Barış Şahin

472 syf.
10/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Vietnam asıllı yazar Viet Thanh Nguyen’in çıkış kitabı olan “Sempatizan” bu sene içerisinde okuduğum en iyi 5 kitap arasında. Amerika – Vietnam savaşında ajan olarak görev yapan bir karakterin gözünden ve kendi anlatımından anlatılmakta kitap. Savaş dönemine ilişkin çarpıcı gözlemler sunulmakla beraber, savaş sonrası başka bir ülkede mülteci olarak yaşamanın ne demek olduğunu kitap oldukça güzel yansıtıyor. Kitap oldukça derin ve farklı içeriklere sahip alt öyküler barındırmakta. Savaş, milliyetçilik, dostluk, aşk, mültecilik gibi temalar etkileyici şekilde işlenmiş. Yaşanan tüm olayları karakterin gözünden izlediğimiz için hem kitapla hem de karakterle oldukça sıkı bir bağ kurabiliyoruz. Kitabın dili de oldukça akıcı ve kendini okutabilir nitelikte. Okuyabileceğiniz en iyi kitaplar arasında bence. Tavsiye edilir.
Sempatizan
SempatizanViet Thanh Nguyen · Kafka Kitap · 2017112 okunma
Reklam
280 syf.
8/10 puan verdi
·
9 saatte okudu
Patti Smith hayatını istediği gibi yaşayıp aklına geldiği gibi anlatmakta bir usta diyebiliriz. Bu doğallığı biz okuyucuya aktararak ortaya oldukça keyifli kitaplar ortaya çıkarıyor. Bütün kitabı yazarı sayesinde sade kahve içerek okudum. Çoluk Çocuk’tan sonra Patti Smith’e ait okuduğum 2. Kitap M treni. Yine kendi hayatını çektiği polaroid fotoğraflar eşliğinde anlatmış. Onun peşine takılarak sayfalar arasında yolculuğa çıktığınız zaman kendiniz bazen New York’ta kafede, bazen İspanya’da kumsal kenarında bazen Fas’ta bazen de Meksika’da buluyorsunuz. Ama nereye giderseniz gidin Smith sayesinde orayı yaşıyor, içinize çekiyorsunuz. 287 sayfalık kitap bir kaç okuma ile kolayca akıp bitiyor. Fakat kitabı Çoluk Çocuk’tan bir tık daha az beğendiğimi söylemem lazım. Yine de Patti Smith oldukça iyi bir yazar ama hepsinden önemlisi oldukça iyi bir gözlemci. İyi okumalar.
M Treni
M TreniPatti Smith · Domingo Yayınevi · 2015415 okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Upton Sinclair ile tanışmam Petrol! Romanı aracılığıyla olmuştu. O kadar akıcı ve doğal bir anlatımı vardı ki, 600 küsur sayfalık roman elimde adeta eriyip gitmişti. Şikago Mezbahaları da o zaman beri listemde olan kitaplardan birisiydi. Açıkça söylemek gerekirse yine inanılmaz bir roman okuduğum. Yazarın yazdığı her şeyin bu kadar doğal içten
Şikago Mezbahaları
Şikago MezbahalarıUpton Sinclair · Sel Yayıncılık · 2021907 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
264 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Çin Edebiyatı ait okuduğum ilk roman oldu “Kanını Satan Adam”. Değişik bir dil ve olay örgüsüne sahip olan kitap Çin Edebiyatının başarılı ve Çin içerisinde tartışmalı ismi olan Yu Hua‘ya ait. Yu Hua asılda bir diş hekimiyken mesleğini 5 yıl yaptıktan sonra bırakarak tamamıyla edebiyata yöneliyor. İlk kitabı olan Yaşamak Çin2de yasaklanırken uluslararası edebiyat dünyasında büyük bir başarı yakaladı. İlk fırsatta Yaşamak’ı da okuyacağım. Kitap Çin’de bir fabrikada ipek kozası satarak geçimini sağlamayan çalışan Xu Sanguan’ın gençliğinden itibaren hayatına odaklanıyor. Şans eseri aynı köyde kanını satmaya giden