216 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
" Edebiyat, Çoğu Kez Hayattan Daha Çabuk Büyütür"
Edebiyatla büyümek ne güzeldir. Hiç görmeden birçok insanı tanımak, bu insanların duygularını farklı şekillerde dışavurabileceğini görmek ne güzeldir. Merhameti, hoşgörüyü, acıyla nasıl baş edileceğini, sevgininin gücünü okumak ne güzeldir. Kendi acılarınızı, üzuntülerinizi hayatta "tek" sanırken bir kitapta size benzeyenlerle
Büyümenin Türkçe Tarihi
Büyümenin Türkçe TarihiKolektif · Metis Yayınları · 2007542 okunma
232 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“Yaşadım Demek İçin Ne Yapmalı…?”
“Biz geleceği ya da geçmişi düşünürken, ŞU AN elimizden kayıp gidiyor…” ~Muazzez İlmiye Çığ~ 1914 Yılında doğup, bir imparatorluğun çöküşüne, genç bir cumhuriyetin kuruluşuna şahit olmuş ve günümüzde hâlâ hayatta olup geçmişi anlatabilen kaç kişi tanıyorsunuz? 109 Yaşında asırlık bir çınar. Cumhuriyetin yetiştirdiği
Yaşadım Demek İçin Ne Yapmalı?
Yaşadım Demek İçin Ne Yapmalı?Muazzez İlmiye Çığ · Tuhaf Yayınları · 2023874 okunma
Reklam
56 syf.
8/10 puan verdi
·
34 saatte okudu
Belki Başka Zaman - İ. TENEKECİ /Hava açtı birden, gülüşün sandım.
Kalbi zora düştüğünde yolu duaya düşer ya insanın, ruhu zora düşünce de şiir kitaplarına düşüyor sanırım. Bir hastane çıkışı aldım eseri, bilirim terapi gibi gelir usta şairlerin dizeleri. "Rabbim sen olmasan Kimin aklına gelirim ben," diyordu okuduğum bir şiir kitabında. Öyle zamanlar oluyor ki tam olarak öyle düşünüyor insan.
Belki Başka Zaman
Belki Başka Zamanİbrahim Tenekeci · Muhit Kitap · 2020414 okunma
80 syf.
4/10 puan verdi
Efendim hikayemizin özeti şöyle: Hikaye aslında basit gibi duruyor. Ama içinde ciddi izler bırakıyor. Bu arada yazarın da kısa hayatına bakarsanız, 1942 yılında Brezilya’da eşiyle birlikte intihar etmeyi seçerek hayatına eşiyle beraber son vermiş bir adam. Dolayısıyla normal bir insan tipinden bahsetmiyoruz. Ve bunu da edebiyatın kaçınılmaz sonu
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Parodi Yayınları · 2017223,2bin okunma
HAYATIN ÇIĞLIKLARI Doktorun odasından çıktığımda moralim oldukça bozuktu. Kolesterolüm yüksekmiş. Diyet yapmalıymışım. Elimde yememem gerekenlerin listesi ve reçeteyle yürürken hayatımda hiçbir zaman diyet yapmadığımı düşündüm. Dahası, şimdiye kadar bana dayatılan hiçbir yasağa gönül rızasıyla boyun bile eğmemiştim. İçimdeki asi ruh burada da
516 syf.
·
Puan vermedi
"Hayatımın en mutlu ânıymış, bilmiyordum. " Diyerek başlayan roman ilk cümleyle merak uyandırmayı başarıyor. Okuru bir maceranın içine sürüklüyor. Kemal, Füsun, Sibel, Nesibe Hala, Tarık Bey, Feridun, Zaim, Nurcihan, Mehmet ve diğerleri... yazarın incelikle tarif edilmiş anlatımlarıyla her birini yakından tanıyoruz. Tanınmış bir ailenin,
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202240,9bin okunma
Reklam
SÖZDE SOYKIRIM GERÇEKLERI
Filistin'de yaşanan acı olaylar ve ABD başkanı Joe Biden'ın 1915 olayları hakkında yaptığı açıklamada olmayan bir soykırımı kabul etmesi sonucunda hazırladığım haber yazısı (röportaj) burada da paylaşmak istedim. Aslında biz neler yaşamışız, hala neler yaşıyoruz ve bunlara rağmen hala nasil suçlanıyoruz bunları merak edenler okuyabilir. İzinsiz
Hafız, şair, dört dile hakim, Kur'an mütercimi, milletvekili, veteriner, sporcu ve samimiyet abidesi... Özü sözü bir, vatan aşığı bu kıymetli insanın İstiklal Marşı'mızı yazma nasibine erişmesi elbette bir tesadüf değildir. Kendisinin de ihtiyacı olmasına rağmen "Bu aziz milletin marşı ödülle, parayla yazılmaz." diyerek
320 syf.
