Ben başkalarını gözetlerken, bir başka göz beni gözetliyor. Beni gözetleyen o öteki gözü gözetleyen başka bir göz daha var. Daha ötelerde, beni gözetleyen öteki gözü gözetleyen başka bir göz daha var. Daha ötelerde, beni gözetleyen o öteki gözü gözetleyen, o öteki gözden daha öte bir göz daha var; birçok göz var. Küçük parçalara bölünmüş benliğimin her hücresi ayrı bir realiteyi yaşıyor. Her hücrenin de ayrı bir vicdanı, bir "iç-gözü var. "Mutlaka kadar zincirleme giden bu korkunç yabancılaşma ve gözaltı duygusu içinde, ancak Allah; en uçta Allah'ın var olduğu inancı, güven verebilir. Allah inancı olmadan, tam bir cehennem yaşantısı olurdu bu.
GÖLGELERİN İÇİNDEKİ SESSİZLİK
Burnundan soluyan Burcu o anda tek kelime etmeden polislere öfkeli bir yüz ifadeyle bakarken, ‘’Öyleyse artık gidebilir miyiz?’’ diye sordu. Berkant. ‘’Henüz değil.’’ dedi. Tüm ciddiyetiyle! Polis memuru Yavuz! ‘’Öncelikle polis arkadaşlarımızın kontrolünde hastaneye gideceksiniz ve bazı sağlık kontrollerinden geçirileceksiniz. Yarın öğleden sonra açıklanacak test sonuçlarına göre durumunuzu değerlendireceğiz.’’ diye devam etti. ‘‘Benim aklım başımda ve ben gayet sağlıklıyım. Dilediğiniz testi yaptırın umurumda değil.’’ dedi. Öfkeli sessiyle! Burcu. ‘’Burcu hanım, ben de öyle umuyorum. Bu arada test sonuçları açıklana kadar şehirden ayrılmak yok. Bu bir rica de-ğil, bilmem anlatabildim mi?’’ diye yanıtladı. Polis memuru. ‘’Evet memur bey, bu gayet açıklayıcı oldu.’’ dedi. Öfkeli tavrıyla! Berkant. Parıltılı, yaldızlı resmi üniformaları içindeki iki polis memuruyla birlikte hastanenin yolunu tuttular. Tam hastanenin kapısının içeresinden gireceklerdi ki o sırada Burcu, sağ tarafındaki polis memuruna dönerek şöyle dedi: ‘’Memur bey! Keşke yaldızlı resmi kıyafetlerle gelmeseydiniz. Bakın insanlar nasıl da bize bakıyor. Sanki suçluymuş gibi! Bütün gözler bizim üzerimizde!’’
Sarsıcı sorgu
Reklam
344 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
- Farkındalığın Kadar Özgürsün-
Üniversite öğrencisi Timur yaşam tarzı,eğitimi ve sosyoekonomik şartları kendisinden daha ileri düzeyde olan Nesrin'e evlilik teklifinde bulunur fakat ret cevabı alması sonucu yaşadığı ezilmişlik içgüdüsü;duygu ve düşünce dünyasında tam olarak kendine ait bir profil oluşturamamış olması onu içten içe buruklaştırır.Tesadüfen yolda karşılaştığı
Gerçek Özgürlük
Gerçek ÖzgürlükDoğan Cüceloğlu · Kronik Kitap · 20214,359 okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
Uzun zamandır bu tarz bilgi dolu, söylev tarzında bir kitap okumadığım için -
Seneca
Seneca
hariç- düşüncelerimi toparlamakta biraz zorlanıyorum açıkçası. Fakat böyle bir kitap ve böyle değerli bir çeviri bir incelemeyi hak ediyor bence, o yüzden bir not düşmeliyim buraya~ Öncelikle kitabın da adı olan "aptallık duvarı" ifadesini çok beğendim
Aptallık Duvarı
Aptallık DuvarıYoro Takesi · Denizler Kitabevi · 20214 okunma
180 syf.
·
Puan vermedi
Doğmak ya da doğmamak. Tüm mesele bu değil. İnsan hayatı üç evreden ibarettir. Doğmak, yaşamak ve ölmek. Bizim için doğmak ve ölmek arasındaki o zaman dilimi çok kıymetlidir. Kendimizi gerçekleştirmeye çalışırız. Peki ya bizi dünyaya gelmeden önce bizi birileri eğitmek isteselerdi? Nasıl bir dünyaya geldiğimizi anlama imkanımız olsaydı?
