Bir şey yapmak için başka nedenler aramak çok budalacaydı. Keşke Richard gibi her şeyi salt o şeyi yapmak için yapanlardan olsaydım, dedi; oysa, diye düşündü karşıdan karşıya geçmeyi beklerken, yaptıklarımın yarısını sadece yapılması gerektiği için yapmıyorum; insanların şunu ya da bunu düşünmelerini sağlamak için yapıyorum; tam anlamıyla budalalıktı, biliyordu bunu, çünkü hiç kimse bir an bile etkilenmiyordu.
Sayfa 12 - Kırmızı kediKitabı okudu
Biraz yorgunum kaybolduğum hayallerde yolumu bulmaya çalışıyorum Gitmek denen eylemi kimseye çaktırmadan sadece bedenen yapıyorum Kalbim mi ? Unuttum nerde unuttuğumuda unuttum sizler beni hep mutlu sanıyosunuz Bende zaten öyle yapıyorum yüzüme takmışım tebessümü enine boyuna gülüyorum Hayat sana güzel cümlesini sürekli yüzüme söylenmesinden bıktım Herkezin içinde kabuk tutmayan yaraları var o yaralarda çok aktı kanım Mutlu oldum ama geçti canım yandı ama geçti anlıyacağınız hep bi tarafım yarım Hayatta hep mutlu olmayacakmış insan bazende mutsuz olması lazımmış bunu da anladım Aklın hep birinde kalmıştır illa ki seninde kalbin ona kelepçelenmiş Bi sır gibi içinde tutup susarak sadece kendinle saatlerce hatta günlerce dertleştip Kurduğun hayali mutlu sonla bitirmeye çalıştığın olmuştur seninde içip içip Benim oldu sizinde oldumu hiç ?
Reklam
/ Kısa cümleler kuruyordu!. / Haklı bir insanın tavrıyla konuşuyordu!. / Üstesinden gelmek gerek diyor!. / Birkaç sözcük nasıl da sevdirmişti!. / İşte onun yüzünden, / bu kitaplıktayım şimdi!. / Kitaplarını / armağan etmiş: / mektupları, günlüğünün bir bölümü ve çeşit çeşit belgeler de var aralarında!. Hepsini inceleyemedim henüz!. / Bu yazıları bulduğuma o kadar seviniyorum ki!. / Mutluydum!. / Kendi kendime gülümsüyordum!. / Aradığımdan da fazlası var elimde!. Ama bütün bu belgelerde eksik olan sağlamlık, geçerlik!. / Diğer tarihçiler yine de bu türden belgelerle çalışıyorlar!. Nasıl yapıyorlar bunu?. / Aslına bakarsan ne aradığımı ben de bilmiyorum!. Ne arıyorum?. Uzun zamandan beri yazacağım kitaptan çok, kitapta geçen / ilgimi çekti!. / Şimdi, kitap bağladı beni kendine, bu kitabı yazmak için, gittikçe güçlenen bir arzu duyuyorum içimde, yaşlandıkça artan bir arzu mu desek buna?. / Bütün bunlar olmayacak şey değil!. / Yavaş yavaş inanmaya başladım!. Bunlar olaylardan kalkarak varılmış dürüst varsayımlar: Bu varsayımların benden doğduğunu, bilgilerimin basit bir birleşimden başka bir şey olmadığını çok iyi seziyorum!. / Galiba ben yalnız ve yalnız düş gücüne dayalı bir çalışma yapıyorum!. Ne var ki roman kahramanları, benim kahramanlarımdan daha gerçek, daha sevimli sayılır!. /
Sayfa 23
285 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu kitaptan önce özel günleri eşim niye hatırlamıyor,neden böyle davranıyor vb.kaprislerim olurdu.Bu kitaptan sonra bitti.Kitapta anlatılan iki cümleyle özetlenebilir aslında:Kadın ve erkek iki ayrı gezegenden gelmiş,gerçekten olaylara çok farklı bakan,birbirini anlaması mümkün olmayan canlı türleridir.Bu nedenle eşinizin sizin gibi düşünmesini,sizi anlamasını beklemeyin,ne istiyorsanız lafı dolandırmadan söyleyin... Ben de öyle yapıyorum ve mutluyum.Doğum günüm gelmeden önce eşime hatırlatıyorum,hatta alacağı hediyeler için ona seçenekler sunuyorum.En azından sevmediğim ,kullanmayacağım bir hediye gelmesini baştan önlüyorum.Çok öfkelensem ,kırılsam bile içimden geçenleri bazen bağırarak bazen sakince ama dosdoğru ve asla kötü kelime kullanmadan söylüyorum.İnanın ne eşlerin ne de çocukların kullanma kılavuzu olmuyor ama bu kitabı evlenmiş ya da evlenecek her çifte öneririm.Yakın zamanda bunu destekleyecek bir kitap da Elma Yayınevi'nden "Kadın Beyni Erkek Beyni" adında çıktı.Serkan İsmailoğlu'nun bu kitabı biraz daha eğlenceli.
