Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
163 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
34 günde okudu
Rus Edebiyatı'nın öncülerinden sayılan Gogol tarafından yazılan Rus toplumunu hicveden tiyatro eseri... Rusya'da ismi verilmeyen bir kasabaya Petersburg'dan bir müfettişin gizli görevle geleceği haberi alınır... Bunun üzerine kasabanın belediye başkanı, yargıcı, hayır kurumu müdürü ve diğer görevliler, rüşvet almaları, görevlerini gereğine yerine getirmemeleri gibi nedenlerle telaşa kapılırlar... Tesadüfen kasabada konaklayan, basit bir memur olan Hlestakov'un beklenen müfettiş olduğu yanılgısına düşer ahali... Halbuki Hlestakov baba parası harcayan, hesabını bilmeyen, kumara oynayan, etrafına borç takan işe yaramaz bir adamdır... Hlestakov kasaba ileri gelenlerine sürekli yalan söylerken, başta belediye başkanı ve ailesi olmak üzere eşraf da ona yaranmaya çalışır...
Müfettiş
MüfettişNikolay Gogol · İletişim Yayınları · 20224,859 okunma
86 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Dünyanın Düzeni
Dünyanın Düzeni
Sean O'Casey
Sean O'Casey
Olaylar Dublinde geçer. Fakir bir binanın iki odalı dairesinde Boyle ailesi yaşamaktadır. Baba Kaptan Jack Boyle, Anne de Juno Boyle. Kızları Mary ve Johnny diye bir oğulları vardır. İçkici, sorumsuz, madrabaz Baba Jack, çalışmadığı için ailesini maddi yoksulluğa sürükler. Bayan Boyle, evin ve çocuklarının sorumluluğunu tek başına üzerine almak zorunda kalır. Kadının çilesi hiç bitmez ! Bir gün evlerine bir avukat gelir. Jack'in kuzenlerinden birinin öldüğünü, vasiyetinde kuzenine yüklü miktarda miras bıraktığını söyler. Ailenin biranda başına talih kuşu konmuştur. Yeni eşyalar, giysiler alınır. Jack'in içkici arkadaşları başına üşüşürler. Bedava içki, giysi ve borç para verirler. Jack henüz mirası almamıştır. Zengin olmanın saadeti ile bütün cömert hediyeleri memnuniyetle kabul eder. Deli gibi içmeye, kör kütük sarhoş olmaya devam eder. Günler geçmesine rağmen, mirasdan bir türlü haber alınamaz Sonra anlaşılır ki, avukatın getirdiği vasiyet düzmecedir. Aile bundan sonra borç alacaklılarla, icra memurlarıyla başa çıkmak zorunda kalır. Traji komik durum aileyi geri dönüşü olmayan bir yıkıma sürükler.
Dünyanın Düzeni
Dünyanın DüzeniSean O'Casey · Milli Eğitim Basımevi · 19654 okunma
Reklam
224 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
16 saatte okudu
İTC'yi önemseyen birisiyim, uzun zamandır da İTC ile ilgili okumalarla hemhalim. İTC'nin anlaşılması için yazılan ve yayımlanan kitaplar epey önemli sayılara ulaştı. Gerek telif eserler olsun, gerek hatıratlar, gerekse merkez-i umumi'nin kızıl konak evrakı yahut paris yazışmaları olsun artık cemiyet hakkında bilinen bir takım
İttihat ve Terakki'nin Küçük Efendisi Kara Kemal
İttihat ve Terakki'nin Küçük Efendisi Kara KemalAlperen Gökçe · Ötüken Neşriyat · 202310 okunma
Hellen Monarşisi
Bu ismi taşıyan, iki yüz sayfalık bir kitap kadar uzun olan ve 1806 yılında İtalya’da yayımlanıp Yunanistan’da da dağıtılan risalenin dile getirdikleri, demokratik yada cumhuriyetçi görüşün tipik bir örneği sayılabilir. Yazarı belli değildir; “anonim bir Hellen” diye tanıtır yazar kendini. “Nomarşi” sözcüğü yazar tarafından türetilmiştir: “nomos”,
336 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Gazi Nutuk'  ta anlatır.  "Şeri'ye komisyonuna mensup hoca efendiler",  özellikle Ankara Mebusu Hoca Mustafa Efendi, saltanatla hilafetin ayrılamayacağını ileri sürdüler. Tartışma uzuyordu. Gazi, önündeki sıranın üstüne çıkarak yüksek sesle şu beyanatta bulundu:  Hâkimiyet ve saltanat hiç kimse tarafından hiç kimseye ilim icabıdır diye, müzakere yolu ile, münakaşa ile verilmez. Hâkimiyet, saltanat kuvvetle, kudretle ve zorla alınır. Osmanoğulları zorla Türk milletinin hâkimiyet ve saltanatına el koymuşlardı, bu tasallutlarını altı asırdan beri devam ettirmişlerdi. Şimdi de Türk milleti bu mütecavizlerin hadlerini ihtar ederek, hâkimiyet ve saltanatını, isyan ederek kendi eline, bilfiil almış bulunuyor. Bu bir emr-i vâkidir... olmuş bir hakikati ifadeden ibarettir... Ve Mustafa Kemal Paşa, "Meclis ve herkes"e bir ültimatom verdi: Burada toplananlar, Meclis ve herkes meseleyi tabii görürse, fikrimce uygun olur. Aksi takdirde, yine hakikat usulü dairesinde ifade olunacaktır. Fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir...(Nutuk-s.458-459) Cumhuriyetin gerekliliğini ve adım adım Cumhuriyet'e giden zorlu süreci araştırmış incelemiş ve biz okurları tam da Cumhuriyetimizin 100. Yılında bu kıymetli eserle buluşturmuş sevgili Taha Akyol. Kendisine teşekkürü borç bilirim.
