" Tanrım, nedir bu hayat dediğin: kokuları anımsamak, kapıların tokmaklarına uzanmak. İnsan yüzleri önünden geçip gitmek ve geceleyin yağan yağmuru saçlarında duyumsamak. Bu kadarı bile az şey midir!”
"Hayır, hayat yağmurda dolaşmaktan, kapı tokmaklarına uzanmaktan daha fazla bir şeydir. İnsan yüzleri önünden geçip gitmekten ve kokuları anımsamaktan da daha fazla. Korkmaktır hayat. Ve sevinmektir. Tren altında
ezilmekten korkmasıdır insanın. Tren altında kalmadığı, bir yere çakılmayıp yürüyebildiği için sevinmesi.”