"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun."
Birhan Keskin, fakir kene
"Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
AFORİZMAYI SEVEN OLUR SEVMEYEN OLUR. BURAYA BIRAKIYORUM :)
HALİL CİBRAN - AFORİZMALAR
1- Ne söylediklerime inanmanı, ne de yaptıklarıma güvenmeni isterim –çünkü sözlerim senin düşüncelerinden ve yaptıklarım gerçekleşmiş umutlarından başka bir şey değil.
2- Sana açıkladıklarında değil, açıklayamadıklarındadır insanın gerçeği. Bu yüzden, onu
Kur'ân
1- Lütfen Kur'an'ı akademik bir kitap olarak görmeyi bırakın! Bu, kitap dağları yürütmek, yerleri parçalamak, ölüleri diriltmek için gelmedi. Binlerce mesele için geldi ve her meselesi de hayatın içine dairdir. Bu kitap karı koca arasındaki ilişkileri düzeltmek için geldi. Baba oğul arasındaki ilişkileri düzeltmek için geldi. Komşu ile komşunun
Yeni Diyalektik
_Tanrı, ilk ateisttir. Ateistler
_Tanrı, ilk masondur. Masonlar
_Orospu çocuğu. Marques de Sade
_Herkesin tanrısı kendine benzer. Yamyamların tanrısı bir yamyam; savaşçıların tanrısı bir savaşçı; hırsızların tanrısı hırsız; aşıklarınki de aşk tanrısı olacaktır. Ralph Emerson
_Trakyalılara göre tanrı, sarışın ve mavi gözlüdür. Öküzlerin elleri
“Bize aşktan söz et.”
Ve o başını kaldırıp insanlara baktı ve üstlerine bir sükunet çöktü ve güçlü bir sesle dedi ki:
“Aşk sizi çağırınca onu takip edin.
Gerçi onun yolları zor ve sarp olur.
Ve kanatlarını açtığı zaman ona teslim olun.
Gerçi kanadındaki tüyler kılıç gibi sizi yaralayabilir.
Ve o sizinle konuştuğunda ona inanın.
Gerçi onun sesi düşlerinizi sarsabilir,
Tıpkı kuzey rüzgarının bahçeyi harap etmesi gibi.
Aşk size taç giydirdiği zamanlarda bile sizi çarmıha gerer.
O, toprağa dikip yetiştirmek istediği zamanlarda bile sizi budar.
O sizin en yükseklerinize çıkıp güneş ışığında titreyen en hassas dallarınızı okşasa bile,
Bir yandan da köklerinize iner ve onları yeryüzüne bağlandıkları yerden sarsar..
İlla ayrı başlık isterler, bütünden ders almak istemezler.
BANA DİNDEN BAHSET
Bilge kişi ölmeden hemen önce halkını geniş bir meydana toplar. Gerçekleri son bir kez hepsinin huzurunda dile getirir. Halkla arasında nefis bir diyalog kurulur.
Halktan biri öne çıkarak
“SEVGİDEN SÖZ ET”.
Bilge anlatır, anlatır, anlatır...
Kerem kıl kesme sâkî iltifatın bî-nevâlardan ..
Elünden geldügi hayrı dirîğ itme gedâlardan ..
Esîr-i gurbetüz biz senden özge âşinâmuz yoh ..
Ayağım kesme başunçün bizüm mihnet-serâlardan ..
Sabâ kûymda dil-dârun nedür üftâdeler hâli ..
Bizüm yirden gelürsen hir haber vir âşinâlardan ..
Dime zâhid ki terk it sîm-ber bütler temaşasın ..
Meni
derin mesele
Esnek çalışma dönemini evde çocuklarla ilgilenerek geçiren bir arkadaşım anlattı. Hanım işe gidiyor, beyefendi dadılık yapıyor gün boyu. Yemekti, dersti, hava aldırmaydı, geçiyor günler. Ama bir şeyden şikâyet etti; “Ben babayım, çocuklara bir şey söylüyorum, hanım pat itiraz ediyor çocukların önünde. Hayır, öyle değil, böyle olacak. Çocuğun
Kerem kıl kesme sâkî iltifatım bî-nevâlardan ..
Elünden geldügi hayrı dirîğ itme gedâlardan ..
Esîr-i gurbetüz biz senden özge âşinâmuz yoh ..
Ayağım kesme başunçün bizüm mihnet-serâlardan ..
Sabâ kûymda dil-dârun nedür üftâdeler hâli ..
Bizüm yirden gelürsen hir haber vir âşinâlardan ..
Dime zâhid ki terk it sîm-ber bütler temaşasın ..
Meni
Sonra El Mitra, bize Aşktan Söz Et, dedi. El Mustafa da başını kaldırdı, halka baktı ve o anda halkın üzerine bir sükunet çöktü. El Mustafa gür bir sesle dedi ki: Aşk sizi çağırdığı zaman, onu izleyin...
Yolları zorlu ve dik olsa da.