448 syf.
8/10 puan verdi
Mustafa Kemal'in sansürsüz el yazıları
Devamlı Atatürk hakkında yazılanları okuyup dururuz da, neden hiç kimse Atatürk'ün kendi kalemini/yazdıklarını okumaz??? Beni çok üzen ve şoke eden bir kitaptı. Atatürk'ün ateist olduğunu zaten biliyordum ancak onun bu kadar katı bir pozitivist/materyalist olduğuna kitaptaki kendisinin bazı orijinal el yazmalarıyla şahit oldum.
Din ve Allah
Din ve AllahDoğu Perinçek · Kaynak Yayınları · 201448 okunma
481 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
'Serenade für Nadia'
'Serenad' okuduğum ilk kitabıydı Zülfü Livaneli'nin. Öncelikle kitaba adını veren 'Serenade für Nadia' ya ilham olan o ünlü serenatı aşağıya bırakıyorum: open.spotify.com/track/6BdrHOEmo... Kitabı okurken yer yer açıp parçayı dinlemiştim. Bu yüzden artık bu parça
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020135,2bin okunma
Reklam
Benim yazdığım bir hikaye. Akvaryumdaki Balıklar "Hala bir iş bulamadın mı," diye sordu erkek kardeşi. "Hayır," cevabını verdi. Kısa süreli sıkıntılı bir suskunluk oldu devrisine. Rekabet ölümcüldü ama sıkıntı tek taraflıydı. Beriki, hayatın olağan akışına uygun bir şekilde ve sanki kardeşinin keyifsizliğinden haz
1808 syf.
10/10 puan verdi
·
18 günde okudu
SAVAŞLAR VE BARIŞLAR ÜZERİNE
''Damarlarındaki kanı boşalt, yerine su doldur, işte o zaman savaş olmaz.'' (I. cilt, s. 587) Savaş... savaş... savaş... Nedir bu savaş? Dostoyevski der ya, ''Her insan doğuştan gaddardır,'' diye, bence savaş, gaddarlığın, açgözlülüğün ve hükmetme aşkının dışa vurumudur. Barış ise, aynı savaş gibi, sadece çıkarların kesişmesiyle oluşan, başka
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)
Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202220,7bin okunma
60 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 günde okudu
Merhabalar, bugün aslında uzun zaman önce okuduğum fakat verdiğim ara yüzünden incelemesini yazamadığım bir kitap hakkında konuşacağım. Öncelikle kitabı çok beğendim. Virgülüne, noktasına kadar anlamlı bulduğum ve altını çizmek istediğim anlamlı cümlelerle dolu. Kelimeler öyle parıltılı kullanılmış ki her bir sayfada o parıltılar yüreğime
Dut Ağacının Altında
Dut Ağacının AltındaAbdurrahman Seyhan · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık (KDY) · 2022202 okunma
_Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun. _İnsan doğasındaki en derin prensip, "takdir edilme" isteğidir. _Alaycı tiplerin aslında acılarını gizlemeye çalıştığı gerçeği doğrudur. _İnsanın dünyadaki durumu, kedinin kitaplıktaki durumu gibidir; görür ve duyar ama hiç bir şey anlayamaz. _Yanlış anlayanlar tarafından
Reklam
308 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
NIETZSCHE’Yİ ANLAMAYA ÇALIŞMAK | Böyle Buyurdu Zerdüşt #okumadanönce
Biz onu “beni öldürmeyen acı güçlendirir” sözüyle tanıyoruz daha çok. Biraz daha tanımak ve anlamak isterseniz buyrun. Burada detaylı incelememi bırakıyorum. youtu.be/L_Xn3sGZGOk Ben okumaya devam edeceğim derseniz; Böyle Buyurdu Zerdüşt: Herkes ve Hiç kimse için bir kitap 19.yy’da yazılıyor eser. Fakat kimse anlam veremiyor, yoğun
Böyle Söyledi Zerdüşt
Böyle Söyledi ZerdüştFriedrich Nietzsche · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202037,2bin okunma
183 syf.
10/10 puan verdi
Merhaba Sevgili 1000K Okurları, Bugün sizlerle Nilgün Marmara hakkında hasbihal etmek istedim. Bu incelememdeki öncelikli amacım ufak da olsa sizleri Nilgün Marmara ile tanıştırmak ve bu eseri hakkında o küçük anekdotu sizlerle paylaşmaktır. Özellikle söz konusu şiir ise ben şiiri anlamanın yolunu şairi tanımaktan geçtiğine inanıyorum. “Acaba
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)
Daktiloya Çekilmiş Şiirler (1977-1987)Nilgün Marmara · Everest Yayınları · 20143,428 okunma
392 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Selamm Bugün sizlere #koreliserserim kitabıyla geldim. Kore'yi ve onlara ait şeyleri sevenler için güzel bir öneri olabilir diye düşünüyorum. Daha çok gençlere yönelik bir kitaptı. Nehir karakterini hiç sevmediğimi belirtmek istiyorum, çoğu zaman gereksiz aşırı tepkiler veren ve 'Leylek’in tabiri ile kaba bir karakterdi benim için. Leylek yani Hyun-Woo ise tam bir muammaydı. Başlarda anlam veremediğim tepkileri vardı ama ilerleyen sayfalarda onun hakkında ki gerçekleri öğrendiğimde davranışları anlam kazandı. Neyse fazla uzatmadan konusundan biraz bahsedeyim.. #konusu Nehir Kore'ye dair her şeyi seven ve en büyük hayali birgün Kore’ye gitmek olan üniversite öğrencisi genç bir kızdır. En yakın arkadaşıyla okulda birgün pano da asılı olan Erasmus öğrenci değişimi programını görürler. Ve bu öğrencilerin arasında Koreliler de vardır.. Nehir, gelen öğrencileri yakın arkadaşları Sebahat ve Cemil ile gezdirme görevini üstlenmiştir.. Hyun-Woo ise daha okula adım atar atmaz Nehir’in radarlarına girmiştir. Elbette ki bu iyi anlamda değil. Aynı zamanda tanışmaları ve ilk konuşmaları da pek iç açıcı değildir. Birbirlerine zıt olan iki karakter olsalar da zamanla aralarında farklı bir ilişki başlar.. Hyun-woo’nun geçmişi ve İstanbul’a geliş sebebi ne? Nehir'in, Hyun-Woo ile aralarında ki ilişki nasıl ilerleyecek? Nehir, seçim yapmak zorunda kaldığında neyi seçecek? John ve Hyun ne saklıyor? Hepsi ve daha fazlasını kitapta bulabilirsiniz..
