Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
And it is said that this ocean is itself merely a starry phantasm glimpsed in certain eyes... eyes that may be seen as one wanders the streets of strange cities... eyes that are like two stars laid deep in a black mirror. THE ETERNAL MIRAGE
* Gözetlemenin sosyal medyadan önceki formları için örnekler vermek ge rekirse, örneğin Truman Show (1998) adlı distopik filmde hayatının 24 saati kameraya alınan bir kahramanın gerçeklik ile kurgu arasında seyreden ilginç hikayesi anlatılırken, Azınlık Raporu (2002) filminde ve 2011'den 2016'ya ka. dar beş sezon gösterimi devam eden Person of
Reklam
Ama lanet olsun ki gerçek hayatta insanları,Black Mirror dizisindeki gibi engellemenin bir yolu yoktu.
Bknz. Black Mirror: “Smithereens”
Telefon eskiden olduğu şey değildi. Acımasız becerileriyle en özel alanımıza girerek bizimle alay edebiliyordu.
Black Mirror /Bannersnack
Nitekim eğer benim yerime koşulların karar verdiğini kabul etseydik, her türlü özgürlüğü ortadan kaldırmış olurduk.
Sayfa 535
... Dev bir gözetleme toplumu Robotların dünyayı ele geçireceği, insanların yapay zekânın kölesi olacağı, dünyanın sonunun geleceği ve sadece zenginlerin başka bir gezegende yaşamına devam edeceği gibi başlıklar son dönem distopya romanlarına ve filmlerine en çok konu olan başlıklardan birkaçı. Hepimiz bu konularda endişeliyiz fakat yakın
Reklam
"Black Mirror"
Peki, Black Mirror dizisi mağaradan çıkıp güneşi görmemize yardımcı mı oluyor? Üstelik bunu iletişim kanalları aracılığı ile, yani mağarada duvarına vuran gölgeleri kullanarak... Her ne kadar dizinin bazı bölümleri bu konulardaki aydınlatıcı yanı çokça yazılıp çizildiyse de bu varsayımın abartılı olmadığını kabul etmek gerek...
Sayfa 11 - Düşünbil YayıncılıkKitabı okudu
Black Mirror dizisinin bir bölümünde bir yazılım şirketi, sevdikleri vefat etmiş insanlar için hayali hesaplar yaratıyordu. Ölen kişinin yaşam tarzı, kişisel tercihleri, anıları, konuşma tarzı, espri anlayışı kısaca ona ait ne varsa yazılıma yükleniyordu. Sevdiklerinin ölümü ile baş etmekte zorlanan insanlar da aylık bir hizmet bedeli ödeyerek, bu hesaplarla telefonla konuşuyor, mesajlaşıyorlardı. Hatta biraz daha fazla para öderlerse, o kişiyle aynı fiziksel özellikleri gösteren robotlara sahip olabiliyorlardı. Şükredelim ki henüz teknolojinin hayatımızdaki yeri bu noktaya gelmedi. Bir gün gelir mi? Neden olmasm? Peki sistem bunu da pazarlar mı? Şüphesiz, evet!
Sayfa 178Kitabı okudu
65 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.