Geçmiş ve gelecek anın dengesidir. Ne salt gelecek ne de salt geçmiş anı ayakta tutabilir. Zaman ancak geçmişine ve geleceğine tutunan bir "an"dan hayatımıza akar. Geçmişin pişmanlıklarını, geleceğin kaygılarını hayatımızdan söker götürür.
***
Ne düne öldüm,gömüldüm ne de yarına doğdum,yaşıyorum. Zamanın içinde yürüyorum. Kah gece karanlığı kah gündüz aydınlığı…
***
Geçmiş ile hayattan bir bağ var aramızda. Yaşadıklarımızı biriktiriyoruz içinde, yaşadıkça içine birikiyoruz. "An"da yaşayan, geçmişe dolan, geleceğe akan zamanda insan. Evvelin öncesinden ahirin sonrasına uzanan…
***
"Zamana kurulmuş bir köprüydüm, yürüyordum geçmişimden..."
***
Dünden almayan yarına vermeyen bir insan olduk.Öncesisiz,sonrasısız düşünmediğimiz için düştüğümüz boşluktayız.
***
Zamanın bir elinde geçmişiz diğer elinde gelecek. Karıyor karıştırıyor bizi. Adımlıyoruz geçmişten geleceğe. Düşersek hiçlik kuyusuna, yürürsek varlık okyonusuna…
***
Evvel'de olan zamanı Ahir'de olan zamanı biz saatlerle takvimlerle dizginlemişiz. Zaman,bizim yönetimimize verilmiş bir nimet. O yüzden ne zaman biz bu yönetimi iyi yapamadıysak kendimizi de iyi yönetememişizdir. İçimizde donup kalan zamanları bu kötü yönetimimizden kalan yaşadıklarımız,hissettiklerimiz dolduruyor sanki . Zaman,insan,mekan ve Allah arasında sıkı bir bağ var. Bu bağı iyi anlamak ve düşünmek lazım.
12.12.2022