Koreli Serserim
Koreli SerserimOlca Karasoy Moral · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 202214 okunma
448 syf.
10/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Hem kitapta hem de kitabı okumaya başladıktan sonra kendi hayatımda mental olarak çok yoğun o kadar fazla şey oldu ki. Kitabı okumamın çok uzun günler aldığını, elimde süründüğünü sanıyordum ama sadece on gün sürmüş. Bu sürenin sadece üç veya dört gününde hakkıyla okuyabildim kitabı. Burada bu süreci daha fazla yazmayacağım çünkü Nazlı gibi olmak
00:00 Biri Sizi Düşünüyor
00:00 Biri Sizi DüşünüyorN. G. Kabal · Martı Yayınları · 20217,1bin okunma
Reklam
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Herkese merhaba! Son zamanlarda okuduğum en iyi kitaplardan biri Phil'in Dehşet Verici Kısa Saltanatı. Hatta bu kitabın hiç duyulmamış veya görünürlük kazanmamış olmasına hayret ediyorum (bu benim için de geçerli bu arada, radarıma girmemişti ta ki bir arkadaşım bu kitabı bana hediye edene kadar). Kesinlikle daha fazla okura ulaşması gerektiğini düşündüğüm çok nitelikli kitaplardan biri. Çevirisi de bir o kadar başarılı ve Niran Elçi'ye ait. Kitabı okuyalı yaklaşık iki ay oluyor. Ancak, değişen gündemle birlikte, daha da anlam kazandı benim gözümde. Çünkü hiçbir şey değişmiyor. Geçmiş, bugün ve - ne yazık ki - yarın da yine insanların temel içgüdülerinin egemenliği altında oldu ve olacak. Biz değişmez isek... Kısacık bir kitap olmasına rağmen içi dolu dolu olan bu kitapta neler yok ki. Siyaset, politika, devletler, devletler arası ilişkiler, sınırlar, sınır ihlalleri, mücadele, özgürlük, hegomonya, diktatörlük ve daha nice başlık metnin içerisine ustalıkla yerleştirilmiş durumda. Bu kitabı Hayvan Çiftliği'ni okuyup kitap hayvanlardan, çiftlik hayatından bahsediyor bu ne yaaa diyenlere önermiyorum. Bu kitabı nitelikli, akıcı ve çarpıcı bir kitap okumak isteyen herkese öneriyorum. Kitaplarla kalın!
Phil’in Dehşet Verici Kısa Saltanatı
Phil’in Dehşet Verici Kısa SaltanatıGeorge Saunders · Delidolu Yayınları · 2015341 okunma
246 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
"Adınla çağır beni, ben de seni benimkiyle,"
...seninle beraberken benim için her şeyden değerli olan, o zamanlar yaptığın gibi, yüzüme bak, göz göze gel ve adınla çağır beni. Call Me By Your Name, üç dört yıldır bildiğim bir film ama izlemeye hiç yeltenmemiştim. Hikayeme katkısı olacağını düşündüğüm için Timothée yüzünden izlerken hayatımda ilk kez bir yapıma comfort filmim diyeceğimi
Adınla Çağır Beni
Adınla Çağır BeniAndré Aciman · Sel Yayınları · 20203,368 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Çok uzun zamandır elimde gidip gelen fakat bir türlü içini açıp okuyamadığım bir kitaptı. Bugun hikayeleri okudum tamamladım ve ilk incelememi yazıyorum. İçerisindeki hikayeler kısa kısa ve bir veya iki günde bitirilebilecek bir kitap içindeki hikayelerden buruna bayıldım.Palto konusunda toplum tarafından ezilmiş bir türlü ışığını parlatamamış edebiyat tarihinde küçük insan olarak bahsedilen kişileri anlatıyor ve anladığım kadarıyla bir çok yazar bu hikayeden etkilenmiş olmalı ki esintilerini görebiliyoruz. Dostoyevsky nin "hepimiz gogolun paltosundan çıktık" deyişini daha önceden okumuştum fakat şuanda anlam kazandı. Burun hikayesine gelirsek yaşadığımız toplumda bagdaştırabileceğimiz çok fazla insan konu ve yer olması dolayısıyla canımı biraz acıtan aynı zamanda kesinlikle dogru diyerek sürekli onayladığım küçücük fakat bir o kadar çok şey anlatan kayırmaların sanki bir rüyaymış gibi hayatın en içinden alınmış olması seneler geçse de bazı düzenin değişmediğini bize göstermiş olması hem üzücü hem de çarpıcıydı.
Bir Delinin Hatıra Defteri (Burun ve Palto Öyküleriyle)
Bir Delinin Hatıra Defteri (Burun ve Palto Öyküleriyle)Nikolay Gogol · Ren Kitap · 201754,8bin okunma
55 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.