ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ
Alışveriş merkezi yeni agoradır, şehrin yeni meydanıdır artık. İnsanlar burada da görmek ve görülmek, hareket etmek ve karşılaşmak, aynı zamanda da önemli işlerini görmek isterler. Her şey renklidir, her şey hareket halinde ve dikkati çeler durumdadır. Alışveriş merkezi ruhumuza pansuman yapar, çok şey vaat eder, her şeyi bir düş olarak sunar. Fakat orada merhametin tesellisi yoktur. Orada bir sükûnet, sessiz bir içe dönüş mekânı, bir düşünme adacığı bulamayız. Orada ibadethane veya kütüphane olmaz. Görünen o ki bolluk çağı ruhun açlığını gidermiyor. Yalnız kalabalıklar, içlerinin sızısını dindirmek için alışveriş merkezlerinde geziniyor ve eğlencelik romanlar okuyor. Yalnızlık büyüyor. Ruhun açlığı da. Ama umut hep var. Sözü Faulkner’e bırakıyorum: “İnsan ölümsüzdür, sadece diğer varlıklar arasında yorulmaz bir sese sahip olduğu için değil, aynı zamanda bir ruhu; şefkate, fedakârlığa ve tahammüle muktedir bir ruhu olduğu için bu böyledir.” Alışveriş merkezi ruhumuza pansuman yapar, çok şey vaat eder, her şeyi bir düş olarak sunar. Fakat orada merhametin tesellisi yoktur. Orada bir sükûnet, sessiz bir içe dönüş mekânı, bir düşünme adacığı bulamayız.
Bolluk çağı ruhun açlığını gidermiyor. Yalnız kalabalıklar, içlerinin sızısını dindirmek için alışveriş merkezlerinde geziniyor ve eğlencelik romanlar okuyor. Yalnızlık büyüyor. Ruhun açlığı da.
Reklam
...bolluk çağı, ruhun açlığını gidermiyor.
Bolluk çağı, ruhun açlığını gidermiyor.
Görünen o ki bolluk çağı, ruhun açlığını gidermiyor..
Görünen o ki bolluk çağı ruhun açlığını gidermiyor. Yalnız kalabalıklar, içlerinin sızısını dindirmek için alışveriş merkezlerinde geziniyor ve eğlencelik romanlar okuyor. Yalnızlık büyüyor. Ruhun açlığı da. Ama umut hep var.
Reklam
Endüstri çağı başladığından beri insanları ayakta tutan umut ve güven kaynağı, sınırsız bir gelişmenin, insana her istediğine ulaşabilme imkânını vereceği vaadiydi. Doğa, insan egemenliği￾ne girecek, sınırsız bir maddesel bolluk insana olabilecek en bü­ yük mutluluğu getirecek ve kısıtlanmamış gerçek özgürlüğe ula­ şılacaktı.
Büyük Vaat
Endüstri çağı başladığından beri insanları ayakta tutan umut ve güven kaynağı, sınırsız bir gelişmenin insana her istedğine ulaşabilme imkanını vereceği vaadiydi.Doğa insan egemenliğine girecek,sınırsız bir maddesel bolluk olabilecek en büyük mutluluğu getirecek ve kısıtlanmamış gerçek özgürlüğe ulaşacaktı.
Sayfa 19
Bolluk Çağı
Bu topraklarda son on yılda bu kadar çok alışveriş merkezi, bu kadar çok spor merkezi açılıp bir o kadar da çok roman yazılmaya başlandıysa "Ne oluyor?" diye sormak zamanıdır.
Sayfa 83 - 8Kitabı okudu
Bolluk Çağı
Görünen o ki boluk çağı, ruhun açlığıni gidermiyor. Yalniz kalabaliklar, iclerinin sızısini dindirmek icin alisveris merkezlerinde geziniyor ve eğlencelik romanlar okuyor . Yalnizlik büyüyor. Ruhun açlığı da . ..
232 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.