iki kişi ile karşılaşan Xu Sanguan’ın hayatı böylece değişiyor. Bu şekilde ek gelir elde edebileceğini anlayan kahramanımız, buradan elde ettiği gelirle Evleniyor ve zor zamanlarda çocuklarına bakmayı başarıyor. Kitabın öyküsü Çin devrimi zamanında halkın yaşadığı yoksulluk, kıtlık gibi konulara değinirken, Çin içerisindeki örf, adet ve toplumsal yapıyı da gözlemleme şansı yakalıyorsunuz. Kitabın dili oldukça sade ve halk yaşamını anlattığı için halk diliyle yazılmış. Rahat bir okuma ile 3 gün içerisinde kitabı bitirirken hiçbir şekilde sıkılmadığımı ya da olay örgüsünden rahatsız olmadığımı belirtmem lazım. İlginç, akıcı ve sürükleyici bir kitap okumak istiyorsanız tavsiyemdir. İyi okumalar.
Kanını Satan Adam
Kanını Satan AdamYu Hua · Jaguar Kitap · 20182,370 okunma
272 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Sally Rooney’in dilini ve öykü anlatmasını seviyorum. Normal İnsanlar’ı okurken tüm öykü ve karakterler gözümün önünde canlanmıştı. Aynı şey yazarın ilk romanı olan “Arkadaşlarla Sohbetler” okurken de oldu. Bu durumun bu yaşta olan bir yazar için oldukça iyi bir yazarlığa delalet olduğunu düşünüyorum. Diğer taraftan kitaba gelecek olursak çok yakın iki kız arkadaş hatta eski sevgilinin kendilerinden yaşça büyük bir yazar ve oyuncu kocası ile yaşadıkları ilişkiler yumağını anlatıyor kitap. Dublin’in puslu havası iliklerinize kadar işlerken, Francis ve Bobbi yaşamlarına konuk oluyoruz. Kendi üniversite hayatımda bu şekilde olmasa da gayet hareketli geçmişti. Fakat bu kitabı okurken o dönemdeki hareketliliği, canlılığı, hayat sevgisini ve dönemsel burhanları özlediğimi hissettim. Kitabın daha ilk sayfalarında elinizden kayıp akacak bir roman olduğunu hissediyorsunuz ve 270 sayfa 1-2 gün içerisinde bitiyor. Bana uzak gelen kısmı ise bazen (yazarın yaşını da göz önüne alırsak) fazlasıyla ergen düşüncelerin içerisinde boğulduğumu hissetmem oldu. Özellikle Bobbi karakteri klasik her şeyi okuyup her konuda bilgisi olduğu sanan ergen davranışlarda bulunması beni birazcık iten bir özellik oldu. Aynı problemi zaman zaman Normal İnsanlar’ı okurken de yaşamıştım ama bu problem bence Sally Rooney’in yaşça çok genç olmasından kaynaklı. Bahsettiğim gibi eksiklikleri bulunsa da keyifli bir kitap. İyi okumalar.
Arkadaşlarla Sohbetler
Arkadaşlarla SohbetlerSally Rooney · Monokl Yayınları · 2019728 okunma
Reklam
241 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Yalnızlığın On Bir Hali Amerikan Öykü Edebiyatının en başarılı isimlerinden biri olan Richard Yates’e ait 1 öyküden oluşmakta. Her bir öykü çeşitli gelir gruplarından, farklı şehir dinamiklerinden, kültürel seviyeden gelen insanların yaşadığı insanın içine dokunan yalnızlık, yalnızlaşma, ihmal edilme duygularını anlatmakta. Bağımsızlık Yolu kitabı önemli Hollywood filmlerinden biri haline gelen Richard Yates bu kitapta hüznü ve yalnızlığı, sade ve harika bir dille anlatmayı başarıyor. Öyküler tam olması gerektiği uzunlukta. Sizi içine çekip, tam bitmesi gerektiği yerde, bitmesi gerektiği gibi bitiyor. Oldukça akıcı ve kısa öyküler ama en önemlisi her öyküde kendinizden veya çevrenizden mutlaka bir parça, bir sahne bulabiliyorsunuz. İyi okumalar.
