Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Hep gülelim, hep güldürelim birbirimizi. Zaten yalnız benim mutluluğum neye yarar? Gel gülümsemeyi bile bölüşelim."
“Kimsenin görmediği yerlerden bak bana. Kimsenin anlamadığı yerden anla. Beni duy. Sessiz çığlıklarımı, mağrur kacışlarımı anla. Bir bir törpüle ruhuma batan köşelerimi, sivri uçlarımı. Sokağımdan geç, bak nasıl kirli duvarlarım. İlmek ilmek nakışladığım bu nefreti söküp al bakışlarımdan. Kirlenmiş gökyüzüme bir güvercin sal balkonundan. Karanlık
Reklam
“Yok mu bir alıcısı; para vereyim üstüne, bölüşelim şu derdimi.”
Deniz Kılıç
Deniz Kılıç
Bir hisler yığınının en içten anlatımlarindan.. Kimsenin görmediği yerlerden bak bana. Kimsenin anlamadığı yerden anla. Beni duy. Sessiz çığlıklarımı, mağrur kaçışlarımı anla. Bir bir törpüle ruhuma batan köşelerimi, sivri uçlarımı. Sokağımdan geç, bak nasıl kirli duvarlarım. İlmek ilmek nakışladığım bu nefreti söküp al bakışlarımdan. Kirlenmiş
#Gezi8yasında
Gezi direnişi artık okula başlama yaşına geldi. Hâl böyleyken onun bebekliğini 18 yaşında görmüş olan ben, duygu ve düşüncelerimi, gördüklerimi paylaşmak istiyorum. Bebek büyütmek zordur. Elbet insana çok şey katar. Bakalım bana neler katmış; Birbirine aşık olup evlenen çiftler gördüm. Aşka inancım pekişti. Döner ekmeği hiç sevmediğim halde, yemeye alıştım ve açlığın ne demek olduğunu tekrar öğrendim. Çünkü evime gidemiyordum. Hem bir direnen daha meydanları terk etmesin diye, hem ailem gezi hareketine destek vermediği için. Yani açlığı öğrenirken, sorumluluk almayı da öğrendim. "Param yok Furkan, aceleyle çıktım evden, bölüşelim ekmeği " diyen dostum sayesinde bölüşmeyi, paylaşmanın önemini tekrar öğrendim. Bunu bana söyleyen dostumu direniş esnasında tanımıştım, yani önceden yabancıydı benim için, direnmenin samimiyetini ve hepimize kattığı dostluk bilincini bir kez daha öğrendim. Astım hastası olup direnen onurlu yurttaşlarımızdan, yediği bol miktarda biber gazıyla nefes alamayan dostlarımız oldu. Tek spreyi paylaştıklarını gördüm ve direnmenin hayatla ölüm arasındaki cesaret çizgisini ne kadar güçlendirdiğini gördüm. Kimisi gitar, keman çaldı, kimisi benim gibi şiir okudu. Sanki direnen ve yorulan biz değilmişiz ki, çocuklar gibi şendik. Sanatın iyileştirici gücüne bir kez daha inandım. O meydanda dostluğun, sevginin, saygının direnmenin, inanmanın, cesur olmanın, sorumluluk almanın, özgür olmanın ne demek olduğunu öğrendim, gördüm, tattım ben. Ve henüz 18 yaşındayken. #Gezi8yaşında Ve ilk günkü onuruyla, heyecanıyla yanıbaşımızda.
HAYRET BEY KENDİNİ TANITIYOR Ben büyüklere saygı küçüklere sevgi ben gözlerimi kaparım vazifemi yaparım ben içerim efendim anlamam
Reklam
Dedektiflerin piri Sherlock Holmes’un yaratıcısı ünlü İngiliz yazarı Sir Arthur Conan Doyle tiyatro oyunları da yazmış ve bir dönem çok tutulan bu oyunlardan çok para kazanmış. O dönemde üstadın oyunlarında 10 pound haftalıkla çalışan genç bir oyuncu varmış. Bir gün bu oyuncu kendisinden otuz yaş büyük olan bu yazara çok komünist bir teklifte bulunmuş: -Sir, şu andan itibaren, hayatımızın sonuna kadar kazanacağımız paraları birleştirip, sonra ikiye bölüp harcayalım mı? -Nasıl yani ?Demiş yazar şaşkınlıkla. -Şöyle yani, bakın ben bu hafta 10 pound kazandım. Sizin sanırım, bu haftaki telif ücretleriniz 1000 pound’ u bulmuştur. İkisini birleştirince 1010 pound eder, bu parayı 505’ er pound olarak bölüşelim, diyorum..Bu durumda sizin bana 495 pound vermeniz gerekecek. Yazar gülmüş: -Teklifin bir evlilik teklifi gibi… -Paralarımızı evlendirelim diyorum, Sir ! -Aritmetiğin çok güçlü çocuğum, fakat bu işten benim kazancım ne olacak? -Şimdi siz zararda gibi görünüyorsunuz ama, ben ilerde çok ünlü bir oyuncu olup, çok paralar kazandığımda, bu paraların yarısını size vermek zorunda kalacağım.. Sir Doyle, bu çok garip teklifi elbette reddetmiş ve sonra çok pişman olmuştu, çünkü teklifi yapan geç oyuncunun adı Charlie Chaplin’ di…
Gelin bütün insanları eşit hale getirelim, dünya üzerinde ne varsa eşit şekilde bölüşelim! Korku, açgözlük, ahmaklık ve kıskançlığın köleliğinden kurtulalım...
Maksim Gorki
Maksim Gorki
Benden 15:09
Ne varsa bölüşelim ama yine de kendinden çok bana kal
"Eskimiş sevinçlerime dokun. Umutlarımı yeniden sula. Yeşereyim, gölgemde uyu. Dallarıma salıncak kursun içindeki çocuklar. Çaresizce sarıldığım bu dertlerimle arama gir. Boz aramızı bütün kötülüklerle. Bölüşelim her şeyi. Her şeyi bölüşelim. Kendimizi aramızda pay edelim. Sen bana bulan, ben sana. Arınmayı aklımızdan geçirmeyelim."
Bektaş Şenel
Bektaş Şenel
186 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.