Zor günlerini yanlız atlatan, kimsenin yokluğunu hissetmez. *Bokowski
Hıçkırarak ağlayan bir kadının gözyaşları, ağlatan adamın başına geleceklerin altına atılacak imzadır. Charles Bokowski
Reklam
139 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 36 hours
Bana göre kitaplar her yargıyı yapabilir,her pencereden bakabilir,herhangi bir tarafı herhangi bir görüşü herhangi bir cinsiyeti,türü,hissi anlatabilir.Taraf olabilir,kaba ya da kibar olabilir,edebi değeri olabilir de olmayabilirde.Çünkü bana göre amaç sadece okumak,kişinin kendi ruhuna iyi gelen bir kitap ile sadece okumak... Ama bu kitap maalesef bu görüşümün arkasında durmama izin vermedi,belki ön yargılıyım belki farklı bir perspektif açısından bakamıyorum ancak yazım dili ya da Bukowski’nin düşüncelerini kaleme alışı açıkçası beni biraz yordu bu kitapta. Keyif almadım da diyemeyeceğim ama devamlı rahatsız eden ufak tefek nüanslarla karşılaştım ve o ufak tefek şeyler kitabın genelinde bana çok geldi ve bu da kitabı devam ettirmekte beni biraz zorladı.Ancak yarım bırakamama gibi bir hastalığım olduğundan bir şekilde bitirdim,doğru mu yaptım emin değilim?Aslında daha önce yazarın başka kitaplarını okudum ve genel olarak okumaktan da keyif aldım, sanırım bu kitapta yazarın kendisiyle değil bastırılmış bir duygusuyla,öfkesiyle karşılaştım gibi hissettim belki de gerçek ruh haliydi bilemiyorum.Üzerinden yazılalı yıllar geçmiş,belli seviyelere ulaşmış okuma dünyasında kabul edilebilir bir yer etmiş kitaplar ve de yazarlarla ilgili böyle fikir belirmeyi çok doğru bulmasam da naçizane kendi fikrimi paylaşmak istedim. Benim beklentimi karşılamadı için ne kadar üzsende Bokowski,benim için doğru zaman,doğru kitap olmadığını düşünerek ve umarak seni kitaplığımda belki sonradan okunacaklar arasında kaldırıyorum.
Ölüler Böyle Sever
Ölüler Böyle SeverCharles Bukowski · Parantez Yayınları · 20191,488 okunma
Güvensiz kalplerimizi, karaktersiz insanlara borçluyuz. -Charles Bokowski
Ah insanlar! Her şeyi bulup kendini bulamayanlar. Charles Bokowski
"'Sonra bir şeyler olur adını koyamadığın ve artık eskisi gibi olamazsın.' demiş Bokowski. Yahya kemal ise şöyle metaforize etmiş bu durumu : ' Bir tel kopar, ahenk ebediyyen bozulur.' Bir tel kopar içimizden, adını da koyamayız ve artık  ne eski ahenk kalır ortada ne de eski sen."
Reklam
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.