Doğulu
Doğulu insan yalnız emirlerden anlar. Ricalardan ve açıklamalardan anlamaz. Akıl yürütme, neden ve sonuç ilişkisi yoktur. Bizans ayak oyunları, koltuk kaydırmalar bu günübirlik yaşamanın bir felsefesidir.
Sayfa 177Kitabı okudu
İçinde tükendiğimiz cehennemi sistemli biçimde örgütlüyorlar, düşünmemizi engellemek için bize aptalca gösteriler sunuyorlar, duyarlılığımızı barbarlaştıran ve idrak gücümüzün sonunda yok olup gideceği gösteriler; hiçbir şatafattan kaçınmadan ve kendi manyaklıklarına yön vererek bu oyunları kutsayacaklar. Bizans sirkine geri dönüyor ve gerçek sorunlarımızı unutuyoruz ama o sorunlar bizi unutmuyor..
Yunanistan'ın milli kurtuluş mücadeleleri, başından beri Avrupa ile gergin ilişkilere neden olmuştur. Bundan yıllar önce, Frank Şövalyeleri ve Katalanlar, 13. yüzyılın başlarında gerçekleşen 4. Haçlı Seferi tarafından zaten parçalanmış olan Bizans topraklarında küçük devletler kurmuşlardır. Venedikliler ise, İyon Adalarını (Korfu,
Sayfa 183 - Ketebe Yayınları 1. BaskıKitabı okudu
Mart 1894'te Horen Aşıkyan Efendi adlı bir Ermeni Patriği Kumkapı katedralindeki vaazında cemaatine bir uyarıda bulundu. Devrimci Ermeni milliyetçileri iş başında ve oldukça tehlikeliler, diyordu. Ermeniler 1000 yıldır Türklerle bir arada yaşıyordu; Bizans'a karşı müttefik olmuşlar ve refaha ulaşmışlardı. Devrimciler bağımsızlık rüyası görüyor olabilirdi ancak Ermeniler Osmanlı İmparatorluğu'nun hiçbir bölgesin de çoğunluğu oluşturmuyordu. Horen Aşıkyan Efendi devrimcilerin bu faaliyetlerini sürdürmesi halinde Avrupalı güçlerin onlara yardım etmeyeceğini ve bunun Ermeni halkı üzerinde bir yıkıma sebep olacağını söylüyordu. O gün katedralden çıkarken genç bir Ermeni milliyetçi tarafından vurularak öldürüldü. Ama söyledikleri doğruydu. Ermeni terörü kol geziyordu. Hınçak (çan sesi) partisi adını devrimci bir Rus dergisinden (Alexandr Herzen'in Kolokol adlı dergisi) alıyor, terörizm taktikleri de Rus kaynaklardan esinlenilerek oluşturuluyordu.
Sayfa 89 - Ketebe Yayınları 1. BaskıKitabı okudu
Ustalarımız bizim daima düşmanlarımız oldular ve şimdi ustalarımız her zamankinden çok yanılgı içindeler, çünkü bizim bu kadar kalabalık olmamız onların hatası; yüzyıllardır ve hatta binlerce yıldır işe koşabilecekleri ve ölüme sürükleyebilecekleri astlarının çoğalmasını istiyorlar. Dünyanın parçalandığı ve insanların toprak sıkıntısı çektiği günümüzde, doğan bu milyarların ihtiyaçlarını karşılamak bahanesiyle, onların düşü elli katlı evler inşa etmek ve ökümen’i sanayileştirmek, çünkü onlara -kendi iddialarına rağmen- her zaman ve her zaman daha fazla canlı gerekiyor. İçinde tükendiğimiz Cehennemi sistemli biçimde örgütlüyorlar, düşünmemizi engellemek için bize aptalca gösteriler öneriyorlar, duyarlılığımızı barbarlaştıran ve idrak gücümüzün sonunda yok olup gideceği gösteriler; hiçbir şatafattan kaçınmadan ve kendi manyaklıklarına yön vererek bu oyunları kutsayacaklar. Bizans sirkine geri dönüyor ve gerçek sorunlarımızı unutuyoruz, ama o sorunlar bizi unutmuyor, yarın tekrar karşımıza çıkacaklar ve biz şimdiden biliyoruz, bu sorunlar çözümsüz kaldığı sürece savaşa gideceğiz
Baba İshaka, onun piri Baba İlyasa merak sarmıştı. Bu, Anadolunun, bilinen ilk büyük başkaldırısı üstüne ne bulmuşsa okumuştu.
