Yönetici olan oydu, kadındı. Özel- likle Clay'in muhteşem suratındaki ifadeleri izlerken, onu okşarken gözlerinin yukarı doğru kaymasından bunu daha iyi anlayabiliyordu. Bu sırada Clay, Julia'nın avucunun içinde ileri geri gidip geliyordu. Julia boşta kalan elini süveterine sonra da sütyeninin kenarına daldırarak daha önce oraya
Sayfa 94
-Neden ölüme bu kadar takmış durumdasın sence? •Ben olsam 'takmak' kelimesini kullanmazdım. -Sen ne derdin? •Takmak fiilinin yargılayıcı bir özelliği var, değil mi? Sanırım 'kararlı' kelimesi daha iyi betimliyor durumu. Periyodik tabloda, alttaki elementlerin en sevdiğim özelliği ne biliyor musun? Bazıları sadece saniyeden de
Reklam
"Diyorlar ki, ‘ Oruç tuttuğumuzu neden görmüyor, İsteklerimizi denetlediğimizi neden farketmiyorsun?’ “Bakın, oruç tuttuğunuz gün keyfinize bakıyor, İşçilerinizi eziyorsunuz. Orucunuz kavgayla, çekişmeyle, Şiddetli yumruklaşmayla bitiyor. Bugünkü gibi oruç tutmakla Sesinizi yükseklere duyuramazsınız. İstediğim oruç bu mu sanıyorsunuz? İnsanın isteklerini denetlemesi gereken gün böyle mi olmalı? Kamış gibi baş eğip çul ve kül üzerine mi oturmalı? Siz buna mı oruç, Rabbi hoşnut eden gün diyorsunuz? Benim istediğim oruç, Haksız yere zincire, boyunduruğa vurulanları salıvermek, Ezilenleri özgürlüğe kavuşturmak, Her türlü boyunduruğu kırmak değil mi? Yiyeceğinizi açla paylaşmak değil mi? Barınaksız yoksulları evinize alır, Çıplak gördüğünüzü giydirir, Yakınlarınızdan yardımınızı esirgemezseniz, Işığınız tan gibi ağaracak, Çabucak şifa bulacaksınız. Doğruluğunuz önünüzden gidecek, Rabbin yüceliği artçınız olacak. O zaman yardım çağrılarınızı Rab yanıtlayacak, Feryat ettiğinizde, ‘İşte buradayım’ diyecek. “Eğer boyunduruğa, başkalarını suçlamaya , Kötücül konuşmalara son verirseniz, Açlar uğruna kendinizi feda eder, Yoksulların gereksinimini karşılarsanız, Işığınız karanlıkta parlayacak, Karanlığınız öğlen gibi ışıyacak...
"TUTUNMAK"
O gece saatlerce düşündüm, içinde bulunduğum duruma karşı savunmasız hissettim. Hem etrafım hemde kafamın içi o kadar kalabalıktı ki ne diyeceğimi, nereye doğru gideceğimi şaşırdım. Ne olmuştu, başıma ne gelmişti bilmeden direnmeye çabalıyordum. Anlattılar; uzun süre anlamaya çalıştım inanılmaz ağrılar, acılar içerisinde ben fazlasıyla mutlu, umutluydum. Her zaman böyle olmaz mı normal bir günde kaldıramayacağını düşündüğün şeyler başına geldiğinde nasıl da ayakta tutuyor, güçlü kılıyor seni... "Başa dönmek" diye bir tabir vardır ya hani ben koşar adımlarda ilerlemeye çalıştıkça birçok defa başa döndüm. Birçok defa "Bu sefer olucak" dediğim şeyler de olmadı hiçbir zaman pes etmedim her defasında yaslanacak bir dayanağım oldu buna rağmen o kadar emek, çaba, cefa hepsi bir hiç olarak kaldı elimde. Düşünüyorum da nasıl bu kadar soğuk kanlı davranabildim, nasıl bu kadar kendimi avutacak şeyler bulabildim bilemiyorum eskisiye nazaran iyiyim de eskisi kadar umutlu muyum sanmıyorum. 𝐦.𝐠
Seviyorum insanları zaman zaman Bakıyorum yüreği güneş dolu alnı ak Biri var; Ne dilinde iğne ne avucunda taşlar Ne gözlerinde yalan Gerçekten insan! Gülüşleri gözyaşları sıcak Canımdan yakın, yıldızdan uzak Biri var... böyle biri var Ne güzel bu inanış, bu kutlu an! Seviyorum insanları ben her zaman.
