Anaksimandros ve başkaldırının erdemleri
Rovelli’ye göre kesinliği kabul etmeme kabiliyeti sayesinde bilim dünyaya her defasında yeni bir gözle bakabiliyor. Başkaldırının nasıl bir erdem haline gelebileceğini ve eleştiriye açıklığın yaratıcı sonuçlarını hatırlatmasıyla bile okunmayı hak ediyor
Miletli Anaksimandros MÖ 6. yüzyılda her şeyin
Dekart'a bir nazire de Baker'den geliyor:
...Ben sadece "düşünüyorum, o hâlde varım" diyen birisi değilim ki. Bende düşünen şeyin pekâlâ bedenim olabileceğini biliyorum.. Bütün sorun, bende düşünen şeyin bedenim olduğuna kuşku duyabilmem. Nasıl oluyor da, acaba hangi kudretle ben bundan kuşku duyabiliyorum? Bu kuşkuyu mümkün kılan şey nedir? Böylece Cogito ilkesinin tamamlanmış formülüne erişiyoruz: "Dubita, ergo cogito, ergo sum, ergo ego sum res cogitans" yani " Kuşku duyuyorum, o hâlde düşünüyorum, demek ki varım, öyleyse ben düşünen bir "şey"im"...
bütün yalnızlıkların ilenci
korusun çoğulluklarınızı
cinnet koyun erdemin adını
maskelerinizi kuşanıp yalanlarınızı çoğaltın
hepiniz mezarısınız kendinizin…
(...)
Serdar Aydın