Dostoyevski’nin en kolay okuduğum, oldukça basit, akıcı bir kitabı “ Kumarbaz”. Sanki her normal yazarın yazabileceği türden. Bunun sebebi de bu kitabı yazma sebebi olmalı. Kumar borcu yüzünden yayıncısıyla bir anlaşma yapıyor, anlaşmaya göre de kitabı belli bir sürede bitirmesi gerekiyor. Sipariş üzerine bir kitap olunca durum değişiyor.
Belki de Dostoyevski ‘ye bu kitapla başlanabilir, kendisini ufak ufak tanımış olunabilir.
Burada pek çok kez duyduğum Rus ruletinin detaylarını sayesinde öğrenmiş olduk. Ben sadece ismen Rus kelimesinin geçtiğini sanıyordum meğer gerçekten Rus’lardan çıkmış. Çok önemli bir bilgi mi hayır tabi ki sadece ben gereksiz bilgileri çok severim.
Bunun yanında, Rus-İngiliz-Fransız-Alman ilişkileri bana oldukça enteresan geldi. Biraz daha detaylandırsa merakla okuyabilirdim. Ve genel olarak diğer Dostoyovski kitaplarında da gördüğüm Polonyalıları kötü bir millet gibi göstermeleri çok ilginç geldi.
Buradan çıkaracağımız önemli bir ders var, “ Kumar “ ‘a başlarsan , bitersin. Kitaptaki kumar yüzünden hayatı biten bir çok karakter var. Koskoca generalden tutun, yaşlı, aklı başında bir teyzeye kadar her kim olursanız olun, aklınızı kaybediyorsunuz, belki hırsınıza, belki kazanma umudununuza herşeyinizi kaybediyorsunuz . Kendi ülkemizde de bu tip vakaları sıkça duyarız, kumar yüzünden dağılan aileler, ölümler, yıkılan hayatlar.
Keyifli okumalar…