Okumayı neden ertelediğimi anlamadığım Stefan Zweig eseri.. 60 sayfalık bi kitap nasıl bu kadar etkileyici olabilir? Bir nefeste bitireceksiniz.. bi amok koşucusu gibi.. bu tabiri ilk kez duydum ve aslında çevremizde sürekli şahit olduğumuzu anladım.. yine harika betimlemeler vardı.. bitirdiğinizde yumruk yemiş hissine engel olamayacaksınız..
•Bir amok koşucusuysanız uzun süre cezasız kalamazsınız, eninde sonunda sizi yere sererler..
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021112,3bin okunma
Goethe’nin 1774 yılında henüz 25 yaşında iken sadece 2 haftada yazdığı romanı.. Eser, kahramanımız Werther’in arkadaşına yazdığı mektuplardan oluşuyor. Mektup deyince romanı basite indirgemeyin çünkü inanılmaz ağır, anlam yüklü cümleler içeriyor. İlk sayfalarda abartıldığını düşünerek büyük haksızlık etmişim esere. Okudukça hissetmeye, Werther’in imkansız aşkının içinde kaybolmaya başlıyorsunuz ve diyorsunuz ki gerçekten böyle sevebilir mi bi insan? Asla basit bir aşk romanı olarak değerlendirilemez, okurken çok farklı konularda düşüncelerinizi sorguluyorsunuz..
Anlatımı o kadar etkileyici ki kitabın bi dönem neden yasaklandığını anlayabiliyorsunuz.. evet bi dönem Almanya sokaklarında Werther gibi giyinmek bile moda olmuş ve intihar vakalarında artış görülmüş..
Çevirinin güzelliğine değinmeden edemeyeceğim.. güzel notlar eklenmiş..
Gerçeklik payı da olan bu romanı okuyup Werther’in acılarına, ızdıraplarına, aşkına tanık olmanızı tavsiye ederim..
•Ya akılları başlarında değilken ya da akıllarını kaybettikten sonra mı mutlu olmaktır insanların yazgısı!
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021121,8bin okunma
İnsanlar her şeyi hem kendileri, hem de başkaları için zorlaştırıyorlar. Yine de bir dağı aşmak zorunda olan bir seyyah gibi bu konuda susmak en iyisi; elbette dağ olmasa, yol çok daha rahat ve kısa olur; ama sonuçta orada ve aşılması gerekiyor!