tolstoy, İtiraflarım kitabında; “hayattan korkuyordum, hayattan kaçıp uzaklaşmak istiyordum ama gene de hayattan bir şeyler bekliyordum.” diyor. insan her ne kadar kaçıp uzaklaşmak istese de, içinde bir yerde yarına dair bir umut daima vardır ve o umut bu hayatı yaşanır kılar.
1500'lerde İngiltere'de insanların çoğu Haziran'da evleniyordu senelik banyolarını da Mayıs'da yapıyorlar, Haziran'da çok kötü kokmuyorlardı.. Ama yine de kokmaya başladıkları için gelinler vücutlarından çıkan kokuyu bastırmak amacıyla ellerinde bir buket çiçek taşıyordu.. Banyolar içi sıcak suyla doldurulmuş büyük bir
Reklam
Dünyada ne kadar çok ses var kâri, bir söz olamamış bir mana bulamamış ne kadar çok cümle var. Ve dilinin ucuna her geleni hiç düşünmeden söyleyen ne kadar çok insan. Herkes bunca kelamı neden ediyor, niye söylüyor ve neden bu kadar fazla konuşuyor diye düşündüğüm çok fazla vakit oluyor benim. Zira bazen söz silahtan çok daha fazla yaralıyor insanı. Ve geçmiyor o yaralar, iyileşmiyor. Hatta bazen o kurşuni sözler sadece muhatabını değil belki bir zümreyi, bir topluluğu, hatta bir milleti yaralıyor ve çoğu vakit bir söz yüzünden gözden düşüyor insanlar, gönül kırılıyor, uhuvvet bozuluyor. Belki de bizim imtihanımız söz iledir kâri, söylenmesi gerektiğinde söylenmeyen ve söylenmeyecek vakitlerde söylenen sözler ile. Bana çoğu vakit susmak daha anlamlı gelir konuşmaktan. Anlayan birini bulamadığın zaman susmak çok daha manalı ve çok daha faydalı, öyle olmalı. Bir de şu var ki içimizde olan her cümleyi söylemek konuşmak demek değildir. Cemil Meriç’in “Her akla geleni yazmak yazı yazmak demek değildir” dediği geliyor aklıma. Ve üstat doğru söylüyor. İşte aynı onun gibi her aklına geleni söyleyen de aslında bir şey söylemiş değildir. Söz ateştir kâri, yakar.
Fatih Duman
Fatih Duman
Umut
“Her insan bir ada” diyordu Çanlar Kimin İçin Çalıyor adlı romanında Ernest Hemingway. Hep önemli bir sembol oldu zaten ada insanlık hallerini anlatmak için sinemada da edebiyatta da. Tıpkı Güney Kore Sineması’nın nadide örneklerinden “Kim’in Adası” filminde olduğu gibi. Modern dünyanın parçalanmış ve kaotik dünyasından bir kaçış noktası,
Canım sıkılırsa ben de düşünür, filazof, psikoloji ve psikanalizin kurucularina diyalog yazarım. 😂 Descartes: "Düşünüyorum, öyleyse varım. Ancak bu varlık, sadece bilinç düzeyinde mi yoksa daha derinlerde bir anlam taşıyor mu, Jung?" Jung: "Varlık, kişinin içindeki karanlık derinliklerde gizli olan kolektif bilinçaltının bir
Geçiyor bir şekilde geçmesine zaman Her saniyesini iliklerine kadar hissetmek değil midir zamanın önemli olan? Geçmiyor gibi gelse de insana Geriye dönüp baktığında halbuki Sudan bile hızlı akıp geçmiş zaman denilen kavram Daha dün biz değil miydik ışıklı ayakkabımız olduğu için mutlu olan Küçükken küçük şeylerle mutlu olan bizler Büyüdükçe neden mutlu olamaz olduk bunlarla? Nedeni belki aç gözlülüktür belki de doğup büyüdüğümüz coğrafya Maddiyata önem verilen bir dönemde Maneviyatın unutulması doğal değil mi Hanzala? Birisi kalkıp mantıklı cevap verebilir mi bana? Cevabı olmayan çok soru var bu hayatta İnsanlar neden kötülük yapar, birbirine yalan söyler en basitinden mesela? Amaca ulaşmak için her yol mübahtır diye uydurmuşlar bir zırva Sözde herkesin derdi başka Herkesin derdi başka olsa da İnsanların ortak noktası olmuş para Sevgi konusuna hiç değinmiyorum bile Sevmeyi bile beceremiyoruz çünkü gerçek sevgiyi atmışız geri plana İş işten geçince anlayacağız yapmışız ne kadar büyük bir hata Hatalar konusunda toplum olarak çıkmadık mı nirvanaya? Diğer insanlar ne düşünür neye inanır bilmiyorum Ben hayat denilen varlığın, hayat denilen olgunun böyle bir şey olmadığına inanıyorum. M.L
