Zafer ve kurtuluş, bugün veya yarın olmazsa düşmanın kalelerini hedef alan binlerce kurşundan sonra muhakkak gelecektir.
Ahlak filozofu Sokrates, 51 kişilik jüri önünde yargılanıyor ve idam kararı verilip, baldıran zehiri ile öldürülüyor. Öldürülmeden önce sevenleri, "Seni hapishaneden kaçıralım." diyorlar. "Bu ahlaksızlıktır! " diyor ve kabul etmiyor. "Uyduruk sözlere başvurursan jüri seni affedebilir. " diyenlere de itiraz ediyor ünlü filozof. Tarihe geçen savunmasında, idam kararı veren jüriye şunları söylüyor: "Ölümden korkulmaz çünkü ölümün çaresi var. Ölürsün, kurtulursun.. Ama yanlış yapmanın çaresi yoktur. Yaptığınız yanlış kıyamete kadar sizinle birlikte gelecektir! " Bugün, 2.500 yıl geçmesine rağmen, Sokrates'in ismini bilmeyen yok yeryüzünde. Peki, onu idam ettiren jüri heyetinin isimlerini bilen var mı? Yok! "Şu hayatı öyle bir yaşa ki, Kapanışta kendini alkışlayabilesin... "
Reklam
Edep; Müridin kendi nefsine, ihvanına, mürşidine ve Allah’a karşı uyması gereken kurallardır. Bu kurallara uymak vuslat vesilesidir. Edebe uymayanlar lütuftan mahrum olurlar. Ne güzel söylemiş büyüklerimiz “Edeple gelen lütufla gider” diye. Pirimiz Abdülkadir Geylani Hz.leri “Bir edep için, binlerce derviş feda olsun. Edep gittiğinde onu geri
İnsan, doğayı kötüye kullanmadan, koruyarak işlemelidir.
Canlıların yok edildiği bir dünyada insan ruhu yalnızlık duygusundan ölür gibi geliyor bize. Unutmayın; bugün canlıların başına gelen, yarın insanın başına gelecektir. Çünkü, bunlar arasında bir bağ vardır. Toprak insana değil, insan toprağa aittir.
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nemrut ve Kayıp Mezar
Herkese Merhaba ✓ Bugün Umut Altuğ 'un kaleminden Nemrut ve Kayıp Mezar ile geldim. ✓ Mimar Sinan Üniversitesi Arkeolog bölümü Profesörü Dr. Oktay Çetin Oxford Üniversitesinde yüksek lisans yaptıktan sonra Nemrut, Göbeklitepe, Hasankeyf ve Zeugma'da alan çalışmaları yapmış önemli bulgular ile adından süreli bahsedilmiştir.Yine bir gün eve çalışma yaptığı zaman arkadaşının yakılarak korkunç bir cinayete gittiği haberini alır.Komiser Vedat cesedin yanında kendisine yazılmış bir not olduğunu söyleyerek onu olay yerine götürür.Notta yazan "Ateş suya dönüşmedi"mesajı ile Oktay Çetin cinayetin Hz.İbrahim'in ateşe atılması ile aynı şekilde yapıldığını fark edince büyük bir şok yaşar.Bu olay cinayetler halkasının ilk başıdır ve cinayetlerin devamı gelecektir.Nemrut ve Kayıp Mezarlar'ın da işin içine girmesiyle işler iyice çıkmaza girer.Peki bu cinayetler neden işleniyordu ve Oktay Hoca ile bağlantısı neydi? ✓ Tarihi mekanların bu kadar güzel bir olay örgüsü içerisinde özellikle polisiye türünde böyle güzel bir kurguya konu olacağını asla düşünmezdim.Okurken o yerler ve olaylar hakkında bilgilerin de içinde olduğu dolu dolu bir eserdi. Bu sürükleyici yolculuğa çıkmak isterseniz tavsiye ediyorum √√√
Nemrut ve Kayıp Mezar
Nemrut ve Kayıp MezarUmut Altuğ · Düşün Yayıncılık · 202314 okunma
Ahır yapılan camilerin belgesi!
"Bu ne insafsızlık!" Birincisi, Atatürk devrine ait... 20 Nisan 1936 tarihli Cumhuriyeť inhaberi şöyle: "Bu ne insafsızlık. Seferihisar'da tarihî bir cami ahır yapılmış!" Habere göre İzmir Seferihisar'da bulunan Hereke köyündeki II.Bayezid zamanından kalma bir tarihî cami tahrip edilmiş ve ahırahaline
Reklam
Nutuk Artık Tabu Olmaktan Çıkartılmalıdır!
