Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

AKADEMİSYEN GEZGİN OKUR

AKADEMİSYEN GEZGİN OKUR
@blue_dream_reader
Doğayla iç içe, kitap, kahve,kamp ateşi ayrılmaz üçlüsünü seven; yaşadığı her ana değer katmak ve değerli anılar biriktirme felsefesiyle hayatı yaşamaya çalışan; gezgin okur akademisyen instagram: okuyangezginruh
Burada yine keşfedilecek evrenin sonsuzluğu bizi kendisine hayran bırakıyor hatta gözümüzü de korkutuyor. “Ne bildiğimiz, ne bilmediğimizin nişanesi.”
Reklam
Gerçeğe giden yoldan öyle uzaktayız ki din eğitmenleri kendi aralarında görüş ayrılıkları yaşayıp birbirinden nefret ediyor; gerçeğin ne olduğunu sorgulayanlar ise mantıksız, ciddiye alınmayı hak etmeyen kimseler olarak görülüyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yıldızlar insanda belli bir saygı hissi uyandırırlar çünkü mütemadiyen var olmakla birlikte erişilmezlerdir.
Reklam
Gerçek bir filozof ve gerçek bir şair birdir; hakikat olan bir güzellik ile güzellik olan bir hakikat her ikisinin de amaçladığıdır.
Çok doğru...
Yanimda kimse olmasa dahi okudugum ve yazdigim surece yalniz degilimdir.
Derinliklerinde, rüzgârların tek bir kırışıklık ve leke bırakmadan fırtına bulutu güttüğü gökyüzü mavisine ait dinginlik ne kadar yansımıştır insanın üzerine?
Ormanda akla ve inanca döneriz.Orada, (gözlerimi bana bakarak ) doğanın onaramayacağı hiçbir utancın, hiçbir musibetin, hiçbir kötü şeyin başıma gelmeyeceğini hissederim. Çıplak toprağın üzerinde dururken ( başım kaygısız bir hava ile yıkanmış ve sonsuz uzaya yükselmiş) bütün bencillik ortadan yok olur.
Düşüncelere daldığı vakit kim bir nehre bakıp da her şeyin akışını anımsamaz? Suya taş atınca oluşan halkalar tesirin en güzel biçimidir.
Reklam
Hiç tanımadığı ilk kez gördüğü birini hala sırf insan olduğu için sevgi gösteren insanlar vardı. Gerçi bu sevginin sebebi ben miydim annem miydi anlamadım. Ama bir söz hatırladım; "Atın hatırı yoksa sahibinin hatırı vardır."
İnsandan çok araba görmeye başladığım gün dünyanın artık insanların dünyası olmadığını anlamıştım. Ağaçtan çok beton, yeşilden çok gri, canlıdan çok ölü bir şehir...
Yolda olanlar sabirla devam edenler menzile varır sadece
Biz yoldan mesulüz. Bizim işimiz yola düşmek, yürümek... Bizi vardırmak, ulaştırmak O'nun takdiri. Biz yürürüz varırsak nasip deriz, varmazsak bu yolda ölürüz ona da nasip deriz. Ve her birine şükrederiz. Yola da yolda olmaya da varmaya da yolda kalmaya da şükrederiz.
Ölüm böyle bir şeydi işte, insanın beklemediği anda ve hiç beklemediği kişilere geliyordu. Aslında o ansızın gelmiyor, insan beklemeyi unutuyordu.
Emir Külal'ın ona söylediği son sözleri hiç unutmuyordu ve unutmamak için hep tekrar ediyordu. "İlim öğrenmekten asla vazgeçme babam. Ömür dediğin her yanı ve her anıyla bir medresedir. Ve bil ki bu dünyada öğrendiğin senindir, kazandığın değil.
25,4bin öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.