Yalnızlığın On Bir Hali
Yalnızlığın On Bir HaliRichard Yates · Yüz Kitap · 201757 okunma
228 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
William Trevor modern çağın en iyi öykü anlatıcılarından birisi olarak kabul edilmekte. Yazara ait okuduğum ilk eser olan “Yağmurdan Sonra” kitabında da neden bu şekilde kabul edildiğini görmek çok da zor değil. Bazı yazarların özellikle öykücülerin cümlelerini, paragraflarını okurken yazılanların yazmak zorunda olunduğu için yazıldığını size hissettiren bir his vardır. Zorlanma, bilememe ve yapaylıkla yazılan bu yazılar öyküyü zorlar ve sizden uzaklaştırır. William Trevor gibi yazarları okurken ise her şey yolundadır. Öykü o kadar doğal ve zarif akmaktadır ki gözünüzün önünde hemen bütün olaylar ve karakterler beliriverir. Tüm öyküler doğru uzunluktadır gereksiz uzamaz ve tadında biter. Yağmurdan Sonra kitabı da bütün bu kaliteyi içeren 12 öyküden oluşmakta. Yalnızlığı, yalanları, aldatılmayı ve çaresizlikleri o kadar doğal ortamlarda işlemiş ki yazar okurken zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz. Kesinlikle tavsiye edilir. İyi okumalar.
Yağmurdan Sonra
Yağmurdan SonraWilliam Trevor · Yüz Kitap · 201933 okunma
144 syf.
9/10 puan verdi
·
30 saatte okudu
“Bağlar” İtalyan yazar Domenico Starnone’ye ait okuduğum ilk kitap oldu. Aslında oldukça sıradan bir ailenin içinde yaşam serüvenini anlatmakta yazar. Kitabın ilk bölümünde, annenin 12 yıllık evlilik ve 2 çocuktan sonra kendisi terk edip, 19 yaşında bir kızla ilişki yaşamaya başlayan kocasına gönderdiği mektupları okuyoruz. Kendisinde hata arayan, nedenini sorgulayan, 2 tane çocuğu ile yapayalnız kalmış bir kadının kızgın, umutsuz sesine konuk oluyoruz. Kitabın ikinci bölümünde ise babanın gözünden çiftin 70’li yaşlarının ortasındaki yaşamlarına konuk oluyoruz. Arada geçen zaman, ilişkilerinin nasıl koptuğu ve tekrar düzeldiği, arada kalan çocukların durumları oldukça iyi bir dil ve ustalık ile yazılmış. Kitabın üçüncü bölümünde ise ikinci bölümdeki zaman aralığında 2 çocuğun birbirleri ve aileleri ile olan ilişkisine kısa bir şekilde değinmiş yazar. 140 sayfalık kısa sayılabilecek bu öyküde o kadar derinlikli konular, o kadar yoğun bir şekilde işlenmiş ki tek boş bir satır hatta kelime bulmak bile imkânsız. Bence herkes uzun uzun tasvir ederek ve konuları işleyerek 400-500 sayfada çoğu konuyu ustalıkla yazabilir ama 140 sayfa içerisine bu kadar çok konuyu, duyguyu ve düşünceyi bu denli derli toplu ve vurucu şekilde sığdırmak gerçek bir ustalık istemekte. Bu noktada Domenico Starnone’nin önünde saygı ile eğiliyorum. İyi okumalar.
