Ne mutlu çıplak bozkırın ortasında
Vahşi yılkıların arasında yetişene;
Kaba tüylü, seri, özgür atların sırtında,
Gökte altın renkli bulutlar gibi öyle,
Geçmişten uzaklaşmaya alışkın olana;
Başını atın yelesine iyice yaslayarak
Bozkırı harika bir karaltı gibi uçarak
Geçene; nallarıyla toprağı çınlatan
Ve her şeyi anlayan ve duyumsayan
Bir küheylan gibi güçlü ayaklarıyla
Hız alarak yerden fırlayıp koşana...
Sayfa 395 - Göçebe