Ağzımın Tadı Ağzımın tadı yoksa, hasta gibiysem, Boğazımda düğümleniyorsa lokma, Buluttan nem kapıyorsam, vara yoğa Alınıyorsam, geçimsiz ve işkilli, Yüzüm öfkeden karaya çalıyorsa, Denize bile iştahsız bakıyorsam, Hep bu boyu devrilesi bozuk düzen, Bu darağacı suratlı toplum.
Şimdi bir derin mavide akşam oluyor Gök mavi deniz mavi Mor dağlar yeşil ağaçlar mavi Bozuk düzen mavi,gecelerden sesleniyorum sana Ne opera aryaları Ne beşinci senfonisi Beethoven'in Bir yalnızlık marşıdır çalınıyor uzakta Gün ışığı arkamızda kaldı bak
Sayfa 18
Reklam
ANADOLU'MDA KAZA Klasik direksiyon tutuşu gibi, bu taze sevmeler; tedirgin, utangaç... Hiç bırakmamak adına tutuşturmalı, direksiyon simidine... Bilen biliyor artık; simitler her zamanki yerine, acizane... Sert viraj dönüşlerindeki manevralar, dıştan içe çevrimli... Manevralar acemice, tereddütler inişli çıkışlı, Yol rampa, yokuş mu yokuş; 4x4 takviye vites mi gerekli?... Lakin araba hususi, Anadol... Bal renginde, kırmızı eğilimli... Direksiyondaki; sol içerisinde sağ olanı, yaşatma meyilli... Bu arada, Acemi aşıklara suni teneffüs mü gerekli? Her defasında ama her defasında; Sağa dönüş yapma yasağı ihlâl sonrasında; bir jandarma noktasına, Savruk, devrik, feci kaza feci... Kazalar geliyorum demez, zira... Çıkıştı jandarma azarla-sitem arasında; Acemi aşıklar hayrola? Yoğun trafik, bozuk düzen içerisindeki klasik direksiyon eğitimi; Acemice, Çok ama çok acemi... Yazık oldu Anadol 'a, Anadolu'mda yarınlara... N.K.(Feryad-ı naz)
ÖLÜMÜM O sabah alnımda iki ter damlası konuşacak Yorgun olarak öldüğüme dair Benim Yeni Sabah’ı bir başkasına verecek gazeteci Yusuf İskele kahvesinde çayım soğuyacak İlk vapur yolcuları arasında olmadığımın farkında bile olmıyacaklar Lâz müezzin hakkımda salâ verecek İmam bildiğini okuyacak Bozuk düzen makamından Hiç Çamlıca kuşbaşı kar yağarken ölünür mü diyen Yarıdan fazlası abdestsiz cemaatim olacak Ve hepsi de İyi biliriz diye yalan söyliyecekler Ertesi sabah Cumhuriyet’te sülâlem sayılacak Müessif bir irtihal denmiyecek Ve nihayet Başı boş hayatım gibi Başı boş mezarım da taşsız kalacak.
“İlkokul sıralarından başlayarak ‘kendi bacağından asılan koyun’ felsefesiyle yetiştirilenlere asla itibar etmeyeceksin. Onların arasından ülkeye yararlı birinin çıktığı görülmedi. (…) Ve hiçbir zaman düzen bozukluğunu mazeret göstermeyeceksin. Başarısızlıklarını bozuk düzenin sırtına yüklemen belki seni rahatlatır, fakat kurtarmaz. Elbette dünyayı tanıyacaksın ve kendi ülkenin durumu üzerinde düşüneceksin. Bir aydından zaten başka türlü bir davranış beklenir mi?” &&&& “Yukarıdakilere kaç defa yazdım. Asistan olmuyorlar, doçentlerim kaçıyor, şu geçim zorluğunu kaldırın dedim.(…) Düşünmek çok enerji isteyen bir iştir. Düşünmek çok zor bir spordur. Futbolcuların kondüsyonu için bu kadar para harcanırken bizleri neden kötü kondüsyona mahkûm ediyorsunuz?” Bir Bilim Adamının Romanı (1975)- Oğuz Atay
238 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 27 days
Puslu Sözlük
İhsan Oktay Onar'ın bu muhteşem kitabında tek eksik olan bir sözlük. Bu kitap kelime dağarcığınızı geliştiriyor... İhsan bey'in bu kadar kelimeyi nasıl öğrendiğini merak ediyorum doğrusu. Bir elimde kitap, Bir elimde tablet. Tableti sözlük olarak kullanıyorum. Şu an itibari ile 10 sayfalık bir sözlüğüm oldu. Bu sebeple bu kitabı bitirmek öyle
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048.6k okunma
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.