Doğmadı Kutsal Çocuk
Doğmadı Kutsal ÇocukPascal Bruckner · Telos Yayıncılık · 199736 okunma
171 syf.
10/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Otomatikleştirilmişiz...
Selamun Aleykum herkese; İlk öncelikle kitaba bayıldığımı ifade etmek istiyorum. Gerçekten mükemmel ve daha fazla abartılması gerekilen bir kitap. İçindeki mesajlar çok çarpıcıydı ve tam da günümüzü anlatıyor. Doğru veya yanlış bize dayatılan fikirleri kabul etmek zorundaymışız gibiyiz. Tam tersini söylediğimiz zaman yargılanıyoruz veya linçleniyoruz. Kimsenin kendine özgün fikri yok. Popüler kültür kölesi olmuşuz. Otomotikleştirilmişiz. En ufak bir mesele olan kitap hakkında bile bazen fikirkerimizi söyleyemiyoruz. Çünkü söylediğimiz zaman insanlar tarafından tuhaf karşılanmaktan korkuyoruz. Bu sadece kitap, film veya kıyafet gibi şeyler için değil siyaset veya dini konular için de geçerli. Topluma veya baştakine ters bir fikrimizi belirttiğimizde kötü veya terörist oluyoruz. Eğer sesimiz çıkarsa ve halk bizden yana olursa haksız bile olsak hükümet bizden yana olur. "Halk sizin için bir kukla yığını. Yeter ki iktidar sizin olsun." (Sayfa 155) Ama sesimiz çıkmazsa ya muhalefet bizi kendi menfaati için kullanır ve atar ya da kimsenin umrunda olmayız. "Karşımdaki güçler bağırarak konuşurken ben sadece fısıltıyla direnebiliyorum. Anlıyor musun demek istediğimi?" (Sayfa 85) Bize onların sunduğu seçenekten başka bir.seçenekten başka bir seçenek kalmıyor. Bu olaylar bu zamanda bile günümüzde çokça yaşanmakta. Ve gittikçe de daha kötü bir hal alıyor. Kitabı çok beğendim ve herkesin mutlaka okuması gerektiğini düşünüyorum. İyi geceler. Keyifli Okumalar :)
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,3bin okunma
Reklam
448 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
TANRI'NIN UNUTULAN ÇOCUKLARI CRAIG SILVEY 448 SAYFA "Pencereme gelmişti. Nedenini bilmiyorum ama gelmişti işte. Belki başı dertteydi. Belki de gidecek başka yeri yoktu..." Sevgili Bahar , Melek ve Ebru ile güzel bir ortak okuma yaptık. Uzun zamandır okunmayı bekleyen bir kitaptı, sayelerinde okumuş oldum. Teşekkür ederim kızlar.
Tanrı'nın Unutulan Çocukları
Tanrı'nın Unutulan ÇocuklarıCraig Silvey · Martı Kitabevi · 20216,2bin okunma
Hâlâ okuyabileceğim kitapların var olduğunu bilmek
Bu aralar İstanbul’un bütün güzel ve değerli sahaf pasaj dükkanlarını dolaşıyorum. Eski kitap, gazete ve plakları alıyorum. Evimde kütüphaneme koyuyorum. Evim tam nostalji konsepti oldu. Her zaman burada sevinçle yazdığım gibi: #YaşasınKitapOkumak!📚🤍 Her gün büyük bir umutla içimde mütemadiyen faal olan; ‘hâlâ okuyabileceğim kitapların var olduğunu bilmek’ hissi beni umudun ülkesine milyon adım götürüyor. Ben kitap okumayı çok seviyorum, Onlar da beni (tahmini his😅) Sinan.
Kesinlikle, biz olduğumuzu sandığımız kişi değiliz. Biz bu deri torbasının içine hapsolmuş ayrı bir ben değiliz. Bunun yerine biz her şeyiz; bütün bir titreşim sistemiyiz; dalgalanmayız; varoluş dediğimiz titreşimin ta kendisiyiz. Bu biziz ve sonsuz şekillerde titreşiyoruz.
Moleküller, atomlar ve atom altı parçacıklar arasındaki mesafeler inanılmaz derecede geniştir ve bu bileşenlerin bile gerçekten katı olduğu söylenemez. Bir şey diyebileceğimiz herhangi bir şeyden çok daha fazla hiçbir şey vardır. Yani boşluk ve katı sadece kutuplardır; ben ve öteki, organizma ve çevre, birey ve dünya ile aynıdır. Bunlardan herhangi birini yeterince incelerseniz diğerini bulacaksınızdır.
