Öncelikle belirtmek istediğim nokta, alıntılarıma bilerek sayfa sayısını eklemedim. Çünkü bendeki baskısı 86 sayfa ve buradaki 64 sayfa görünüyor. Her yerde olduğu gibi bu platformda da hobileri, başkalarının paylaşımlarını inceleyip, onların üzerinden prim yapmaya çalışan insanlar olduğu için, sayfa sayısını eklememeyi uygun gördüm. Çünkü herhangi bir şikayet ya da eleştiri durumunda kendimi yormaya hiç niyetim yok. Zaten öyle bir durum olduğunda itiraz etmeye bile tenezzül etmediğimden, artık görmek de istemiyorum bu tarz şeyleri. Konumuza gelirsek, kitap iki bölüm halinde ve ilk bölümü Kuş Kapanı kısacık ama anlamlı bir hikâye. Yalnız anlatım dili ve tarzı çok tanıdık geliyor. Çoğu yabancı yazarın kısa hikâyelerinde de benzer şeyler görmek mümkün. İkinci hikâyemiz Dönüşüm ise daha uzun olan ve beni daha çok etkileyen bir bölümdü. Bir adamın kendi ağzından yaşadıklarını aktarıyor ve adamın o anki psikolojik ve sosyal durumunu çok güzel anlatmış. Aslında subay olan kahramanımız ve kendisiyle zaman zaman çelişen, neden yaptığını bilemediği ve yaptıktan sonra pişmanlık duyup, farklı bir şekilde telafi yoluna gittiği kısa ama çok anlamlı bir hikâye. Fazla spoi vermek istemiyorum her zamanki gibi. Ama mutlaka okumanızı tavsiye edebileceğim kitaplardan biri.