·
Puan vermedi
·
20 saatte okudu
"Gençliğimde gergin, stresli, mutsuz günlerim çok oldu..Kendimi suçlu hissettiğim, değersiz gördüğüm dönemler yaşadım." .... ( Tanıtımdan ) O kadar güzel bir kitap bitirdim ki. Hızlı okuyup tüm cümleleri özümsemek istedim. Öte yandan keşke bitmese hayat boyu yeni cümleler eklense de bana ışık olsa dedim. O kadar hayatın içinden ki o cümleler. Sanki söyleşiyi biz yaptık. Ben hayatımın tıkandığı kesitlerden oluşan sorular sordum da Cüceloğlu hepsini yanıtladı. Kişisel gelişim tercih etmediğimi öncesinde söylemiştim. Ama bu öyle bir kitap değil. Hayat kokuyor, hayatın tam ortasından geçiyor her söz. Daha önce defalarca karşıma çıkan bir kitaptı. Ama herkes okuyor, anlatıyor. Biraz geç başlayayım demiştim. Doğru döneme denk gelirdi elbette. Geldi de. Çok iyi geldi. Öğrendiğim şeyleri de not aldım. Hayatıma katacağım bir sürü güzel bilgilere sahibim artık. "Bugün kendine ne kadar vakit ayırdın" diye not al bu notları hafta bitiminde kontrol et demişti. Kendim için ne yaptım ya da bugün nasıl hissediyorum. Dalgalanmalara bak.Sebeplerini bul. Üzerinde düşün. Engelleyebilir misin ? Engellersen ne olur, engellemezsen ne olur ? Analiz yap. Konuş. Anlat. Hissini paylaş. Olmadı mı ? Başka yollar dene. Çok severim şu sözü ' ağaç değilsin, yerini değiştir.' Çok güzel değil mi ? .. Belli dönemlerde anlam arayışı içinde olduğumdan dolayı modum daha düşük oluyor. İstediğim şeyleri gerçekten istiyor muyum diye sorguluyorum. Niyetimin farkındayım aslında. Bu niyet beni doğru yere götürür mü ? Neyse ki sonuç odaklı değilim. Sonu deniz ya da uçurum. Farkeder mi ? Yol çok güzel.
Var mısın?
Var mısın?Doğan Cüceloğlu · Kronik Kitap Yayınları · 202126,7bin okunma
220 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Hangi taşı kaldırsam / Anamla babam / Hangi dala uzansam / Hısım akrabam / Ne güzel bir dünya bu / İyi ki geldim / Süt dolu bir torbayla / Şöylece çıkageldim / Kime elimi verdimse / Döndürüp yüzümü baktımsa / Kısmet kapıyı çaldı / Kör pınara su geldi / Ben şakıyıp durdukça öyle / Gülün kokusu geldi / Bebesi olmayana / Bunalıp da kalmışa / Acılarla
Ezgili Yürek
Ezgili YürekRuhi Su · Everest Yayınları · 200686 okunma
Reklam
SON DANS -1 O eve hiç gitmek istemiyordum. Yine de ayaklarım sürüklüyordu beni. Yol boyunca öylesine değişik duygularla yürüdüm ki. Sanki bir şey olsun, bir şey olsun da beni yolumdan alıkoysun istedim. Zaten bir süredir kendimi hiç iyi hissetmiyorum. Yorgunum. Hiçbir yere sığamıyorum. Bir boşluktayım sanki. Boğulduğumu, nefes alamadığımı
Simply Complicated Üzerine Bir Söyleşi
Hayatın gerçekten çok zor olduğunu ve çok yoğun bir savaş içerisinde ilerlemek zorunda olduğumuzu herkes biliyor. Peki hayatın bizi nereye götüreceğine biz mi karar veriyoruz? Ben, şahsi fikrimi söylemek istiyorum; Hayatın bize ne göstereceğini hiçbir zaman bilemiyoruz. Ancak hayatın gösterdikleri karşısında yaptığımız seçimlerle hayatın bizi
Tam bir hafta önce, çarşambayı perşembeye bağlayan gece, öyle çok dolmuştum ki sosyal medyada karşıma çıkan bir sözü defterime not alayım derken alıp başımı gittim ve kalemimi durduramadığım bir yazma anı yaşadım. Derinlerde saklı olan tüm düşüncelerim sanki o anı bekliyormuş gibi dökülüverdiler kağıda. Ve ben bile çok şaşkınlıkla izledim bunu. O kadar hızlı yazıyordu ki ellerim, hangi konuya geçeceğimi veya hangi kelimeleri kullanacağımı bir saniye bile düşünmeden iki sayfa yazmış bulundum. Bu olaydan birkaç gün sonra yazıyı tekrar okuduğumda bazı satırlarla ilk kez karşılaştım ve içinde bulunduğumu fark etmediğim ruh halimle yüzleştim. O yazıda şundan bahsetmiştim: " Kimse bana, benim onlara merhem olabildiğim gibi merhem olamıyor. İşin kötüsü, ben de kendimi başkalarını iyileştirdiğim gibi iyileştiremiyorum. Herkese yetiyorum da kendime gelince eksik kalıyorum gibi." Ve bugün annem bana bir kargo gönderdiğini söyledi. Telefonla konuşurken de şöyle cümleler kurdu: "Sen çok güzel bir ruhsun, o yüzden seni mutlu etmek istedim." Çok duygulandım ve ağlamaya başladım. Ne büyük bir şükür sebebi🥹 Sanki bir melek gelip dokundu omzuma ve hayatımdaki güzellikleri hatırlattı. Binlerce kez teşekkür ederim Allah'ım.🥹🤍
39 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.