289 syf.
·
Puan vermedi
·
11 saatte okudu
Bir kitapçıda karşıma çıkmış olsa, güzel kitapmış der yerine geri bırakırdım. Derste bir öğrencinin dış iletişimde yaşadığı sıkıntıyı bildirmesi üzerine kıymeti şiddetli bir şekilde dile getirilerek verilen bir ödev olduğu için hızlı okudum. Değerlendirmem bu yüzden çok yüzeysel.İçindeki çoğu örnek gerçekten kıymetli önermeler taşıyor. Fakat orada anlatılan bakış açısını alamazsam, böyle bir olay olduğunda şöyle yapmalıymışım gibi ezber yöntemi ile okumuş olsam fayda gösteren bir kitap olur mu emin değilim. Baş ucu kitaplarım arasında yer aldı fakat daha çok, hayatın içinde aralıklarla açılıp bir iki örneğinin okunup, üzerinde düşünerek hayatımıza katabileceğimiz bir kitap olduğu kanısına vardım. İletişimde yakın çevreme her zaman empati ve destek duygusunu oturtmuş bir yerden yaşadığımı maddeleri okurken tanıdıklığımdan daha net şekilde görebildim ve bu kitabı yakın çevre iletişimimde, önermelerdeki düşünce adımlarını uyarlamak için baktığımda fazlasıyla başkaları için yaşamak duygusunu hissettirdi. Benim bakış açımda bu biraz daha, kendi çekirdek çevremin dışında hatırlayabileceğim bir kitap oldu. Kısaca kişi, kendi çevresinde iletişimde daha kendini merkezden çıkarmış şekilde bakmalı, bence ilave olarak çevremizde herkes böyle olmasa da bu iletişim şeklini bilen insanlarda olmalı.
Tongue Fu
Tongue FuSam Horn · Boyner Yayınları · 20164,986 okunma
Reklam
En çok uzaklara uğurladığımız kendimizin yerine koyarız birbirimizi. Ya da özlediğimiz kendimizin… İşte asıl cinayet o zaman başlar… Birbirimize yıllar önce işlediğimiz hataların, günahların bedelini yükleriz…
“ Dünyaya sadık kalın, kardeşlerim, erdemlerinizin kudretiyle sadık kalın! hediye verilen sevginiz ve iradeniz dünyanın amacına hizmet etsin! Bu yüzden sizden bunu rica eder ve yemin etmenizi isterim. Onu, evrene ait olandan kaçırmayın ve kanatlarla onu sonsuz duvarlara çarpıtmayın! Ah, her zaman yolunu şaşıran o kadar erdem vardır ki!“
İnsanlar da arabalar gibi yakıt kullanır. Adı Sevgi...
Bazı kötü insanlar var onlar canları yandığı zaman iyi kalp insanları benzinlik olarak kullanırlar nasıl mı sevgiye ve ilgiye muhtaç kaldıkları zaman iyi insanları kullanırlar ve depoları full olduğu zaman yeniden ayağa kalktıkları zaman artık o iyi insanla işleri bitmiştir artık o insana ihtiyaçları yoktur bu hayatta bazı insanlar var ki onlar sadece bir ihtiyaçtır nasıl mı kötü bir insan düşünün boşluğa düştüğü zaman sevgi ve ilgiye hasret olduğu zaman kendilerini bir av belirlerler bu insanlar iyi kalpli insanlar olur çünkü kötünün kötüye bir faydası olmaz birbirlerine zararı olur o yüzden kötü insanlar da iyi insanları kendilerine bir ihtiyaç olarak görürler ve işleri bitene kadar her şeyinden faydalanırlar bittiği zaman da hani bir eşya düşünün Örneğin : takım çantası gibi sadece işiniz düştüğü zaman kullanırsınız işte kötü kalpli ciğeri beş para etmez insanlar da iyi kalpli insanlara böyle yaparlar Rabbim kimseyi öyle kötü kalpli ciğeri beş para etmez insanlara denk getirmesin inşallah iyileri iylerle karşılaştırsın kötülerinde kalbine sevgi ve merhamet versin inşallah...
