiştir: “nomos”,