64 syf.
2/10 puan verdi
İlhan Arsel’le cahiliye dönemine gidip dönem hakkında yanlış fikir sahibi olabilmek için çok ideal bir kitap. Alternatif tarih arıyorsanız el kitabınız olabilir. Birkaç iddiayı örnek olarak vereceğim. İlhan diyor ki, kız çocuklarını gömmek yaygın değildi kız çocuklarının doğuşunu talihsiz saymak gelenekte yoktu. Dakika bir gol bir. Evet her evde
Cahiliyye
Cahiliyyeİlhan Arsel · Kaynak Yayınları · 2016115 okunma
Svetlana Aleksiyeviç (2015 Nobel Konusmasi)
Nigâr Hacızade Belaruslu gazeteci-yazar Svetlana Aleksiyeviç, savaşı, şahidin anlatma yükümlülüğünü, edebiyatını, ömrü boyunca yanı başında olan sesleri anlatıyor. Kaybedilmiş Bir Savaş Üzerine: Svetlana Aleksiyeviç’in Nobel Edebiyat Ödülü Nobel Edebiyat Ödülü’nün bu yılki sahibi Belaruslu yazar Svetlana Aleksiyeviç, 7 Aralık’ta ödül
Reklam
Bugün bana büyük geldi Ciddi olmayı denedim önce Becerebilirmişim gibi sanki iki dakika Olmadı tabii ki Ciddi olmayı her denediğimde Yukardan bana bakıp gülüyorlar gibi gelir Yine öyle geldi Gülmeyin diye bağırdım yıldızlara sonunda Bugün büyük sana diye cevap verdiler Sonra sevimli olmaya çalıştım Sinirli insanlar ülkesinde Etrafta salak salak
. . . ŞİİR-MİİR K/aralamalar (Not: Mükerrer kayıtlar, sâir hata ve düzenlemeler bir ara yapılacaktır inşallah, diyelim... Bu hususta okurlardan özür dileriz...)
"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun." Birhan Keskin, fakir kene "Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
736 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 12 days
YAŞAMASIN
‘’Kötülüklere uydukça şansının açılacağını sanma.’’ Mevlâna "Kötülük etme fırsatı, insanın karşısına günde yüz kere çıkar; iyilik etme fırsatı da yılda bir kere." Voltaire DCIF yani Danimarka Soykırım Merkezi’nde çalışan dört kadının zalimlikler, bencillikler, kıskançlıklar, sinsilikler ve hainliklerle örülü gündelik yaşamlarında, bir
İstisna
İstisnaChristian Jungersen · Ayrıntı Yayınları · 202191 okunma
Reklam
Bu kitap fiyatları ne!
Okullar başladığından beri üniversitemin kütüphanesini sömürdüğümden aylardır kitap almaya gitmiyordum. Bugün, arkadaşımla bir kitapçının önünden geçerken giriyim bakıyım fiyatlar ne olmuş, dedim. Gözlerime inanamadım. Artmış olmasını bekliyordum, bekliyordum da bu neymiş artık? İlk, elim Alfa yayınlarının meşhur ansiklopedi serisinden
Suç Kitabı
Suç Kitabı
'na gitti. Kaç kere fiyat değişikliği olmuşsa üst üste bilmem kaç tane etiket yapıştırılmıştı, son karar kılınan fiyat 220 tl. Sonra yine Alfa yayınlarından
Mandarinler
Mandarinler
'e elim gitti, 85 tl. Yuh artık, diyip yakınlarımda bulabildiğim en ince kitabın fiyatına bakmaya karar verdim ve
Bilinmeyen Adanın Öyküsü
Bilinmeyen Adanın Öyküsü
'nün de fiyatının 30 tl olduğunu görünce mağazada daha fazla bağırmamam için arkadaşım tarafından dışarı çıkarıldım. 2021'de 192* kitap okudum. Bu 192 kitaptan rahat bir 40'ı İngilizceydi. Hadi onları da dolarla satın almamışım gibi yapalım, sizi mi kırıcam. Bu kitapların hepsinin sıfırını satın almış olsaydım, şu anki fiyatlarla 192x50=9600 lira para mı verecektim yani, en iyi ihtimalle? Kitap okumanın artık hobi değil, golf gibi bir zengin meşgalesi olduğunu gördüm. Artık zengin eş arayanlar da "yılda en az 150 kitap okuyan birini istiyorum" diye gezebilir. *1000kitap üzerinde bu sayı daha az görünüyor çünkü eksik kitabın eklenmesi 1 hafta sürüyor, yıldım. Bazı kitapları "ay bunla mı uğraşıncam," diyip ekletmiyorum.
303 syf.
·
Not rated
·
Liked
Veba; olay değil, olgu.
Veba, varoluşçuluk ve absürdizmle tanıdığımız yazar Camus’ün 1947’de yazmış olduğu bir roman. Kitapta Cezayir’in Oran kentindeyiz, bir gün modern dünyanın tüm alışagelmiş normal, tekdüze hatta sıkıcı günlerinden birinde apartmandan çıkarken ölmekte olan bir fare görmemizle başlıyor her şey. Ve sonrasında giderek şehirde artan bir fare
Veba
VebaAlbert Camus · Can Yayınları · 202020.2k okunma
İnsan olamamak
Sabah yürüyerek işe giderken hayvan pazarında bu yavruyu gördüm. Kendimi tutamadım ve karşıya geçtim yanına gittim o kadar tatlı o kadar küçük ki. Bir kere sevebilir miyim diye sordum. İki kere sev dedi bunu satıyor musunuz dedim? Evet dedi. Bir aylık buzağı annesi nerde dedim. Evde dedi. Ordan biri ne kadar dedi? 12. 000 Tl Yüreğim hala acıyor, gözlerim doluyor çok üzüldüm 😢😞 Sadece insanlar mı yavrularından ayrılmamalı, sadece insanların mı duyguları var. her şey dünyada insanlar için mi? Ya da dünya malını kendime göre kullanırım kimene mi? Daha saman bile yemeyi bilmeyen bir yavruyu annesinden ayırıp pazarlayacak kadar çok mu paraya ihtiyacı vardı sormak isterdim? Ya da 12 bin tl bu küçücük yavruyu ticaret malzemesi olacak kadar önemli bir paramıydı? Ya o daha yavru kendi annesinden başkasının sütü yaramaz o buzaya ölür 😢😢Deme ki Bir insanda her şeyden önce vicdan olması gerekiyormuş. Hiç mi vicdanın sızlamadı? Hiç mi sormadın kendine bu daha yavru? Bu kadar mı dünya malına düştük? Bu kadar mı insanız hayatta her gün yastığa başımızı koyuyoruz ama hiç düşünmüyoruz ne yaptım ben bugün. İnşallah satılmamıştır o yavru ve annesine kavuşmuştur.
VADİNİN EN ZENGİN İNSANI Bir zamanlar uzak ülkelerden birisinde, verimli toprakların bulunduğu bir vadide Şeka adında kibirli bir adam yaşardı. Uçsuz bucaksız topraklarında at sırtında gezip sahip olduklarıyla gururlanmayı seven, çok cimri bir adamdı bu. Bir gün yine atıyla gezerken Salih adında ortakçı bir köylüyle karşılaştı. Salih, büyük bir
475 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.