168 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Beyaz Gemi
İnsansın, doğuyorsun tam bir boş levha şeklinde. Görerek duyarak öğreniyorsun hayatı sağdan soldan. Ve bir bakıyorsun sana anlatılanlar, senin gördüklerin hepsi senin bir parçan oluvermiş. Sen yaşarken hayatı doğru bildiklerinle.Bir bakıyorsun konuşanlar, sana öğretiklerinin, anlattıklarının tam tersini yapıyor.O zaman hayatı anlıyorsun.Gerçekler tokat gibi çarpıyor yüzüne. Bir dakika ya diyorsun:  -Beni bunca zamandır kandırdılar mı? Peki gerçekleri fark edince ne mi oluyor? "Felaketin."
Beyaz Gemi
Beyaz GemiCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 201869,3bin okunma
_Işık bekliyor, fakat karanlığa sığınıyoruz. İncil _Karanlığa lanet etmektense, bir mum yakmalıyız. _Neyin doğru olduğu umurumuzda mı? Fark ediyor mu? _Gerçek bilgelik, sınırlarımızı bilmekte yatar _Can sıkıcı ve sevimsiz görünse de bilimsel yöntemin önemi, bilimsel bulgulardan çok daha büyüktür. _Edilgen taraf, baskın tarafın yanılsamalarına
Reklam
Kader/Kaderci
Felsefeciler daima özün varoluştan önce geldiğine, insanın ne olacağı önceden belirlenmiş bir şekilde doğduğuna inanmıştır. İnsan tıpkı bir tohum gibi, bütün programı içerir; şimdi tek sorun gelişmesidir. Özgürlük yoktur. Geçmişte felsefecilerin hepsinin tutumu bu olmuştur: İnsanın belli bir kaderi, bir alınyazısı vardır. Kişi belli bir varlık
Sayfa 150 - Butik YayıneviKitabı okudu
400 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
75 günde okudu
Ezbere Yaşayanlar – ki isminin ne kadar güzel seçildiğine ayrı bir başlık açmak lazım – belki de hiç düşünmeden verdiğimiz günlük kararların arkasında hangi etkenlerin rol aldığını konu edinmiş bir kitap. Kitap birçok konuda giriş seviyesi sayılabilecek bilgiler vererek bir temel atmaya çalışıyor. Konu yelpazesinin çok geniş olması okuyucuyu biraz
Ezbere Yaşayanlar - Vazgeçemediğimiz Alışkanlıklarımızın Kökenleri
Ezbere Yaşayanlar - Vazgeçemediğimiz Alışkanlıklarımızın KökenleriEmrah Safa Gürkan · Kronik Kitap · 20221,650 okunma
Tabula Rasa, boş bir levha. John Locke zihnin boş bir levha olduğunu söyler, doğduğumuz anın olabileceğimiz en saf halimiz olduğunu öne sürerdi. Ona göre yıllar geçip deneyimler kazandıkça işlerdi saat ve oluşurdu karakterimiz. Dünyaya ilk gelişimizde açılan o beyaz sayfaya yazılan kelimeler yaratırdı benliğimizi. Benim hikayemde cümleler devrik, noktalama işaretleri yanlış idi. Varoluşumun özünde saklı kalan karanlık yaşamımın temelini oluşturuyordu. Hiçliğin içinde kaybolan küçük bir kızın azrailin gölgesiyle bütünleştiğini anlatan hikayem beni bile dehşete sürüklüyordu.
Çocuklar beyaz kağıttır. Ne yazarsanız, onu da okursunuz.
1960'lı yıllarda psikolojide ve pedagojide çocuğun aslında "ta­ bula rasa", yani "boş bir levha" olarak dünyaya geldiği görüşü savunuluyordu. Dönemin araştırmacıları bir insanın karakter ve gelişme sürecinin tamamen çevre ve yetiştirme etkenlerine bağlı olduğundan emindiler. Bu doktrin, son birkaç yılın nörobiyo­lojik ve genetik araştırmaları tarafından temelden değişmiştir. Günümüzde genlerin insanın karakter özellikleri ve zekasını da belirlediği bilinmektedir
Sayfa 47 - pdfKitabı okudu
Reklam
Beyaz Lâle (Ömer Seyfettin) - I
Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve kırmızı,
160 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
— KISA ÖZET — Çok sıcak bir Ağustos ayında, başına sürekli şanssızlıklar gelen kahramanımız Germano Mastorna kızının resim sergisi açılışına katılmak için bir İtalyan kasabasındaki oteline gitmektedir. Treni rötar yapan Germano, üstüne bir de tren garından otele kadar olan yolu bu yakıcı sıcak altında yürümek zorunda kalır. Otelde kendisi adına
Senso
SensoAlfred · Karakarga · 202152 okunma
İnsan Anlığı Üzerine Bir Deneme adlı eseriyle Locke, Descartes'ın ideae knnatae 'lerine karşı çıkarak doğuştan apriori olarak zihnimizde bir şey olmadığını söyler. Hatta mantığın veya aklın ilkeleri diye bilinen ilkelerin de doğuştan gelmediğini öne sürer. Zihnin boş bir levha olduğunu kabul eden Locke'a göre, her şey sonradan bu boş levhaya yazılır. Zihin doğuştan tabula rasa'dır. Tertemiz beyaz bir kağıt gibi hiçbir bilgiyi apriori olarak doğuştan getirmeyiz.
Sayfa 170Kitabı okudu
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.