Bağlar
BağlarDomenico Starnone · Yüz Kitap · 2018894 okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
En eski arkadaşlarından birisinin intiharıyla sarsılmış olan yazarın, arkadaşının köpeğini bir anda evinde bulmasıyla, kayıp yaşayan ve arkadaşlarının ölümünün yasını tutan iki canlının birbirlerine tutunmasıyla ilgili bir öykü “Dost”. Kimi zaman üzücü, kimi zaman düşündürücü ama içtenlikle yazılmış sıcakcık bir öykü diyebilirim. Özellikle evinizi bir canlıyla paylaşıyorsanız veya bir hayvan sever iseniz sizi oldukça etkileyecek bir dil ile yazılmış. Sıcak bir kahve eşliğinde bu ikilinin öyküsünü okumanızı tavsiye ederim. İyi Okumalar.
Dost
DostSigrid Nunez · Kafka Kitap · 2019107 okunma
334 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Yeni nesil Amerikan Edebiyatının en başarılı yazarlarından Colson Whitehead’in Pulitzer ve Arthur C. Clarke gibi prestijli ödülleri almış olan Yeraltı Demiryolu yazara ait okuduğum ikinci kitap. Nickel Çocukları kitabı gibi Amerika’nın Afro-Amerikan sorunlarını oldukça sürükleyici bir kurgu çerçevesinde iletiyor yazar bize. Pamuk tarlalarında
Yeraltı Demiryolu
Yeraltı DemiryoluColson Whitehead · Siren Yayınları · 2017930 okunma
Reklam
320 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Ernst Jünger’in birçok farklı edebiyat otoritesi tarafından “belki de yazılmış en iyi savaş anlatısı” olarak adlandırılan “Çelik Fırtınalarında” kitabını aslında alıp bir kenara koymuştum. Fakat zaman içerisinde birkaç yerde ismi karşıma çıkmaya ve en son okuduğum Karl Ove Knausgaard’ın “Son” kitabında bolca ismi geçince artık okuma zamanının geldiğine kanaat getirdim. Kitap 1. Dünya Savaşı sırasında Ernst Junger’in kendi başından geçenleri anlatıyor. Yer yer hikâye şeklinde yer yer anı şeklinde yazılan kitabın en büyük özelliği ise bence içtenliği. Yaşanan tüm olaylar olduğu gibi duru bir anlatımla yazılmış. Bilindiği gibi 1. Dünya Savaşında yaşanan Çanakkale Savaşı için tüm dünyada “Son Centilmenler Savaşı” ismi kullanılır. Aynı Centilmenliği Almanya ve İngiltere arasında da görmekteyiz. Kitapta savaşın karmaşıklığını, beklenmez oluşunu, acılarını, yorgunluğu yani savaşın her türlü duygusunu muhteşem bir şekilde aktarmış yazar bize. Arkadaşlarının, yanında savaşan erlerin ölümlerini nasıl kanıksadığını, hayatının kendi gözünde ne kadar değersizleştiğini gözlemleyebiliyoruz. Kitabın başında bize aktarılan savaşa gitme coşkusunun 2-3 senede verilen kayıplarla nasıl bir anlamsızlığa dönüştüğüne şahit oluyoruz. Kitap benim okuduğum ama çok da beğenmediğim içerik olarak zayıf kaldığını düşündüğüm “Zeytindağı” kitabının bana hayal ettirdiği her türlü içeriğe ve akıcılığa sahip ve başta da yazdığım, kitap hakkında yapılan “belki de yazılmış en iyi savaş anlatısı” yorumuna yüzde yüz katıldığımı belirtmek isterim. İyi okumalar.
