Mahkûmiyetim için oy verenlere, bundan sonra olacaklar hakkında bir kehanette bulunmak istiyorum, çünkü insanların özellikle kehanette bulunabileceği bir konumda, ölmek üzereyim. Beni öldüren beyler, size sesleniyorum! Zeus aşkına, ölümümden hemen sonra, beni çarptırdığınız cezadan çok daha ağırına çarpılacaksınız. Beni ölüme mahkûm ederek hayatlarınızın hesabını vermekten kurtulacağınızı sandınız, ancak size söylediğim gibi, tam tersiyle karşılaşacaksınız. Sizler farkına varmadan engellemekte olduğum denetleyenlerinizin sayısı artacak. Ne kadar genç olurlarsa sizi de o kadar çok rahatsız edecekler ve buna bağlı olarak öfkeniz artacak. İnsanları öldürerek, sizi doğru yaşamamakla suçlayacak birilerinin ortaya çıkmasını engelleyeceğinizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Denetlenmekten bu şekilde kurtulmak hem olanaksız, hem de kötü bir çözümdür. Başkalarının sizi eleştirmesini engellemek yerine, mümkün olduğunca daha iyi biri olmaya çalışmalısınız. En doğru ve en kolay yöntem budur. Mahkûmiyetime oy verenleri bu kehanetle selamlayarak ayrılıyorum.
Ramtha özetle der ki, sen Tanrı’sın ve Tanrı kendisini cezalandırmak için mi cehennem diye bir yer yaratacak? Tanrı kendini cezalandırır mı hiç?
Evet, gerçekten de kendi içerisinde tutarlı bir argümandır bu. İroni yapmıyorum, gayet ciddiyim.
Eğer adına “insan” dediğimiz varlık aslında Tanrı’ysa, cehennem diye bir yerin olması saçmadır, çünkü bu
Masallar, ilahiler, efsaneler, destanlar, türküler, ninniler, tiyatro, sinema ve edebi eserler: Halk arasında masallar çoktur. Masalların en meşhuru "Hangur" un hikayesidir. Türk mitolojisindeki tepegözü andırır. Demirciliğin dünyaya Kafkasya'dan yayıldığı hakkında ki rivayet ünlüdür. Halk arasında La Fontaine'in kendinden çok
_Tanrı, ilk ateisttir. Ateistler
_Tanrı, ilk masondur. Masonlar
_Orospu çocuğu. Marques de Sade
_Herkesin tanrısı kendine benzer. Yamyamların tanrısı bir yamyam; savaşçıların tanrısı bir savaşçı; hırsızların tanrısı hırsız; aşıklarınki de aşk tanrısı olacaktır. Ralph Emerson
_Trakyalılara göre tanrı, sarışın ve mavi gözlüdür. Öküzlerin elleri
_Bazı insanlar kendi güneş sistemlerinde yaşarlar. Onları orada ziyaret etmek gerekir.
_En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir nefesle yaşamayı. En yüksek uçurumlardan düşerken öğrenirsin uçmayı. En derin yaralarla başlar en derin gülücükler.
_Sevdiğiniz insanları düşünüyorsunuz, ama daha derine inin, sonunda sevdiğinizin onlar
_Çocukluğumuzda Türk, kaba ve yabani demekti. İslam ümmetinden, Osmanlı idik. Vatan sözü yasaktı. Padişahın kulları idik. Okul çıkışında ’Padişahım çok yaşa’ diye bağırırdık. Arap’a Arap, Arnavut’a Arnavut, Rum’a Rum, fakat kendimize Osmanlı derdik. Bütün ekonomi, bütün iç ve dış ticaret, bakkallara kadar çarşılarımız, kadrolarında bir tek Türk
_Bir gün ressamlar Türk'ün simasını kaybederlerse, yıldırımı alıp yapıversinler. Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir. Bu memleket, dünyanın beklemediği, asla ümit etmediği bir müstesna mevcudiyetin yüksek tecellisine, yüksek sahne oldu. Bu sahne en aşağı 7 bin senelik bir Türk beşiğidir. Bu beşik tabiatın
_Alçak bir takım ihtiyaçların tatmini için kullanılan yetenek, güya artistik bir şekil verir kirli bir muhtevaya. Sanatçı, zayıflık ve kötülükle insanları aldatır ve kendilerini aldatmalarını kolaylaştırır. Sahtekârdır çünkü manevî susuzluklarını temiz bir kaynaktan doyurduklarına ikna eder onları. Sanat’ın nimetinden mahrum kalınan böyle zamanlar
_Schopenhauer: Fizyonomi bilimi, yüzden kişiliği okuma sanatıdır. Bir insanın çehresinin şekli şemali, ikiyüzlülüğün hakim olamadığı yegâne sahadır. Her insanının çehresi bir haritadır. Bir insanın çehresi, dilinden daha ilginç şeyler ele verir çünkü onun yüzü, söyleyip söyleyebileceği her şeyin özetidir. Dil bir insanın sadece düşüncelerini ele
_Dinde zorlama yoktur. (Bakara 256) _Ama, kim İslamdan çıkıp başka bir dîn'e yönelirse sapkındır ve af yoktur. (İmran 90) _Çünkü, tek gerçek din islamdır. (İmran19) _İslam dışı tüm inançlar batıl ve sapkınlıktır.(Hadis) _İslam hakim gelene kadar kafirlerle savaşın.(Enfal39) _Kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır. (Saff 8)
_Işık bekliyor, fakat karanlığa sığınıyoruz. İncil
_Karanlığa lanet etmektense, bir mum yakmalıyız.
_Neyin doğru olduğu umurumuzda mı? Fark ediyor mu?
_Gerçek bilgelik, sınırlarımızı bilmekte yatar
_Can sıkıcı ve sevimsiz görünse de bilimsel yöntemin önemi, bilimsel bulgulardan çok daha büyüktür.
_Edilgen taraf, baskın tarafın yanılsamalarına
_Uyanmanız için ne kadar çok tiksinti biriktirmemiz gerekiyor?
_Nerede tükettin ömrünü? Bir hareketin hatırası, bir tutkunun işareti, bir maceranın parıltısı, güzel ve firari bir cinnet - geçmişinde bunların hiçbiri yok; hiçbir sayıklama senin ismini taşımıyor, seni hiçbir zaaf onurlandırmıyor. İz bırakmadan kayıp gittin; senin rüyan neydi
_Psişe, insan zihninin, bilincinin ve bilinç dışının tamamıdır. Galaksilerin ardında tanrıyı aramayı hayal edemeyiz. Her şey psişenin ürünüdür. Eski yunanca'daki psyche sözcüğü, "kelebek" anlamına gelir." Latince'deki animus ruh ve anima can, eski yunanca anemos rüzgar sözcüğüyle aynı köktendir.
_Vücudun merkezi de başta