Herşey bir temenniyle başlar; Uzun ömürlü olsun, mutlu sabahlar, iyi günler. Ve bir temenniyle de sonlanır. ''Mekanı cennet olsun, başımız sağolsun''
Bir nefes alayım. Alayım ama gerçekten, şöyle uzun upuzun bir nefes. Sadece alınınca geri verilebilen , aldığımı değil yaşadığımı hissettiren cinsten bir nefes ve öyle başlayayım anlatacaklarıma.
Sözü yormadan, maksada erişmek niyetiyle birkaç kelam edeceğim. Bekir abim ve Hayati hocam -ikisini de bizzat görmediğim halde isimlerini iyelik ekiyle tamamlayacak kadar çok seviyorum kendilerini- modern çağın keşmekeşi arasında aslımızdan uzaklaşmamamızın ve mutluluğun aslında nerde olduğunu hatırlamamızın müsebbibleri. Öyle ince öyle güzel konulara değinmişler ki. Çok pay çıkardım kendime. Çok ders aldım. Ama beni en çok etkileyen şu Hadis-i Şerif oldu: "Bir tartışmada haklı olduğu halde, sen haklısın diyerek tartışmayı kesene, cennet köşkü var, anahtarını benden istesin." Günümüzde ıskaladığımız şey bu zannımca. Herkes haklı olmanın peşinde. Oysa evet sen haklısın deyip mutlu olmanın yollarını arasak ya? Bu incelemeye denk gelecek birkaç okur olursa şayet, hep birlikte bu hadisi kendimize düstur edinelim :) Belki de değişecek bir düzene ilk adım Resulullah'ın bu sözüyle mümkündür. Son olarak aile nedir, kime denir? Aile; anne, baba, çocuktan ibaret değildir. Kalbine girip, sıcaklığını hissettiren, sana kendini yalnız değil kalabalık hissettiren her kişi senin ailendir. Öyleyse bu kitap ismiyle müsemma aile içinde hoş bir sohbet olmuş :) Okuyacak olanlara keyifli okumalar diliyorum. Okumak için tereddütte olanlara, okuma yönünde müspet karar verecekleri bir inceleme olmasını ümit ediyorum. :)
Aile İçindeHayati İnanç · Profil Kitap · 20211,267 okunma
İMAM HÜSEYİN VE KERBELA OLAYI
Prof. Dr. Ali Yaman
İmam Hüseyin Peygamberin torunu ve İmam Ali ile Hz. Fatıma’nın ikinci çocuğu idi. O zamana kadar Araplar arasında pek rastlanmayan bu adı ona Hz. Muhammed vermiş idi. Bazı kaynaklarda Hüseyin doğduğu zaman Hz. Muhammed’in kulağına “ O cennet çocuklarının efendisi (Seyyid)dir.” diye seslendiği
"Hz. Peygamber sallellâhu aleyhi ve sellem bir defasında yere kare çizdi. Sonra bu karenin ortasından dışarı çıkan bir çizgi daha çizdi. Ardından bu çizginin üzerine ortasından (:karenin dışında kalan kısmından) itibaren (dikey) küçük çizgiler çizdi. Sonra (bunların ne ifade ettiğini açıklamak için) şöyle buyurdu:
"Şu (karenin ortasından dışarı uzanan) çizgi insandır. Şu (kare) de onun ecelidir, her yandan onu kuşatmıştır. Şu (karenin dışına uzanan) kısım da insanın emelidir. (Çizginin kare dışındaki kısmı üzerinde yer alan) şu küçük çizgiler de insanın başına gelen afet ve musibetlerdir. İnsanı şu (afet) sokmasa, bu sokar. Bu sokmasa, şu sokar. Bunların hiçbirisi onu sokmasa, en sonunda ihtiyarlık (ve ölüm) yakalar."
Evet bu incelemeyi gençler için yazıyorum, tıpkı yazarın gençler için yazdığı bu kitap gibi…
Bütün gençlerin ve kendini genç görenlerin bu eseri kesinlikle okumalarını tavsiye ediyorum. Okumaktan mutluluk duyduğum ve çok faydalandığım bir eserdir. Bu yüzdendir ki sizin de faydalanmanızı istiyorum. Bu kitap bizim DOĞRU sandığımız YANLIŞLARIMIZI
Bugün internet paketim yenilendi çok şükür. Aslında şu birkaç gün yazmamayı düşünüyordum. Sonra fikrimi değiştiren...
Uzun zamandır tv izlemiyordum. İki üç gündür belgesel kanallarını ingilizce yayın yapan kanalları haberleri yorumları vesair izliyorum.
Özellikle insan belgesellerini çok seviyorum mesela. Farklı hayat şartlarında farklı
Dünyada rahat yoktur,hadisi şerifini çok seviyorum. Bu dünya hayatının enfes bir özeti. Mutlu olmak isteyen bu gerçeği hiç aklından çıkarmayacak. Bu dünyanın esas memleket olmadığını,mükafat yeri olmadığını,çalışıp çabalamak,kulluk etmek yeri olduğunu da unutmayacak.
Türk Milleti olarak onu tam manasıyla anlasaydık, onun yolundan ilerleseydik bugün bu acıları çekmezdik...
Kitabı okuyalı bir süre oldu. Bu yazıyı o zaman yazmıştım. Sonra görev yaptığım ile gelip okula başlayacağım derken bir anda güne deprem haberi ile uyandım. Sonra aklımdan çıkıp gitti. Şuan bile hâla haberlerin başından ayrılamıyorum. Halk