Evcilleşmesi gereken hayvanlar mı , yoksa bizler mi,
‘Peki’ dedim ben de, ‘sizler neyi kutlarsınız?’ ‘Daha mükemmel olmayı. Bizler eğer geçen yıla oranla daha iyi, daha bilge olmuşsak, bunu kutlarız. Bunu da ancak sen kendin bilebilirsin.
Reklam
Bizler gelenekleri cesaret ve güçlüğü, kök ve temel olarak bir üstünlük ve bir onur meselesi olarak kabul ederiz. Başkasına bağlanıp, ona hizmet etmek ise aşağılıktır. Bizler (Hunlar) at üzerinde yapılan savaşlar ile devletimizi derlemiş ve kurmuşuzdur. Mücadele için binecek atlarımız, korunacak toprağımız ve yürütülecek devletimiz, kavimler üzerinde şerefimiz var. Henüz savaşarak ölmesini bilen yiğitlerimiz var.
Sayfa 19 - Çi-ÇiKitabı okuyor
Bizler için ölümden sonra yaşam yok. Bedenlerimiz ölümle birlikte çürümeye başlar ve içimizde yaşayan sayısız mikrop daha iyi bir yere göç eder. Bu sizde Tanrı'nın olmadığı düşüncesini uyandırabilir ama durum hiç de öyle değil. Durum şu ki Tanrı bizim var olduğumuzu bilmiyor. Bizim farkımızda değil çünkü yanlış uzamsal ölçekteyiz. Tanrı ise bakteri ebatlarında. O bizim dışımızda ya da üstümüzde değil, yüzeyimizde ve hücrelerimizin içinde.
Domingo Yayınları - V. Baskı: Ekim 2016 - Çeviri: Duygu AkınKitabı okuyor
Serbest ekonomiye dayalı kapitalist toplumun mutlu ürünleri olarak bizler, nihayet kendi ahiretimizi belirleyecek duruma gelebildik. Ahiretimiz özelleştirildi ve elektronikleştirildi. Bugün artık makul bir fiyat karşılığında bilincinizi bir bilgisayara yükleyerek, sonsuza dek sanal bir dünyada yaşayabilirsiniz. Bu şekilde ışığın yok oluşuna direnebilir, hızlı, azgın ve renkli bir ölüm sonrası yaşamı seçerek, fantazilerinizi kristalleştirebilirsiniz. Sevgililerinizi önceden belirleyebilir, cinsel cazibenizi en üst düzeye çıkarabilir, zevkinize uyan bir düzine Porsche ile ışıl ışıl şehirlerin arasında mekik dokuyabilirsiniz. Sert kaslarınız, kusursuz bir yüzünüz ve tahta gibi dümdüz bir karnınız olabilir. Sayısız bakire neşeyle gelişinizi bekler. Cep telefonları ve sırta takılan jet fırlatıcılar, sıradan eşyalarınız arasındadır. Eğlenceli kokteyl partileri saat başı verilir.
Domingo Yayınları - V. Baskı: Ekim 2016 - Çeviri: Duygu AkınKitabı okuyor
115 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
Merhaba arkadaşlar. Hepimize mutlu sabahlar. Uzun yıllar sonra oldukça doyurucu olacağını düşündüğüm Anton Çehov serisine bitirmek üzereyiz. Yaklaşık 10 kitabını bu süreçte okuyoruz ve okuyacağız. Bunun dışında onun öykülerinin seri olarak basımları var. Bunların Cem - İletişim ve Yordam Yayınları üzerinden yapılmış setlerinin de dağıtıma hazır
İvanov
İvanovAnton Çehov · Bilgi Yayınevi · 1967160 okunma
Reklam
Medine’nin kıyı semtlerine kadar gider ve: «Müs­lümanların ihtiyaçlarım gidermem için buralara kadar gitmem gereklidir. Çünkü buralar hükümet konağına uzak olduğundan, takatsiz kimseler buraya kadar gelip ihtiyacını arzedemezler. Çalışanların durumlarını bizzat görmem, tutumlarını kontrol etmem ve halkın ihtiyaç­larını gidermem için vilâyetleri ziyaret etmem gerekir» dermiş.Şam’a girince, önüne yemek getirirler. Yemek çe­ şidi fazla olduğu için bu O’nun tabiatma aykırıydı— «Bu sofrada bu kadar çeşitli yemek bulunuyor, acaba fakirle­ rin durumu nasıl?» deyince Halid b. V elid: «Ya Ömer! fakirler cennette faydalansınlar» der, bunun karşısında Hz. Ömer şöyle konuşur:«Bizler iki günlük dünya meta’ına aldanıp cenneti fakirlere verirsek, neye yararız.» Oradaki yemeği yemez,
Bunlar nasıl meseleler komutanım? Kim kiminle çekişiyor? Niçin? Ekmek isteyenlere, varsa ekmek verilir. Duraklanmaz. Ekmek yoksa katlanılır, istenmez! Hayır. Bu dünya, bizim, savaş patlayınca bırakıp gittiğimiz dünya olamaz. Biz demek ki savaşa gitmedik, eski dünyamızdan çıkıp gittik. Sonra bir başka dünyaya, bize yabancı bir dünyaya savrulduk. Dış görünüşün eskisine benzerliği yalan... Alçakça bir oyuna geldik bizler, komutanım... Düşmanlarımız bizimle eğleniyor. Dayanılır mı buna? Dayanır mı hiç?
Bizler yalnızca belirli bir karmaşıklık de­recesine erişmiş "kimyasal sistemler" ürünü müyüz, yoksa kaostan dengeye doğru ilerleyen sistemler miyiz? Yaşamın güzelliği ve simetrisi gerçekten de kulağa bu kadar sıradan ve cansız gelen bir şeye indirgenebilir mi? Yoksa daha fazlası mıyız? Yaşamın, bilimin henüz ölçmediği ya da tanımadığı mistik bir unsuru var mıdır?
Acıya kahkaha atabilmek sanatsa eğer, ben çok pahalı bir tabloyum. Herkes herkesi aynı sevemez. Kimileri gururunun yettiği kadar sever; Kimileri de ömrünün yettiği kadar. Bizler güvensiz kalplerimizi, karaktersiz insanlara borçluyuz. Aslında insanların gerçek yüzleri her zaman ortadadır. Sadece bakmakta ve anlamakta geç kalırsın bu kadar.
Charles Bukowski
Charles Bukowski
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.