BİLMİYORUZ!..
Burası insanlığımızın donup kaldığı, anlamlarımızın kuruduğu, sözlerimizin havada öylece asılı kaldığı yer... Şaşkınız, çünkü insanlık hakkında akledebildiğimiz bütün hadler, bütün sınırlar aşıldı. Böyle bir dünyada nasıl masum kalınır, bilmiyoruz.
Gökhan Özcan, 
Ruh Yordamı
Hak sûretidir âlem-i imkân ile Âdem
Bundan güzeli nerde ki, cennette mi sandın?
(Bu dünyâ, Allah'ın kendi sûretinde yarattığı insanın da kendini Hakk'ın sûretinde görebilmesine verdiği imkânla en mükemmel ayna gibidir, o hâlde, sağladığı bu imkânla, böyle bir güzellik cennette bile yoktur.)
Her yer ne güzel menbâ-ı hüsn, insan güzeli
Burası benim manevi dünyama ait duygu ve düşüncelerimi paylaştığım ve anlayabilen birilerini bulabildiğim tek yer olabilir dünya üzerinde.Ne kadar üzücü;böyle bir platformda hiç tanımadığınız insanlarla aynı duyguları paylaşıp gerçek hayatta yüzyüze baktığımız,tanıdığımız tüm insanların hiçbirinde buna karşılık bulamamak..
Her neyse..Leylaklar çok güzel değil mi?Bugün çektim.
Hasan Ali Toptaş ve Taciz İddiaları
Hasan Ali Toptaş birilerini taciz etti mi etmedi mi bilemem ama toplumda olayın çok yanlış algılandığını bizzat gördüm.
Öncelikle hakkındaki yanlış algıyı düzeltmek gerek. Olaylar şöyle oldu bakın sırayla;
1- Hasan Ali Toptaş röportaj yaptı ve genç çevirmenleri ağır şekilde eleştirdi.
2- Anonim bir profil Hasan Ali Toptaş'ın bu röportajına
Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey... Ruhu şâd olsun!..
"Ecnebi devletlere yaranmak için beni asıyorlar. Eğer adalet buna diyorlarsa, kahrolsun adalet."
10 Nisan 1919'da idam edilen milli şehidimiz Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey'in son sözleri olmuştu.
Vahdettin'in onayıyla idam edilen Kemal Bey'in geride kalan çocuklarına Atatürk'ün nasıl sahip çıktığını
KÜÇÜK ADIMLARLA BAŞLAR
Yine bir huzursuzluğa,
Göz açmak bu bana.
Yine israf gündüzler,
Ömrümden çala çala.
Bu gereksiz insan topluluğundan,
Acaba nasıl kurtulmaca?
Ömrümü sömürtmeye geldim buraya,
"Nerede değilsek orada mutlu olacakmışız" hissi kronik muhalefete ve kaçış arzusuna yol açıyor. Ve çok doğal bir şey. Bizim olmak istediğimiz yer de bir başkasının cehennemi. Bu zincir böyle devam ediyor.
Nerede isek ve nerede değilsek asla mutlak mutlu olmayacağız. Burası dünya.
Paraya kölelik ve kulluk
Bazen zerre kadar yaşamak istemiyorum şu dünyada
Allahım ya Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki, insanlar paraya tapıyor, farkında değiller.
Bu çağ'da yaşamak çok yoruyor insanı, hassas insanların kaldırabileceği yer değil burası..
Geçmiş tarihlerde yaşanılan Cahil toplumlardaki gibi, Adaletsizliğin, kıyımın, işkencenin, acımasızlığın, haksızlığın, eziyetin , cefanın, zülm' ün tavan yaptığı zamanlardayız
Hadi geçmişte Allah öyle topluluklara peygamber görevlendirmiş (Atamış)
Şimdi umudumuz ne olacak, Kim gelecekte düzelecek bu toplum? Nereye kadar böyle devam edecek?
Kopsa Kıyamet zerre kadar ben de üzülmeyeceğim!.
Kitap ve Kahve Kokusu
@Kaldion
·03 Nisan 11:56
93 yaşında kimsesiz yalnız yaşayan yürüyemeyen kadın, aşırı uzayan saçlarını kestirmek için neredeyse emekleye emekleye kuaföre gidiyor,
Berber baştan savma hem de makineyle kesiyor 10 dakikada işini bitiriyor.
Kadından 450 lira istiyor, kadının mendilinin içinden de sadece 50 lira çıkıyor.
Kadın gözyaşı içinde kaldı.
Ulan 10 dakikada işini bitirmişsin, bu kadından para almasan ne olur.
Yemin ederim bugün kıyamet kopsa zerre miskal üzülürsem insan değilim..
Allah'tan kartımda nakit vardı da ben ödedim.
Hayatın Anlamı
4.Kısım
Insan kendi kaderini kendisi mi çizer?
Wittgenstein'ın diyebileceği gibi, "hayat" sözcü-
ğünü tıpkı "domates" sözcüğü gibi tekil halde üreten dilbilgimiz
tarafından büyülenmiyor muyuz? Dilimizin belki de yalnızca do-
ğası gereği şeyleştirmesi nedeniyle bir "hayat" sözcüğümüz var.
Öz',
Piramidin içinde bir gece...
ㅤㅤㅤㅤ
Rotasız seyyah (Mehmet Genç)
gece boyunca maya piramitlerinin içinde bakın neler yaşamış..
"ZİNDANA İNER GİBİ PİRAMİDE İNİYORUZ.
Hostelde tanıştığım biri kadın üç arkadaşla beraber kafaya koyduk, Maya piramitlerinde bir gece geçireceğiz.
Aralıksız her gün piramitlerin olduğu bölgeye gidiyoruz, giriyoruz içeri, dalıyoruz ormana doğru,
Gerçek nedir? Ya da gerçek gerçek midir?
Bu soru tarihsel olarak filozofların yanıt aradığı en önemli sorulardan birisidir.
İnsanların çoğu aslında toplumsal yaşam içerisinde gerçeği aramazlar, daha doğrusu gerçek diye bir sorunları yoktur. Çünkü çoğu zaman gerçeğe ulaşma çabası riskli ve tehlikelidir. Bu yüzden sistem tarafından kendilerine