Neden 29 Ekim?
Neden 29 Ekim?
.
Taha Akyol
Taha Akyol
Neden 29 Ekim?
Neden 29 Ekim?Taha Akyol · Doğan Kitap Yayınları · 202311 okunma
İttihat, Osmanlıda oğlancılık, Rabıta, 28Şubat, Apollo, Yunan...
_İttihat Terakki Cemiyeti_ _Mustafa Kemal Paşa, Rauf Orbay, Kazım Karabekir, Fethi Okyar, Halil Kut, Mehmet Akif Ersoy, Fahrettin Paşa, Enver Paşa, Cemâl Paşa, Talat Paşa, İsmet İnönü, Celal Bayar, Ali Fuat Cebesoy, Ali Çetinkaya, Ziya Gökalp, Hacı Bekir, Tevfik Rüştü Aras, Said Halim Paşa, Nuri Conker, Çerkez Ethem, Yunus Nadi… _1889 devletin
Reklam
_Hayat = Istırap ve sefalet. _Göz kamaştırıcı şatolarında zenginlerin şatafatı bile, aslında hayatın özünden, mutsuzluk ve sefaletten kurtulmanın beyhude bir çabasından başka bir şey değildir. _Hayatın anlamı, aslında hiçbir anlamı olmadığı. Sanatın hayatı katlanabilir kıldığını; sanat ile kısa süreliğine dahi olsa, sonsuz bir çabalama ve arzu
_Din, yaygın bir tür ruh hastalığıdır; saplantı nevrozudur, çarpıtılmış masallardır, gerçeğin inkarı sonucu oluşan toz pembe yanılsamalar sistemidir, uydurmadır, hurafedir, putperestliktir. Bu putlar ise kendi fantezilerimizdir. Dine karşı olan şeye hakikat denir. Tanrı ise abartılmış bir baba figürüdür. _Din, ırkın karakteridir _Uygarlığı
Hayat, Cenâb-ı Hakk’ın her canlıya bir defa kullanmak üzere bahşettiği ve muayyen bir zamanla tahdit buyurduğu, son derece kıymetli bir nîmettir. Zamanı, onun değerine en lâyık amellere sarf etmek şarttır. Zira zaman ne borç alınır ne de borç verilir… Her şeyi satın almak mümkündür, lâkin geçen zamanı aslâ…
Sayfa 27 - Kampanya KitaplarıKitabı okudu
Düğün sahipleri mali mali durumlarına ve bulundukları yerin şartlarına göre ve yeni kurulan evin ihtiyaçlarını her iki tarafın desteğiyle çeyiz olarak gereken alınır, yuva düzülür. Çevrenin gözüne güzel görünmek için, gereksiz masraf yaparak, borç altına girerek düğün yapmak, dinen doğru değildir. Gereksiz alınan şeyler israf olur, israf ise haramdır. Hele gereksiz alınan şeyler, gelin ve damadın ödemek üzere borçlanarak alınmışsa, borç ödeyeceğiz diye yavruların saadetine gölge düşer Buna sebep olacak fuzuli masraflardan sakınmalıyız.
Sayfa 180
Reklam
Ticari senetlerin kayıtlı (itibari) ve peşin (tasarruf) değeri olmak üzere iki değeri bulunmaktadır. İtibari değer senedin üzerinde yazılı olan değer olup senet ancak vade sonunda bu kıymeti kazanmaktadır. Vadeden önceki tarihlerde senet, üzerinde yazılı olan değerden daha aşağı bir değerdedir. Vadenin dolmasından önceki herhangi bir tarihte
Sayfa 453Kitabı okudu
118 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.