Reklam
Gözlerim görmez, kulaklarım duymaz, ağzım laf yapmazken nereden hak ettim seni Bazı şeyleri birden hak ediyorsunuz, hiçbir şeyi hak edememiş, kanırtmış biri olarak hak etmeyi sindirmeye çalışıyorum Hiçbir zaman bir yerdeki en güzel kadın olamamış biri olarak, bu yerdeki en güzel kadın oldum Bunu oldurduğun ve oldurmaya çalıştığın diğer her şey için teşekkür de edemiyorum, sana teşekkür edilmez sana bakılır Sana yettirilmez, sen zaten istemezsin biz istemeyerek kavuşuruz Dünya kadar eksiğim vardır sen onları görmezsin, ellerimi görürsün, oldurmaya çalışıyorlardır sana yeterdir olmasa da olurdur Onu unutursun bunu unutursun en önemli her şeyi unutmaman gerekirken bazen unutursun ama insansındır, kavgan vardır Kavganı ve beni, beni kavgana dahil ettiğini unutmazsın Çiçeklerin arasından geçerken çiçekleri görürsün, benim gördüğümü bilirsin "Ellerimi tutuşunla bitecek tüm dertlerim" hayır bitmeyeceğini bilirsin ama tutarsın Sonra inanır mısın bilmem ama biter İnanırsın biliyorum çünkü sen inanmanın en saf halisin Elimden alınan şeyleri avcuma bırakırsın, ne güzel bıraktın diyeyim diye değil sadece bırakırsın Elimden alınanlar elimden alınmamış olur, sen beni hazine sanarsın bomboşumdur, doldurursun ben doluydum sanarsın Bir elin verdiğini diğer elin bilmez, bu ne ayettir ne bir şey, bunu sen hiçbir yerden öğrenmemişsindir
Sevmek bu kadar güzelse, kim bilir sevmeyi yaratan ne kadar güzeldir.
Şems-i Tebrizi
Şems-i Tebrizi
Ne bir ışık var ne de bir şarkı artık sokaklarında bu kaybetmiş şehrin Ne bir isim var duvarlarında, ne de okunabilen bir cümle
Ayın Güle Serenadı
ey imtiyazlı güzel, uyan derin uykudan hatırla bülbüllerin divane olduğunu dün sabah seni görüp çarpılmış gökte güneş önce anlayamamış ona ne olduğunu gönderince kalbime ışığını bu gece bildim bütün aşkların bahane olduğunu şimdi ben de garip bir haldeyim, biçareyim şaşırdım ayın kime pervane olduğunu
Nurullah Genç
Nurullah Genç
Reklam
youtube.com/watch?v=vPULo1B... youtube.com/watch?v=zCNqdvR... bu ikisini arka arkaya ne zaman dinlesem gözyaşlarımı tutamıyorum...
Anadoluda gerçekten cehalet hüküm sürüyor
Arkadaşlar, tokatın zile "ilçe" sinden bi kızla konuşmuş bulundum. Nasıl konuştuğumu sormayın, rastgele insanlarla anonim konuştuğun bi uygulamada karşılaştım ve numarasını aldım. Sadece sesini duyduğum o 60 saniyede anlamıştım cehaleti evet ama umutsuz vaka olduğunu anlamam için sonrasında whatsapptan 10 15 dakka konuşmam
Seksendört - Aklımı Geri Ver
youtube.com/watch?v=JPfMTk7... Mecburum biliyorsun dönüp gitmeye, İçimde sensizlik biriktirmeye, Saçlarını yüzüme ser, son bir kez daha, Belki çare olur yaralarımı sarmaya. Yanıma kar kalacak mı, bu gidiş? Bilemem. Ama içimde sen kaldıysan, mutlu ölemem. Aklımı geri ver, sende kalmasın, Başka vücutları sevip de, sen sanmasın. ♪ Sözlerim artık yıllanmış bir şarap, Ne söylesem buruk, ne söylesem kırmızı, Düşlerim virane, gülüşlerim harap, Ne yapsam gitmez, kalır tortusu. Yanıma kar kalacak mı, bu gidiş? Bilemem. Ama içimde sen kaldıysan, mutlu ölemem. Aklımı geri ver, sende kalmasın, Başka vücutları sevip de, sen sanmasın.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.