Öncelikle bu yazarı nasıl keşfettiğimi anlatmak istiyorum. Bir iki sene önce Jane Austen'in Northanger Manastırı adlı kitabını okumuştum. Bu kitabın içinde de Ann Radcliffe'in kitapları çokça övülmüştü. Bende tabii merak etmiştim ve bu kitabını bulup almıştım.
Eleştirimi iki büyük yazar olan Jane Austen ve Ann Radcliffe'i karşılaştırarak yapmak istiyorum. İlk öncelikle bu iki yazar, eski dönemlerin yazarları. İkisinin de kitaplarında oldukça kusurlar var. Lakin Jane Austen'in 4 tane kitabını okusam da "Sicilya'da bir aşk hikâyesi"nden aldığım hazzı, Jane'in yazdığı dört kitaptan alamadım.(Bu arada yanlış anlamayın ben Jane'nin büyük bir hayranıyım ve kitaplarını tüm kusurlarına rağmen seviyorum) Bu kitap oldukça yoğun ve merak uyandırıcıydı benim için. Evet fazlasıyla kusuru vardı kitabın ama benim için en önemli olan şey, bir kitabı okurken o akıcılıkla süzülüp gitmektir. İşte ben bu kitabı okurken böyle süzülüp gittim. Oysa Jane Austen okurken o uzun diyaloglarda nasıl da göz kapaklarım kapanıyor. Bu kitapta da tam aksine oldukça betimleme var, ve aslında betimlemeler beni fazlasıyla yorar, lakin yazar kalemini güzelce konuşturmuş. Betimlemeleri hiç sıkmadı beni.
Yine de konusu çok kafamı karıştırdı. Bir de zaten ilk defa gotik tarzı bir kitap okudum, bu yüzden olaylar değişiğime gitti. Ancak eski bir kitaba göre gayet de eğlenceliydi. Jane Austen'ı uzun diyaloglarına rağmen seviyorsanız bu kitabı hayli hayli seversiniz. Hem zaten bence bu kitap da ne kadar gotik bir kitap olsa da temelinde aşk var. Eğer merak ediyorsanız ertelemeden okumanızı öneririm. İyi okumalar!