Yaşamak- YU HUA
Acılar gölüne umut mayasını çalan bir kitap. Birçok okurunun da dediği gibi acıları size de yaşatan, yüreğinizi cız ettiren bu kadar acıya bu insanlar nasıl katlanıyor dedirten bir kitap. Kitaba ilk başlarken Fugui’nin yaşadıklarını hak ettiğini düşünüyordum ama sanki hayat onu bambaşka biri yapmıştı. Çektiği acılar ona yaşamayı öğretmişti belki de. Kitapta karakterlerimizin acılarının yanı sıra toplumun o dönemde yaşadıklarını da tanık oluyoruz. Okuduğum incelemelerde gördüm ki yazarın kitaplarında küçükken yaşadığı toplumsal sorunların yansımalarını görüyoruz. Kitabı okuduktan sonra Çin’in kitapta sözü geçen dönemlerini araştırdığınızda yapbozun parçaları yerine tam oturuyor. Uzun zaman sonra ağladığım ilk kitap oldu. Bu kitap bana her zaman halimizden neden memnun olmamız gerektiğini bir kez daha öğretti. Hele o asil kadın Jiazhen’in tavrı:
“Tedavi edilemez olması iyi bir şey, yoksa tedavi masrafları için parayı nereden bulabilirdik?”
Bu cümlesine gerçekten şaşırmıştım zorluklar bazen kötü şeylere sevindirebiliyor insanı. Çok garip.
“Öyle zamanlardı ki, birisi hayatınız karşılığında size bir çanak pilav teklif etseydi birçok alıcısı çıkardı.”
“İnsan ne kadar şanslı olursa olsun ölmek istiyorsa hiçbir şey onu yaşatamaz.”
“Güneş batıdan sarkmış ve artık gözlerimizi kamaştırmıyordu daha çok kor gibi kızarmış bulut kümeleri arasında kırmızı bir tekerlek gibi görünüyordu. “
Benim için özel bir kitap olacak “Yaşamak” bana şükür etmeyi bir kez daha öğretti.