Colleen Hoover dendiğinde aklımıza, yazdığı yetişkin tarzındaki kitaplar gelir-di. Ama artık değil. Kendisi bundan böyle benim aklıma ‘Her Kalp Kırılır’ kitabının en şahane yazarı olarak gelecek.
Yazarcığım, üniversite çağındaki iki gencin yaşadığı acıyı asla ajite etmeden tüm duygusallığıyla ama yüzümüzde tebessümle bizlere sunuyor.
Beyah, çocukluktan beri yalnız yaşayan biri. Annesinin bağımlılıkları ve aşırı fakir hayatı yüzünden genç yaşta büyümesine sebep olmuş. Annesinin ölümünün ardından da uzun zamandır uzak kaldığı babasının ve yeni ailesinin yanına gitmek zorunda kalır.
Bu yeni yerde onu bekleyen üvey kız kardeş Sara (bence gelmiş geçmiş en ponçik üvey kız kardeş sensin tatlım) ve komşu çocuğumuz Samson var.
Ah Samson..
Canım Samson..
İki gözümün çiçeği Samson..
Üzümlü kekim Samson..
Kalbimin dertli yarası Shawn Samson Bennett..
Beyah, derdini acısını tüm yaşadıklarını Samson’a kolaylıkla anlatan biri ama Samson tam bir kapalı kutu. Sırlarını deli gibi merak ediyorsun ama öte yandan acaba neyle karşılaşacağız diye deli gibi de korkuyorsun.
Beyah kadar güçlü bir karakteri, asla ve asla sevdiği şeyden vazgeçmeyen bir karakteri okumak güzeldi. Uzun zamandır böylesine güçlü bir kadın karakter okumamıştım. Ne yaptıysa hayatta kalabilmek için yaptı, ne yaşadıysa aşkı için yaşadı.
Collen utandırdı beni. Madem böyle usta bir kalemin vardı ne demeye okunmayacak kadar kötü olan diğer kitapları yazdı bilemedim. O kitapları okuyup da ben gibi yazara önyargılıysanız tüm yargılarınızı bir kenara bırakın ve HER KALP KIRILIR kitabını mutlaka OKUYUN ve OKUTUN.
KitapRüyasından Sevgilerle