Çelik Fırtınalarında
Çelik FırtınalarındaErnst Jünger · Jaguar Kitap Yayınları · 2019103 okunma
993 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 günde okudu
Dün itibariyle bence modern çağın en büyük başyapıtlarından biri olan Karl Ove Knausgaard’ın Kavgam serisi bitirdim. Son kitap olan Son’u anlatmadan önce 5 kitap boyunca kah çocukluğunda, kah babasıyla olan ilişkilerinde, kah Kuzey Norveç’in ufak bir kasabasındaki okullarda, kah Bergen’in üniversite yaşamında yazarın hayatına konuk oldum ve bunun
Son
SonKarl Ove Knausgaard · MonoKL · 202045 okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
63 günde okudu
“Salka Valka” İzlanda edebiyatına ait okuduğum ilk eser. İskandinav Edebiyatına (özellikle Norveç) aşina olan benim için yabancı olmayan bir dil ve üslupla karşılaştığımı söyleyebilirim. Olaylar Kuzey İzlanda’dan Güney İzlanda’ya doğru yolculuk etmekte olan anne-kızın öyküsü ile başlamakta. Evet ben de ilk okuduğumda ufacık bir ada ülkesinin kendi
Salka Valka
Salka ValkaHalldor Laxness · Yordam Kitap · 2019501 okunma
560 syf.
8/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Kaos Yürüyüşü serisini son kitabı olan İnsan Denen Canavar başından sonuna kadar sizi içine çekecek bir roman. Kahramanlarımız Todd ve Viola kendi öykülerini yaşarken hem kendilerinden hem de birbirlerinden uzaklaşıyor. İnsanların çevrelerinden etkilenirken nasıl kendi öz değerlerinden ve en sevdiklerinden uzaklaşabileceğini çok iyi bir şekilde gözlemleyebiliyoruz. Üçleme ile ilgili olarak hiçbir sorun yok diyebiliriz. 3. Kitap birçok yerde sizi ters köşe yapıyor. Ama saçma sapan olaylardan ziyade insan egosunun nasıl ön plana çıkıp olayları değiştirdiğini görüyoruz. Kitabın sonunu da oldukça beğendiğimi söyleyebilirim. Yazar okuyucuyu Arafta bırakmış ve böyle sonları artık çoğu kitapta göremiyoruz. Özellikle 15-22 yaş arası gençlerin mutlaka okuması gereken bir üçleme diyebilirim. Fakat yetişkin okuyucuların da okurken sıkılmayacağı ve çok önemli olayları gözlemleyip, üzerinde düşünebileceği bir üçleme olmuş. İyi okumalar.
İnsan Denen Canavar
İnsan Denen CanavarPatrick Ness · Yabancı Yayınları · 2020211 okunma
504 syf.
10/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Zaten bu incelemeyi okuyorsanız Seri ve 1. Kitap hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olduğunuzu düşünüyorum. Peki, Sorgu ve Sır birinci ve üçüncü kitap arasında köprü kurabilecek ve aynı zamanda kendi içinde heyecan yaratabilecek bir 2. Kitap mı? Sanırım en önemli soru bu ve cevabı kesinlikle EVET! Sorgu ve Sır oldukça sürükleyici bir kitap olmasının yanında ana karakterlerin olgunlaşması ve çok önemli 2-3 karakterin kitaba eklenmesi konusunda inanılmaz başarılı. 2 gün içerisinde bitirdiğim bu kitabın hiçbir defosunu bulamadığım gibi birçok kere beni ters köşe yapmayı başardı. Liderlik, politik yalanlar, hüküm sürme hırsı ve insanların kullanılması konularını kitap alttan alttan fakat oldukça sert bir şekilde yüzümüze çarpıyor. Todd ve Viola’nın yolculukları daha istikrarlı hale gelse bile ayrı ayrı ortamlarda Dünyanın gerçekleriyle karşılaşmaları ve olgunlaşmalarını izlemek oldukça zevkliydi. Seriye devam edecekseniz kesinlikle hüsrana uğramayacaksınız.
Sorgu ve Sır
Sorgu ve SırPatrick Ness · Yabancı · 2019281 okunma
99 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.
Resim