Baba İshak ayaklanmasında ilk başkaldırma gene bu Toros dağlarında başlamıştı. Ağaçerleri adı verilen ağaç işleme, tahta biçme ırgatları haksızlığa, yoksulluğa, zulme dayanamamışlar, eriş ya Dede Sultan, diyerek,
Sayfa 361 - YAPI KREDİ YAYINLARIKitabı okudu
Bizde genellikle yetkililer, okul bilgisi sahtekarlık ve Bizans oyunları ile dolu olan kişiler olarak üst makamlara ulaşabilmişler. Bunlar ancak, aldıkları maaş ve çıkarları oranında yurt soranlarına bakarlar
İçinde tükendiğimiz Cehennemi sistemli biçimde örgütlüyorlar, düşünmemizi engellemek için bize aptalca gösteriler sunuyorlar, duyarlılığımızı barbarlaştıran ve idrak gücümüzün sonunda yok olup gideceği gösteriler; hiçbir şatafattan kaçınmadan ve kendi manyaklıklarına yön vererek bu oyunları kutsayacaklar. Bizans sirkine geri dönüyor ve gerçek sorunlarımızı unutuyoruz, ama o sorunlar bizi unutmuyor, yarın tekrar karşımıza çıkacaklar ve biz şimdiden biliyoruz, bu sorunlar çözümsüz kaldığı sürece savaşa gideceğiz.
Sayfa 20Kitabı okudu
Kurnaz Adam Odysseus
#203677600 İlyada incelememi okuduktan sonra bu incelemeye geçmenizi öneririm. Çünkü Odysseia kitabı İlyada kitabından sıralama olarak sonra gelir ve zaten içerik olarak da ondan sonraki dönemi anlatır. Ayrıca İlyada incelememin içerisinde 
Homeros ile ilgili de bilgiler mevcut. Bu kısmı da tekrarlamak istemiyorum. İlyada incelemesinden buraya
M.Ö. 730'larda Yunanistan'da başlayan kasaba hayatı hızla gelişti. Denizaşırı ticaret ve tarımsal üretim yaygınlaştı. Bu noktada kısmen Asur İmparatorluğu'nun büyüyen gücü ve lükse olan doymak bilmez arzusu rol oynuyordu. Bu kasabalar zamanla güçlü şehir devletleri haline geldi. Atina, Sparta, Korint, Thebai Yunanistan'ın antik döneminde (M.Ö. 650-480) en güçlü şehir devletleriydi. Zaman zaman birbirleriyle savaşsalar da bu şehir devletleri her dört yılda bir Yunanistan'ın prestijli spor etkinliği olan Olimpiyat Oyunları'nda bir araya gelirlerdi. Artış gösteren ticaret, esnek bir yazı sisteminin geliştirilmesine imkan vermişti (Fenike alfabesinin geliştirilerek benimsenmesiyle ortaya çıkmıştır). Okuma yazma seviyesi de epeyce yüksekti. Yunanistan'ın antik döneminde Homeros destanları doğdu, İlyada ve Odysseia. Aynı şekilde Pisagor matematik teoremlerinin geliştirilmesi gibi Mısır, Bizans, Sicilya'daki Syracuse'da Yunan ticaret merkezi ve kolonilerinin kurulması da bu döneme denk gelmekteydi.
Sayfa 50 - Maya YayınlarıKitabı okudu