Reklam
Karşılıklı kaçamak bakışlar ve ürküten bir sessizlik... İnsanın iyiye yorduğu her şey için kendisine kızdığı, ümitlenmekten ölümden korkar gibi korktuğu o anlar... Alper, sessizliğin neyi getireceğinin bilincinde, susmamacasına konuşmaya başladı. Sesi uzun bir tefekkür sürecinin sonunda varılmış derin çıkarımları izah edecekmiş gibi ciddi bir tona
Sayfa 51 - Giriş, Aşka kılavuzmuş yavru kedilerKitabı okudu
318 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Mükemmel bir kitap tavsiyemdir okumalısınız . “Benim yaşımda aşk, kimin kollarında öleceğine karar vermektir. Aslında her yaşta öyledir” diye başlıyor Murat Menteş’in harikulade kitabı Ruhi Mücerret. April Yayıncılık’tan çıkan kitabın kapağında yer alan tek kanallı ve siyah-beyaz televizyonda Orhan Gencebay ile Cüneyt Arkın, az sonra
Ruhi Mücerret
Ruhi MücerretMurat Menteş · April Yayıncılık · 201315,4bin okunma
624 syf.
8/10 puan verdi
Kate ve Tully’nin dostluğu. Başta size ilham veren, içinizi ısıtan sonrasında sizi sinir krizi geçirten ve buna nasıl izin verirsin dedirten ama en sonunda sizin kalbinizi kırıp her şeye rağmen devam eden bir dostluk. Gerçekten de son nefesine kadar dost kaldılar. Tully’nin bencilliği beni çıldırtsa da Kate hasta olduğunda her şeye rağmen onu aradı ve yanında olmasını istedi. Nasıl istemesin ki? Otuz yıldan uzun bir dostluk. Tully annesi tarafından istenmeyen yapayalnız bir kızken Kate ve ailesi ona bir aile, annesi anne babası baba oluyor. Üstelik Tully’a bir hayal bir amaç edindiren gene Kate’in annesi oluyor ki, o hayal için ne yaparsam mübahtır diyerek yaşıyor hayatını Tully. Bir gün çok ünlü çok zengin bir televizyoncu oluyor ama en son yaptığı şey, Kate ile kızı Marah’ya kurduğu tuzak -ki Marah beni kanser etti kitap boyunca, sonunda da annesini ediyor da neyse- benim kalbimi çok kırdı. Ona rağmen Kate gene ona gitti çünkü son günleriydi. Johnny ise çok ayrı bir olay ki, Kate gene eskiden Tully’u istemesine rağmen onunla evlendi çünkü aşık olmuştu. Uzaktan bakınca Kate’e çok kızdım, aptal dedim, kabullenemedim ama yaşarken böyle olmuyor. Ama ne olursa olsun bir yakın dostlukta kıskançlık olursa çok zor bir ilişki olur. En azından çok yakın arkadaşa sahip ben, bu konu da rahatsız oldum. Kalemi harika ve akıcı, sonunda sizi gerçekten ağlatan ve gene de her şeye rağmen seveceğiniz bir kitap. Her yönden bir şeyler görüyorsunuz, çocukları için hayatından vazgeçen bir kadın ve kariyeri için aile kurma şansından vazgeçen diğer kadın tam bir örnek.
Ateşböceği Yolu
Ateşböceği YoluKristin Hannah · Pegasus Yayınları · 20168bin okunma
303 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Köyde doğup, 15 16 yaşına gelince besleme olarak birkaç ev dolaştıktan sonra, Fazıl'ın evine hizmetçi olarak gelmiştir, Zehra. Evin hanımı tarafından çok değer görmüş, bilhassa kızı konumuna getirilmiş olan kahramanımız, zekası ve heyecanıyla birlikte, şehir hayatını benimsemiş, yavaş yavaş bir hanımefendiye dönüşmüştür. Fazıl'ın eşide ölünce, olaylar döngüsü köşkün yeni hanımı yapmıştır kendisini. Kitap, Zehra'nın "Korkuyorum, Fazıl" cümlesi ile başlar ve olaylarda tam bu noktada gelişir. Eski Türkçe'den fazla kelime var içerisinde fakat sayfanın altında tek tek günümüz Türkçe'sine çevrilmiştir, kelimeler. Ben çok severek okudum...Türk klasiklerinin önemli bir eseri bana göre...
Korkuyorum
KorkuyorumPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 202043 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.