Erkekler Marstan Kadınlar Venüsten
Erkekler Marstan Kadınlar VenüstenJohn Gray · Altın Kitaplar · 20203,085 okunma
belki inanmazsınız ama ben birini çok sevdiğim zaman onu öldürmemi gerektiren delilleri ortadan kaldırıyorum ve evet inanmazsınız, bunu o kadar çok sık yapıyorum ki, bu delillerin günün birinde beni öldürme ihtimali var.
Sayfa 19
176 syf.
6/10 puan verdi
Kitabın ismiyle başlamak istiyorum yorumuma. Kitabın orijinal ismi The Bertram's Hotel. Yani kitaptaki otelin ismi. Türkçeye Cinayetler Oteli diye çevirmeleri çok iyi olmamış. Çünkü kitap cinayet üzerine kurulmamış. Şu ana kadar okuduğum Agatha Christie kitaplarından bu yönüyle farklı. Kitabın üçte ikisi geride kaldığı vakit bir cinayet işleniyor. Kitabın isminden yola çıkan okuyucular nerede kaldı bu cinayet diye sabırsızlıkla bekleyebilirler. Yazar güzel bir biçimde olayları Bertram Oteli etrafında anlatmış. Bu otel dışarıdan çok masum gibi gösteriliyor ama otelde ters giden bir şeyler oluyor. Dikkatli bir okuyucu bunu rahatlıkla anlayabilir. Tabi ben biraz okurken sıkıldım çok da dikkat etmedim bu yüzden bu ayrıntılara. Agatha Christie'nin diğer kitaplarından ayıran başka bir unsur ise kitabı bir yerde kesip şu ana kadar ki delillerle katili bulabileceğimizi söylemesi. Daha önceki okuduğum kitaplarında böyle bir şey hatırlamıyorum. Yazarın bu kitabı okuduğum diğer kitaplarından daha kötüydü. Heleki On Küçük Zenci kitabının yanında bu kitaba çok kötü demek heralde en büyük hakkım.. Eeee kadının 126 tane kitabı var. Ara sıra böyle ortada kalmış kitapları da çıkabiliyor. Galiba yazar bu kitabı yaşlılığında yazmış. Bu da belki bir etken kitabın çok da süper olmamasında. Belki de artık Agatha Christie'nin kitaplarına doyduğum için böyle diyorum. Bu yüzden bu kitapla birlikte artık Agatha Christie'ye final yapıyorum. Tabi böyle diyorum şimdi ama gene 2 yıl sonra aklıma gelecek bu yazar ve gene kütüphanenin arama motoruna hevesle tuşlayacağım yazarın ismini.
Cinayetler Oteli
Cinayetler OteliAgatha Christie · Altın Kitaplar · 20052,607 okunma
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.