Türkiye'nin yakın tarih alanındaki tabularından biri, belki den başlıcası Nutuk'tur. 15-20 Ekim 1927 günlerinde Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal tarafindan CHP Kongresi'nde okunan Nutuk, Kongre GenelKurulu tarafından "tamamen ve harfiyen tasvip edilmiş". böyleceTek Parti'nin tek "temel eseri" ilan
Sayfa 48 - TimaşKitabı okudu
Karşısında sustuğun, karşılık vermediğin, meydanı bıraktığın her saçmalık büyüyerek tekrar karşına gelecektir. Bugün “muhatap almaya değmez” dediklerinle yarın zorunlu olarak muhatap olacaksın. Bugün görmezden geldiklerin, yarın büyüyerek gözüne sokulacaktır. Bulaşmak istemediklerin, yarın sen istemesen de sana bulaşacaktır. Bugün yolunu değiştirip kurtulduğunu zannettiklerin, yarın yolunu kesecektir.
Ala suresi
Biz bugün, uzakta bulunan bir kimse ile böyle bir münasebet kurabilecek kudreti elde etmek için pek hassas cihazlara başvurmak mecburiyetindeyiz. Birgün gelecektir ki delikanlı, hiçbir mekanik cihaz kullanmadan, uzak mesafelerdeki dostuna seslenecek ve ondan cevap alabilecektir, bunlara hiçbir engel mani olamayacaktır. Telefon ve radyo (telsiz) pek mükemmel iki cihazdır. Her ikisi de uzakta bulunan kimselerle çabuk temas kurmayı sağlar. Fakat bunları kullanabilmek için tel şebekesine ve belirli makinaya ihtiyaç vardır. Bu bakımdan kelebek bizden üstündür. Ne var ki onu kıskanmaya hakkımız yoktur. Biz insanlar da aklımızı kullanmalı ve ferdî bir telsiz sistemi keşfetmeliyiz. Ancak o zamandır ki biz de telepati sahibi olacağız.
45/Casiye Suresi
32. "Allah'ın verdiği söz gerçektir ve Sa'at mutlaka gelecektir." dendiği zaman, siz: "Biz, o Sa'at nedir bilmeyiz? Yalnızca bir varsayım olduğunu sanıyoruz, kesin bilgi sahibi değiliz." dediniz. 33. Yaptıklarının kötülükleri apaçık ortaya kondu ve alay ettikleri şeyler, onları kuşattı. 34. "Bugüne kavuşmayı nasıl umursamadıysanız, Biz de bugün sizi umursamıyoruz. Kalacağınız yer ateştir. Ve sizin için bir yardımcı da yoktur." denir. 35. İşte bu, Allah'ın ayetlerini alay konusu etmeniz nedeniyledir. Sizi, dünya hayatı aldattı. Artık bugün onlar, Cehennem'den çıkarılmazlar. Ve onlardan özür de kabul edilmez.
Reklam
Çünkü oryantalizm gibi misyonerlik de bir taraftan sömürgeciliğin, emperyalizmin keşif kolu olacak, kapitalizmi, "yeni hayat” tarzını ve insanlığa, tabiata karşı hoyratlığı besleyen büyük hortumların taşıyıcısı, yayıcısı, meşrulaştırıcısı haline gelecektir. Bu saha ile ilgilenen bir meslektaşımızın, Azmi Özcan'ın verdiği bilgilere göre
Sayfa 964Kitabı okudu
Halk Müslümanlığı esas itibariyle büyük kalabalıkların dini anlama ve yaşama biçimlerinin, hissiyat ve maneviyat âleminin, dünya ve hayat tasavvurunun tamamı olarak mütalaa edildiği zaman hem İslâmın farklı coğrafyalarda ve kültürler içinde nasıl anlaşıldığı ve o kültürlerle nasıl münasebete geçtiği hem de bugün için taşıdığı kuvvet ve zaaflar açısından kıymetli ve verimli bir alan haline gelecektir. Halk Müslümanlığıyla alakalı yasakların ve ideolojik söylemlerin, karalamaların olduğu Türkiye için bu daha da mühim bir meseledir. Modernleşme döneminde ortaya çıkan veya yoğunluk kazanan ve bugüne kadar gelen tenkitlerin, karşıtlığın, küçümsemenin, kaba ifadelerle reddetmenin dönemsel ve ideolojik sebepleri, doğrudan sekülerleşme ile irtibatlı tarafları da var. Bunlardan biri hissiyat ve yaşama kademelerinden ziyade "doğru" ve sade bilgi ile tektip din anlayışını öne çıkaran Yeni Selefi İslâm yorumlarıyla Halk Müslümanlığı arasında oluş(turul)an mesafe ve gerilim diğeri de modern hayat ve modern bilimle dindar halkın inançları, kabulleri ve hayatı anlama biçimi arasındaki boşluklar ve zıtlıklardır.
Sayfa 875Kitabı okudu
CANSİPARANE...
- Cansiperâne, nasıl bir roman, kısaca bahseder misiniz? - İçinde çözüm ipuçları verilen onlarca sosyal mesele olan enteresan bir roman… Özünde (özünde diyorum dikkat edin) Nakşibendîlerin kitabı… Yüzünde de var Nakşibendîlikten bahis: İsmail Ağa’da hafız olarak yetişen, Hızır Hoca’dan, Metin Hoca’dan ders alan bir tribüncünün ibret verici