Ertesi gün okul avlusunda Cecil Jacobs'in karşısına dikildiğimde kafamda bunlar vardı: "Sözünü geri alıyor musun, lan?" "Sıkıysa aldır!" diye bağırdı. "Bizimkiler senin babanın bir yüz karası olduğunu söylüyor, o zencinin su deposundan sallandırılması gerekiyormuş!" Üzerine yürümek üzereydim ki Atticus'un söylediklerini hatırlayarak yumruklarımı indirdim, yürüyüp gittim. "Korkak Scout!" sözleri kulaklarımda çınlıyordu. İlk kez dövüşmek yerine yürüyüp gidiyordum. Cecil ile dövüşseydim bir şekilde Atticus'u hayal kırıklığına uğratacaktım. Atticus bizden bir şey yapmamızı o kadar nadiren isterdi ki, onun hatırı için bana korkak denmesine katlanabilirdim. Onun sözünü hatırlayarak soylu bir insan gibi davrandığımı düşünüyordum.