Gelişimsel açıdan oldukça odaklı olduğumdan 'tarih' almanın her zaman faydalı olduğunu biliyordum: Bu insan nasıl böyle oldu? Bu alan nasıl bugünkü seviyesine ulaştı? Bu fikir nereden geldi? Benim için şimdiki zamanı anlamak, geçmişte neler olduğunu bildiğim vakit her zaman daha kolay olmuştur.
Reklam
Haydi, gitmediğim bir ülke adı söyle bakayım. Hiç yorulma, söyleyemezsin. Gördüğüm nice ülkelerin adını bile işitmemişsindir sen. İşte, hayat diye ben böylesine derim. Durmadan gideceksin. Ne varsa bundadır. Bir yerde uzun süre kalma. Niye kalasın ki? Geceyle gündüz nasıl birbirlerini kovalayarak dünyanın çevresinde dolaşıyorlarsa; sen de hayattan soğumamak istiyorsan, düşüncelerini onun üzerinde toplamaktan kaçın. Hayat üzerine düşünmeye başladın mı, bil ki soğursun ondan... Her zaman böyle olur bu.
Pdf
İki Çeşit Müslüman
Yarı Müslümanlar: Bazı insanlar Allah'a ve elçisine inançları olduğunu ve İslam'ı din olarak seçtiklerini söylerler ama İslamı hayatlarının belirli bir bölümüyle sınırlarlar. Ve bu sınırlar çerçevesinde İslam'a büyuk bir bağlılık gösterir, toplu namaz törenleri düzenleyip tesbih çekerler, yiyecek ve giyeceklerine, diğer toplumsal
Connie'ye döndü. Connie, yırtıcı, parlak, keskin bir anlam gördü gözlerinde, sevgi değildi bu. Karşı koyma gücü çözülmüştü. Üzerine garip bir ağırlık çökmüştü. Boyun eğecekti. Başka çıkar yol yoktu. Geçilmesi güç, dikenli ağaçların arasından dalarak, küçük bir açıklığın, ince kuru dallardan bir yığının bulunduğu bir yere geldiler. Adam
Sayfa 107
687 syf.
10/10 puan verdi
·
39 günde okudu
Olmak istediğimiz kişi ile olduğumuz kişinin mücadelesi
Yaşamının her evresini sefaletle geçiren yazarın kumar sorunu vardı ve biriken borçlarını kapatmak için kitap yazmak zorundaydı. Toplumsal olaylar konusunda sessiz kalmak istemez, reform isteyen halkın yanında olmayı tercih ederdi. Bunun üzerine Rusya'nın Avrupa ülkelerine nazaran yeterince gelişmediğini düşünen bir grup aydın yeni bir reform
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022158,9bin okunma
Kimse Bilmez
youtu.be/h_GbtBt9pag?si=... Mehmet Güreli Kimse Bilmez
Ömer Hayyam
Ömer Hayyam
Rubailer 329. Seher yeli eser yırtar eteğini gülün Güle baktıkça çırpınır yüreği bülbülün Sen şarap içmene bak, çünkü nice gül yüzler Kopup dallarından toprak olmadalar her gün. 331. Bu yıldızlı gökler ne zaman başladı dönmeye? Ne zaman yıkılıp gidecek bu güzelim kubbe? Aklın yollarıyla ölçüp biçemezsin bunu sen Mantıkların, kıyasların sökmez senin bu işde. 361. Bulut geçti, gözyaşları kaldı çimende Gül rengi şarap içilmez mi böyle günde? Bugün bu çimen bizim, yarın kim bilir kim Gezecek bizim toprağın yeşilliğinde.
Ömer Hayyam
Ömer Hayyam
Resim