— Yaşamlarında ne olmuş ki, böyle za­yıflık neşesi sarmış bu insanları? — Sence kor­kularından niye hiç utanmıyorlar? Onlara utancına katlanamadıkları ağır şeyler yaşatılmış olmasından olabilir, duydukları üzüntünün derinliğiyle il­gilidir bu, korkularını bağışlayarak rahatlıyorlar de­mek ki ... Düşün bakalım, insan neden dertli hale gelir, daha çok hangi üzüntüler derine işler? — Bilmiyorum ki, haksızlığa uğradıkça galiba... Öyle mi dertli oluyoruz? — Dayanılmaz üzüntülerimize, başkalarının bize karşı işle­diği suçların içimize çöken katranı dersek, bu konuda bel­ki biraz daha konuşabilir duruma gelebiliriz. Üzüntü saklan­ması gereken bir şeydir ... Başkalarının üstümüzden suç işle­mesine izin verdiğimiz için... Üzüntümüzden dola­yı biz de kendimize karşı suçluyuz çünkü, insanlar normal olarak korkularını da saklarlar, ama sen neredeyse sevinç­le açığa vurduklarını gözlemişsin. Kendimi haksızlığa uğrat­mak için nedenlerim vardı demek istiyorlar herhalde. Bu olsa olsa kendini bağışlamaktan doğan bir neşedir, öyle dü­şündük ikimiz.
Sayfa 117
3-7 yaş arasındaki ilk heteroseksual, ilkel genital-phallik devreyi bir mitos simgelemektedir. Sözünü ettiğimiz yaş diliminde erkek çocuğun annesine karşı duymakta olduğu bu aşk nedeniyle babasının kendisini cezalandırıp kısırlaştıracağı korkusu içinde bulunduğu Oedipal devreyi simgeleyen trajik bir mitos vardır. İki bin sene evvelinin
552 öğeden 641 ile 552 arasındakiler gösteriliyor.