Bugün şöyle kitaplığımı kurcalarken Shakespeare in Romeo ve Juliet ine rastladım. Aldım okudum lakin bende Othello ve Macbeth kadar bir heyecan yaratmadı..
Iki soylu ve birbirine düşman ailenin icinde bir Romeo'muz ve bir Juliet'imiz var. Birbirlerine aşık olurlar lakin her iki aile de bu iki insana başka insanlari münasip görmüşlerdir. Oyunun sorunda Juliet onunla evlenebilmek icin bir ilac icer ve uyur. Bu kizi öldü sanıp gömerler ve Romeo kızın gercekten öldugunu sanir, ilac ictigini bilmedigi icin mezarinda zehir icerek ölür. O arada Juliet uykudan uyanir ve sevgilisinin öldugunu gorunce o da canina kiyar. Ikisi de ölür.
Ikili iliskilere bazen ailelerin karismasi da hos olmayabiliyor.
Dedigim gibi çok etkilenmedim.
Romeo ve JulietWilliam Shakespeare · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202461,4bin okunma
"Trajedinin ilk sahnesinde, insan henüz yokken, pek çok tür ve büyüklükte canlı var. İkinci sahnede bir kemik, mızrak ucu veya kırık bir çömlek parçası sayesinde varlığından emin olduğumuz Sapiens ortaya çıkıyor. Hemen arkasından gelen üçüncü sahnedeyse başrolü insanlar alıyor ve büyük hayvanların çoğu, pek çok küçük hayvanla birlikte ortadan
Koca bir hayat süren mücadelenin zafer dolu yenilgisi!
(Spoiler içermektedir.)
Bu eserin daha okumaya başladığım ilk andan itibaren bana yeni bir bakış açısı kazandıracağını ve daha önce almadığım bir tadı tattıracağını seziyordum. Türünün en önemli örneklerinden olan ve pek çok yeni esere kaynaklık etmesiyle bir rehber niteliğindeki bu eseri okumaya başlamadan önce distopyalar hakkında bilgi edinerek
“Bugüne kadarki tüm toplumların tarihi, sınıf mücadeleleri tarihidir.”
Karl Marx’ın Londra’da sürgün yıllarında yazmaya başladığı Fransız Üçlemesi, “Fransa’da Sınıf Mücadeleleri 1848-1850”, “Louis Bonaparte’ın 18 Brumaire’i” ve “Fransa’da İç Savaş” olmak üzere üç kitaptan oluşuyor. İncelemem bu üç kitabı kapsıyor ve her birinde önemli gördüğüm noktalara değinmeden geçemedim, dolayısıyla uzun bir inceleme
Romanı bitirdim. Daha önceleri elime alıp bir türlü okumaya fırsat bulamadığım eserdir kendisi.
Keşke daha önce okusaydım diyorum kendi kendime hayatımda çok bir şey mi değiştirdi? Hayır, zaten tek bir romandan böyle şeyler beklenmemeli ama romanı bitirdikten sonra düşündüm uzunca bir süre, roman 1940 yılında yayımlanmış, sanırım o yıldan
“ Arkanızdan Kur’an okunmadan önce Kur’an okuyun ! “
Bugün bu cümleye rastladım bir sayfada ve ölümü düşündüm anladım ki biz sadece uykudayız Rabbim uyanmayı nasip etsin hepimize 🤍
